KUTUP MAVİSİ ∆ ON SEKİZ ∆

2.6K 240 155
                                    

Merhaba arkadaşlar lütfen hayalet okuyucu olmayın sizin düşünceleriniz bu kitabı sekillendirecek . O güzel yorumlarınızı çekinmeden paylaşın benimle 💞 KEYİFLİ OKUMALAR DİLERİM 🤩   

Gözlerimi aralamaya başladığımda, kulağıma gelen yanan odun çıtırtıları ile  adeta bedenim huzur dolmuştu. Yavaşça kafamı gelen seslere doğru çevirdim ve etrafa bakınmaya başladım .

Küçük ama sevimli bir şömine vardı onun etrafındaki taş döşemesi de ona ayrı bir zenginlik katıyordu . Yerdeki parkeler de onların bu  uyumuna katılıyordu . Yavaşça olduğum yerden doğruldum ve odayı incelemeye başladım.  Küçük eski bir kulübeye benziyordu iyi de beni buraya kim getirmişti ki ? En son ışıkların ardından gelen bir silüet görmüştüm sonrasında da galiba bayılmıştım .

"Günaydın uykucu "

Bu ses ...
Gerçekten o olamazdı değil mi  !
Rüya görmüş olmak için gözlerimi ovalayip tekrardan baktığımda yine oydu ve karşımda öylece bekliyordu .

"Ah hadi ama Saye özlemedin mi beni "
Sözleri sitemkar çıkıyordu .

"Özledim Ozan özlemez miyim hiç . Aklımdan çıkmıyorsun ki seninle yatıp seninle kalkıyorum zaten . "

Salak salak yüzüme bakıp sırıtıyordu .

"Aptal mısın Ozan , senin nereni ozleyeyim ben . Zerre umrumda değilsin "

Soylediklerim karşısında somurtmuş yanıma oturuvermişti .

"Saye ben seni o kadar seviyorken sen neden benim yüzüme bile bakmiyorsun. Çok mu çirkinim yoksa !"

Ona bakmamaya devam ediyordum . Kuzey neden hala beni bulamamıştı . Yoksa beni aramaktan vaz mi geçmişti ?
O ölür de parasından vazgeçmezdi .

Ozan birkaç kelam daha ettikten sonra banyo olarak tahmin ettiğim yere girdi . Tam kalkıp kapıya çıkacakken  masanın üzerinde duran telefonu da aldım ve yavaşça kapının kulpunu tutup açmaya çalıştım . Hayret kapıyı kilitlenmişti, telefonu açmaya çalıştığımda ekrandaki şifreyi görmemle birlikte  tüm hayallerim suya düşmüştü. 

Hemen aklıma gelen ilk şeyi deneyip   şifreyi açmıştım.  Gerçekten benim adımı koyacak kadar aptal mıydı ? 

Kuzeyin numarasını tuslayip aramaya başladım . İlk çalıştan sonra hemen açılmıştı .

"Alo ...Aloo "

"Alo Kuzey sen misin ?"

Kuzey derin bir nefes alıp verdikten sonra hemen konuşmaya başladı. 

"Neredesin Saye, iyi misin , gelip seni alayım "

Benim için telaşlanmiştı,  bana değer veriyordu, belki de seviyordu . 

"Kuzey bilmiyorum nerede oldugumu sana tarif etmeye çalışacağım ."

"Peki tamam çabuk ol "

"Eski bir kulübedeyim , etrafım sık orman ile çevrili . Başka da bir şey göremiyorum zaten . Dur biraz bir de su sesi duyuyorum galiba ırmak ya da deniz olabilir tam olarak kestiremiyorum "

"O adamın seni tuttuğu ev deniz kenarında mı ? "

"Aslında Kuzey ben o adamı galiba öldürdüm . Şimdi ise babamın ortağının oğlunun yanındayım . "
Ne kadar düz bir sesle söylemiştim galiba öldürmek nasıl oluyor acaba ?

"Sen ne saçmalıyorsun Saye ! Sana bi-" Kuzeyin ne söylediğini duyamadan kulağımdaki telefon çekilip alınmıştı .

"Sen ne yaptığını zannediyorsun Saye ! Kiminle konuşuyordun, yoksa o sevgilini mi aradın ? Tabi ya onu aradın hemen "

Sinirle odanın içinde bir ileri bir geri volta atmaya başladı . Bir yandan da söyleniyordu .

