KUTUP MAVİSİ ∆ BİR ∆

19.2K 926 1K
                                    

Medya : KUZEY BOZOĞLU

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Medya : KUZEY BOZOĞLU

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM 🌺


Yeni okuyucularıma sesleniyorum🌟
Soygun bölümünde birazcık mantık hataları olmasından kaynaklı değiştirilmiştir. Basıldığı zaman bu değişikliği fark edeceksiniz. Okuyan herkese çok teşekkür ederim ❤️ iyi ki varsınız

Akrep ve yelkovan her zamanki sıkıcılığı ile görevlerini yapmaya devam ediyorlardı . Bitmek bilmeyen günün sonuna da bir saatten az bir süre kalmıştı. Elimi çeneme koyup yanımda oturan Aysun ablayı dinliyormuş gibi yaparak kapıdan geçip giden insanlara bakıyordum.

"Saye hem sen de öyle olsun istemez miydin?"

Aysun ablanın bu sorusuna karşılık sadece kafamı sallamakla yetinmiştim. Konuyu başından beri dinlemiyordum.
O sırada kapıdan içeri giren siyah maskeli adam ile göz göze geldik ve bakışlarımı onda sabitledim.

"Bu bir soygundur demeyeceğim sizin zaten anladığınızı düşünüyorum. Herkes ellerini yukarı kaldırsın , akıllılık etmek isteyen şimdiden yapsın . "
Etrafı iyice taradıktan sonra o ela gözleri beni bulmuştu tekrardan.

"Sen oradaki sarı saçlı "eliyle beni gösteriyordu ama ben tekradan sorma gereksinimi duymuştum .

"Ben mi? "

"Yok ben, sana diyorum tabi lan. Hemen buraya gel "
Korku dolu gözlerle onun yanına ilerliyordum kimse de benim için kendini feda etmiyordu.

Yanına gittiğimde beni baştan aşağı süzdükten sonra derin bir nefes alıp verdi ve konuşmasına devam etti. " Şimdi sen bana uslu uslu kasanın yerini gösteriyorsun , bende seni işim bittikten sonra salıveriyorum okey"
Anlamsız bakışlarla ona bakıyordum.

Birden Aysun ablanın sesi duyuldu karşıdaki masanın arkasından .
"Saye kasanın yerini bilmez o stajyer , ben yerini gösterebilirim istiyorsanız ."
Adam bir ona bir bana baktı ve kafasını sağa sola sallamaya başladı.

" Ben kasanın yerini bilmiyorum. Bilmediğim bir şeyi de size nasıl gösterebilirim ." Sanki deli cesareti gelmişti birden bire. Sesim olduğundan da yüksek çıkmıştı.

Etraftaki insanlar korku dolu gözlerle bana bakıyorlardı. Buna Aysun abla da dahildi. Galiba kendi ölüm fermanımı imzalamıştım.

"Senin dilin çok uzun galiba Saye hanım biz o dilini birazcık keselim istersen . " Maskenin altından yüz ifadesini görmediğim için ciddi olduğunu ya da dalga geçtiğini anlayamıyordum .

"Sen az önceki kasanın yerini bilen kalk hemen ayağa düş önüme. " Aysun abla hemen ayağa kalkarak adamın yanına gelmişti ben ise usulca eski yerime gitmeye başlamıştım ki saçlarımdan birinin geriye doğru çekişi ile yerde sürüklenmeye başladım.

" Sana git dediğimi zannetmiyorum ufaklık " dedi ve eski yerine döndü . Ben ise ayaklarının dibinde tıpkı evcil hayvanıymış gibi oturuyordum .

"Hadi düşün önüme , sakın bir yanlış yapayım ya da kahramanlık yapayım demeyin . Burada sizi öldürürüm kimsenin ruhu bile duymaz. Ölünüzü de gömerim en ücra köşeye kimse bulamaz sizi." Korkudan iyice nutkum tutulmuştu .

" Şimdi şu siktigim kasayı gösterin bana şimdi , hemen ! " Diye bağırdığın da ikimizde yerimizde sıçramıştık. Aysun abla ilk hamleyi yaparak önde yürümeye başlamış bende gerisinde onu takip etmeye başlamıştım .

Sonunda kocaman kapının önüne geldiğimizde Aysun abla geri dönüp adını bilmediğimiz adama bir bakış attı ve beklemeye başladı.

" Ne bekliyorsun lan , açsana şu kapıyı . " Aysun abla elleri titreyerek şifreyi girmeye çalıştı lakin yanlış yazmıştı . Kapı ötmeye başladığında Aysun ablanında gözlerinden yaş akmaya başlamıştı .

" B-ben ş-şifreyi b-bi-bilmiyorum " bülbül gibi şakıyan Aysun abla gitmiş sanki yerine kekeme bir kadın gelmişti .

"Lan madem bilmiyorsun ne diye kapıyı açmaya yelteniyosun . Patlatırım şimdi beynini . öğren gel şu şifreyi. Ha bu arada birşey yaparsan eğer kız elimde biliyosun hiç acımadan sıkarım kafasına . " Aysun abla olumlu bir şekilde kafasını sallayıp koşarak içeri gittiğinde bende o iğrenç adamla baş başa kalmıştım .

" Eee güzellik kaldık mi baş başa" o iğrenç gülüşü etrafta yankı yaparak kulağıma dolmuştu .

" Konuşmayacak mısın yoksa , ne ayıp . Saye , Saye'ydi demi adın "
Ben hala bir cevap vermeden yanında duruyordum .

Elleri tekrardan saçlarımla buluştuğunda saç diplerimin ne kadar acıdığını o an fark etmiştim .

"Sana bir soru sordum değil mi , bana cevap vericeksin . Ben ne istersem onu yapacaksin . Yok eğer yapmıyorum dersen şu silahı al eline ve beni hiç ugraştırmadan sık kafana gitsin. "

Korkudan ne kadardır tuttuğum nefesi bir çırpıda salıverdim dışarı .

" Sen sağır falan mısın ? sorduğum sorulara cevap ver !"

"Kızım bak sabrımın sonlarına geliyorum . Adam gibi cevap ver ya da öl lan !"

Söylenmeye devam ediyordu ben ise dalgalanmaya başlayan etrafı inceliyordum. Kafamı kaldırıp ona baktığımda ise yakıcı bir çift ela göz ile karşılaştım . Sonrası ise dönüp durmaya başlayan tavan ve karanlık.

Okuyup emeğime  destek veren herkese teşekkürler.  Umarım beğendiğiniz bir bölüm olmuştur.❤️
Yorumlarda buluşmak dileğiyle...

 KUTUP MAVİSİ  Where stories live. Discover now