屮 восемь 屮

2.5K 249 233
                                    

Uzun bir bölüm oldu bu yuzden yorum ve oyu unutmayın. Hele yorumu hiç unutmayın bak yazmıyorsunuz ağlayacağım ama. ühü

Geçmiş yeni yılınız kutlu olsun bu arada 🖤💙

Hatalarım vardır hiç kontrol edemedim onları görmezden gelip hiç yokmuş gibi.

...
Jungkook sargılı eliyle tuttuğu telefonunu elinde yavaşça çeviriyor ve düşünüyordu. Viktor çıktıktan bir süre sonra kendisini arayan Namjoon'u geri aramış ve nasıl olduğunu sormuştu. Havadan sudan konuştuktan sonra polisin kamera kayıtlarında hiçbir şey bulamadığını, çünkü kayıt eden kameraların belirsiz bir şekilde eridiğini ve gözle görülür bir izin bulunamadığını söylemişti. Polisin bu olayı bir süre daha araştıracağını fakat bir şey bulunamazsa dosyanın kapanacağını da eklemişti.

Telefon görüşmesi kendine iyi bak sözleriyle bittiğinde Jungkook söylediği, daha doğrusu söyleyemediği doğrular ve yalanlar yüzünden kendini suçlu hissediyordu. İstese her şeyi söyleyebilirdi ama bunu da yapamıyordu. Valeri'nin anlattığı geçmişten sonra kaçmaya çalışmaları, kaçmak için yaptıkları şeyler gözüne yapılabilecek en mantıklı şey gibi geliyordu. Kendisi onların yerinde olsa kesinlikle aynısını yapardı. Fakat dükkanını kaybeden ve mesleğinden olan bir babamın yerine kendini koyduğunda işler değişiyordu.

Kendini arada sıkışmış ve daralmış hissettiğinde derin bir nefes alıp telefonunu yatağa attı ve ayağa kalkıp odadan çıktı. Salon ile birleşik olan mutfağa ilerlerken iki kişinin konuşma sesleri geliyordu. Salona girdiğinde konuşan ikili susup Jungkook'a baktı.

"Nasılsın?"

Mutfağa geçip kendisine şu doldururken Valeri yanına gelip tezgaha yaslanmıştı. Jungkook suyu tek dikişte bitirip saatlerce kuru kalan boğazını yumuşatırken, elindeki bardağı 'tak' sesiyle tezgaha koydu. Valeri'nin gözleri bardak ve Jungkook arasında gidip gelirken Jungkook'un bakışlarını üzerinde hissetti. Boş bakan gözlere hafifçe gülümsese de, Jungkook'un yüzünde hiçbir değişiklik olmamıştı.

Bir sürenin ardından Jungkook boş bakan bakışlarını üzerinden çektiğinde Valeri çaktırmadan nefesini dışarı bıraktı. Bir an için Jungkook'un, yüzüne yumruk atacağını veya üzerine atlayıp kendisini parçalayacağını zannetmişti. Üzerinde öyle bir aura vardı ki bu gayet normaldi. Jungkook'un yerinde Valeri olsa şimdiye birilerini çoktan mezarlığa göndermişti.

"İyiyim." Jungkook'un konuşmasını beklemediğinden hafifçe irkildi. Jungkook ona bir bakış atıp tezgahtaki zarfa uzandı. Zarftaki paraları çıkartıp saymaya başlamadan önce "Daha kötü günlerim de olmuştu." diye mırıldandı.

Para sayma işlemini bitirdiğinde çıkan sonuç pek hoşuna gitmemiş olmalı ki ellerini tezgaha yaslayıp sıkıntılı bir şekilde zarfa bakmaya başladı. Valeri göz ucuyla hala koltukta oturan Viktor'a bakıp eliyle gelmesini işaret etti. Viktor ikiletmeden abisinin yanına gidip tezgahın diğer tarafına yaslandı. Valeri gözleriyle bir Jungkook'u bir zarfı gösterip kardeşinin anlamasını bekledi. Bu konuyu Jungkook gelmeden önce konuştukları için anlaması çok uzun sürmemiş, anladığında kafasını sallamıştı.

Valeri boğazını temizleyip omzuyla Jungkook'un omzuna dokundu. "Durum nasıl?"

Jungkook zarfı geri yerine koyup bar tezgahına sırtını yasladı ve kollarını kavuşturup "İdare eder," dedi. "Ani çıkan masraflar yüzünden yakın bir zamanda kendime yeni bir iş bulmam gerek. Evde artık tek yaşamıyorum. Yemek stoklamamız ve size kıyafetler almamız gerek. Bunlarda ekstra masraf."

"Yemek konusunda endişelenmene gerek yok." Viktor'un ne demeye çalıştığını anlamak için mavi gözlere baktı. Viktor önüne gelen saçları eliyle geriye tarayıp parmağıyla kendisini ve abisini gösterdi. "Yemek yeme, uyuma, tuvalet gibi ihtiyaçlarımız yok. İstersek yiyebiliriz ama yemezsek bile hiçbir şey değişmez." Eliyle göğsüne vurup, "İçimizdeki şeytanın tek sevdiğim özelliği bu." dedi, abisine ardından ise Jungkook'a bakıp. "O yüzden bizi düşünmene gerek yok."

Cursed Doll 屮JiKookDonde viven las historias. Descúbrelo ahora