"Nasıl yaparsın bunu , nasıl seversin o adamı ,nasıl kaçmaya çalışırsın benden . Beni nasıl sevmezsin sen Saye ! " Sesi sonlara doğru kısık çıkmıştı .

" Senin için ölüyorum görmüyor musun ,senelerdir yanındayım gözünün içine bakıyorum bir kez olsun beni sev bana aşkla bak diye . Ne oldu şimdi , o seni kaçıran sana türlü işkenceler eden adam mı değerli oldu senin için ? Senin saçının teline zarar gelse dünyaları yakacak olan ben, herkesi  karşıma aldım senin için . Baban battı hâli de zaten pek iç açıcı değil , babamın yardımları ile zar zor ayakta duruyorlar . Ailen için yap bunu , evlenirsek ileride belki sende seversin beni çocuklarımız olur mutlu bir aile oluruz . O adamdan , o katilden sana eş olmaz Sayem benimle gel nolur  benim ol sadece benim !"

Söyledikleri karşısında afallamış kalmıştım. Belki de doğru söylüyordu insan hep ,zarar vereni sevmez miydi zaten .  Bir cevap istercesine gözümün içine bakıyordu , söyledikleri her ne kadar doğru olsa bile gönül işte sevdi bir kere .

Koltuktaki yerime geçip oturdum Ozan da hemen karşıda duran masanın ucuna oturdu ve ellerimi tutup üşüyen her bir zerresini nefesi ile ısıtmaya çalıştı .  O zamana kadar onun bu denli beni sevdiğini anlamamıştım .

Saatler bir birini kovalarken karanlık olmuş ,evin içerisinde bulunan gaz lambasının ışığı odayı aydınlatıyordu . Bu geçen süre içerisinde ne Ozan ne de ben tek kelime dahi etmemiştik . Ozan eteğindeki tüm taşları ortaya dökmüş , ardından da sessizliğe gömülmüştü.

Bir anda dışarıdan gelen köpek sesleri endişelenmeme  neden olmuştu . Tek endişelenen ben değildim tabiki de Ozan da telaş yapmış camdan dışarıyı görmeye çalışıyordu. 

Kapı birden büyük bir gürültü ile açıldı ve içeriye o bütün çekiciliği ile Kuzey girdi .  Önce gözleri beni buldu sonrasında ise hızlıca Ozanın yanına gitti ve suratına yumruğunu geçirdi.   Ben olayın şokunda onları izlerken Ozan da hemen Kuzeyin ellerinden kurtulup bir yumruk da o attı . Onlar kavga etmeye devam ederken bende kendime hemen kendime geldim ve aralarına girip onları ayırdım .

İkisi de birbirine öldürecekmiş gibi bakarken ben aralarında kalmıştım .
Ozan kanayan kası ve burnunu önemsemeksizin  gülümsüyordu .

"Bak Kuzey bu böyle olacak gibi değil bu meseleyi Saye'ye bırakalım o aramızda seçim yapsın . "

İlk defa böyle konuşuyordu ama beni de ateş hattında bırakıyordu . İki taraf da ellerini uzatmış tüm çekiciliği ile bana bakıyordu.

Ozanı seçersem beni mutlu etmek için elinden ne geliyorsa yapacağını, beni kırıp üzmeyeceğini biliyordum .  Hatta benim için kendinden vazgeçeceğini bile düşünüyordum . Ama öte yandan da onu sevmiyor üzmek istemiyordum .

Kuzeyi seçersem de beni kıracağını üzecegini bilsem de verdiğim söz aklıma geldikçe onu seçmek zorunda olduğumu da biliyordum . Aileme vereceği  zarar da cabasıydı . İstediği olmayınca kötü birisine dönüşüyordu ve yahut hep böyle bir insandı . 

Ozana son bir bakış attıktan sonra Kuzeyin elini tutup yanına gittim. Şu an Ozanın yıkıldığını hissedebiliyordum ama elimden bir şey gelmiyordu .

Kuzey sıkıca elimi tuttu ve beraber dışarı çıkıp arabaya binmiştik . Ozan kapının kenarına yaslanmış bize bakıyordu .  Ben ise kafamı yere eğmiş ve  ellerimle oynamaya başlamıştım.

Tek bir şansım vardı onu da bile isteye geri çevirmiştim . Şimdi karanlığıma geri dönme zamanıydı ...



Merhaba arkadaşlar bölümün sonuna geldiniz lütfen duygularınızı düşündüğünüz her şeyi benimle paylaşırsanız sevinirim sizleri çok seviyorum ❤️

 KUTUP MAVİSİ  Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum