KUTUP MAVİSİ ∆ KIRK ∆

1.4K 94 168
                                    

MGADFT ve mumine_90 bu bölümü size ithaf ediyorum canlarım ❤️ keyifli okumalar dilerim ❤️

Yavaş yavaş sona geliyoruz sizleri çok seviyorum ❤️ her biriniz benim için çok değerlisiniz.  Finale son 10 bölüm kaldı. 😢

Özge sevinçle ellerini birbirine vurup Kuzeye doğru koşmaya başladı. Kuzey ise ters bir bakış atıp onun olduğu yerde durmasını sağladı. Evet Kuzey bazen sıkıcı hatta insanı delirtecek kadar kıskanç olabiliyordu tam da bu an o anlardan bir tanesiydi. Özge dudağını büzerek yanıma geldi ve; " Bu abim varya bu abim. Gerçekten çok kıskanç sen buna iyi katlaniyorsun!" Dedi ve çantasını da alıp  kapıyı çarpıp çıktı. Kabul biraz fazla tepki vermişti ama onun da en mutlu olduğu anıydı ve Kuzey bunu bu soğuk tavrı ile golgelemeyi başarmıştı.

Özgenin  ardından Batu da telaşla ayağa kalktı ve kapıya doğru koşup o da hızla evden uzaklaşmış Özgeyi aramaya başlamıştı.  Kuzey ise Batunun çıkarken ki açık bıraktığı kapıyı büyük bir sakinlikle yerinden kalkıp gülerek kapattı ve; " Sonunda kurtuldum onlardan." Dedi.

Ben ise şaşkınlıkla ona bakakalmıştım. Bu kadar rahat olması beni tedirgin etmeye yetmişti. Normalde Kuzeyin Batuyu dövmese bile hakaret etmesi gerekirken şimdi Ozgeden kurtulmak istercesine Batuya gel işte demesi tuhafıma gitmişti.

"Eee canım bugün ne yapmak istersin?" Diye bir soru yöneltmişti,  bugün ki planım neydi ben bile bilmiyordum.  Ellerimi iki yana açarak; " inan ki bende bilmiyorum sevgilim." Dedim.  Açlıktan guruldayan karnım ikimize de cevabımızı vermişti.

"Önce kahvaltı, sonra gezme." Dedi Kuzey tıpkı bir anne edasıyla.

Kafamı olumlu anlamda salladım ve; "Tamam anneciğim." Dedim.

Kuzey gülümsemiş sonra da masada her zaman ki yerine oturmuştu. Anneciğim deyince aklıma ailem gelmişti.  O dağ gibi dimdik duran babam, evimizi nefis yemekleriyle güzel kokularla dolduran annem. Şu an ise sevdiğim adamın yanındaydım ama bir tarafım buruk, kanatlarımdan  bir tanesi iyileşemeyecek kadar kırık kalmıştı.

***

Kahvaltımızı yaptıktan sonra  masayı güzelce topladım ve bulaşıkları da makineye koyup odamızın yolunu tuttum. Kuzey çoktan odaya çıkıp üzerini giyinmiş beni bekliyordu.  Üzerindeki kar gibi beyaz olan gömlek ona çok yakışmıştı. Giydiği koyu renk kot da bir o kadar yakışmış üzerine cuk diye oturmuştu.

Ben ne giyeceğimi düşünmeye başlamıştım ki yatağın üzerindeki  çiçekli elbiseyi göstererek; " Bence bunu giyin çünkü sana çok yakışıyor." Dedi ve göz kırpıp odadan dışarı çıktı.

Yaptığı kombine şöyle bir baktığımda gayet hoş göründüğünü söyleyebilirdim.  Bana kalsa bir pantolon bir tişört giyer çıkardım. Ama Kuzeyin zevki çok güzeldi. Üzerimi giyinip saçıma da hafif bir dalga yaptıktan sonra hafif bir makyaj da yapıp aynada kendime şöyle bir baktım. Sade ama güzel görünüyordum. Pek fazla ilgi çekmeyi sevmediğimden bu kombin bana gayet uygun olmuştu ve Kuzeyin de bunları özellikle seçtiğinden emindim.

Merdivenleri ağır ağır inerken Kuzeyin gözlerinin beni bulması uzun sürmemişti. Benim her bir ayrıntımı detaylıca inceledikten sonra elini uzatıp; "Önden buyurun hanımefendi." Dedi ve çapkınca gülümsedi.

Ben önde o geride ilerlerken birden beni kendisine donderdi ve dudağıma yapışıp öpmeye başladı. Şu an şaşkınlıktan ne yapacağımı bilemez bir halde gözlerimi kocaman açmış Kuzeye bakıyordum. O ise gözleri kapalı bu anın tadını çıkarıyor gibi görünüyordu. Biraz sonra kendimi ona teslim etmiş bir vaziyette öpüşürken birden benden ayrıldı ve; " Bir daha bu renkte bir ruj sürme." Dedi. Demek ki o yüzden böyle öpüşmüştü benimle. Sırf rujumu bozmak hatta silmek için.

 KUTUP MAVİSİ  Where stories live. Discover now