KUTUP MAVİSİ ∆ KIRK ÜÇ ∆

3.9K 124 192
                                    

Finale son  #7

• 38 Hafta Sonra •
(Sabah saatleri)

Müthiş bir sancı ile uyanmış ağır ağır yerimden kalkmaya çalışmıştım. Kuzey ise telaşla yerinden fırlamış korku dolu gözlerle hem bana bakıyor hem de bir ay öncesinden özenle hazırladığımız çantayı bulmaya çalışıyordu.

İşaret parmağımla göstererek; " İşte orada bak Kuzey, gardırobun arkasında." dedim ve karnımı tutarak ekledim. " Sanırım bizim kızlar biraz erkenci."

"Sen sakin ol olur mu Saye sakın telaş yapma derin derin nefesler alıp ver. Seni hastaneye yetiştiririm ben." dedi ve çantayı alıp koşarak odadan dışarı çıktı.  Ben şaşkın şaşkın ardından bakarken o odaya girdi ve yanıma gelip; " Ben seni unuttum." dedi.

Şu an o kadar tatlı görünüyordu ki sancılarımı bile unutmuştum. Elini  ensesine götürüp orada bulunan saçlarını parmaklarının arasından geçirdi ve yarım ağız gülümsedi.

Tam unuttum  dediğim sancılarım tüm bu güzel anın içerisine eder gibi adeta yeniden başlamıştı ve bu defa olan diğerinden fazla gibiydi. 

"Ahh." diye inledim ve dizlerimin üzerine çöktüm. Beni o halde gören Kuzey koşarak yanıma geldi ve beni bir hamlede dikkatlice kucağına alıp yavaş yavaş ilerlemeye başladı.

" Çok acıyor mu?" diye bir soru yöneltmişti, korkuyordu bu her halinden belli oluyordu.
Acı tüm vücuduma yayılsa da ona belli etmemeye karar vermiştim. Çünkü bu telaş ile araba kullanacak ve çok tehlikeli olacaktı.

"Biraz açıyor ama geçiyor yavaş yavaş."dedim ve buruk bir şekilde gülümsedim. Karnım ortadan ikiye  ayrılıyor gibi acıyor, sırtıma da keskin bir ağrı saplanıyordu.

Kuzey kapıyı kilitledikten sonra yavaşça arabaya doğru ilerledi. Arabanın yanına vardığında ise ön kapıyı açarak beni koltuğa özenle oturttu ve emniyet kemerimi takıp kapıyı hızlıca kapatıp şoför koltuğuna geçti.

"Rahat mısın canım bir yerin acımıyor değil mi?" diye telaşla soran Kuzeyi daha fazla telaşlandırmamak adına; " iyiyim birtanem ağrım biraz da olsa geçti." demiş yalan söylemiştim.

Kuzey hızla hastaneye doğru sürerken benim ağrım kat be kat artmış daha fazla dayanılamayacak raddeye gelmişti. Artık çığlık atıyor koltuğun kenarlarını sıkıyordum. Acı adeta tüm vücudumu esir almış gibiydi. Kuzey bir yandan elimi tutarken bir yandan da hastaneye yetişmeye çalışıyordu.

Tam o sırada en korktuğum şey başıma gelmişti. Bacağımın arasından ılık ılık akan şeyin ne olduğuna bakmama bile gerek yoktu, suyum gelmişti.

"Kuzey suyum geldi ne kadar yolumuz kaldı daha fazla dayanacak gücüm kalmadı." dedim ve yaşlı gözlerle ona bakmaya başladım.

"Aşkım lütfen biraz daha bekle sık dişini nolur." diye yalvaran Kuzeye ciddi misin der gibi bakmaya başlamıştım.

"Aşkım benim elimde olan bir şey mi istersen söyleyeyim bizim kızlara biraz daha beklesinler sen ne zaman hazır olursan söyle öyle gelirler dünyaya." dedim sinirle ve bir çığlık daha attım.

Kuzey bana bir bakış attı ve daha hızlı sürmeye başladı tabi ki önündeki araçlara da söylenmeyi ihmal etmiyordu.

 KUTUP MAVİSİ  Onde as histórias ganham vida. Descobre agora