屮 тринадцать 屮

1.8K 195 71
                                    

İlk olarak tekrardan çok beklettiğim için özür ilerim. Her gün yeni bölümün gelmesini bekleyen ve bu kitabı ilk yayımlandığı andan beri okuyan insanların olduğunu biliyorum. Sorry my loves ❤

[Önemli]

Şunu da söylemek istiyorum çünkü beni fazlasıyla rahatsız ediyor bu durum. Bana kişisel mesajlar yollayan bir sürü kişi oldu bu bölümlerin gelmemesiyle ilgili. İlk önce konuşmayı normal başlatıp sonrasında hakaret edenler ve yeni bölüm yazmazsam okumaktan vazgeçeceklerini söyleyen kişiler, lütfen böyle yapacaksanız okumayın. Normal bir şekilde bölümün ne zaman geleceğini soran insanlardan bahsetmiyorum o yüzden üstüne alınan çoğu kişi alınmasın lafım size değil. 

Bölümleri geç yayımladığım doğru, bu benim de hoşuma gitmiyor çünkü bölüm beklemenin ne kadar zor olduğunu biliyorum. 

Fakat ben bu kitaptan ne para alıyorum, ne bu benim işim, ne de ben bunu yazmak zorundayım. Düşündüğüm şeyleri yazıya aktarmak hoşuma gittiği için başladım, kendimde yazma isteği bulduğumda yazıyorum. Bazılarınızın düşündüğü gibi istediğim için yazmamazlık yapmıyorum, yazamadığım için yazmıyorum. Beni yazmak için iteklemek hatta tehdit etmek bana birden ilham verip yazmamı sağlamayacak. Aksine böyle şeyler gördükçe normal olarak modum düşüyor.

Kitabın konusunu senin yüzünden unuttum diyenler vardı mesajlarda. Ben bir bölümü yayımladıktan sonra onu silmiyorum, yerinde duruyor. Gidip üstünden geçebilirsin çok zor bir şey değil. 

Ve sakın beni diğer yazarlarla karşılaştırmayın. İşte bu yazar bu kadar günde bunu yayımlıyor falan filan. Hayır yani bana ne bundan. Her yazar farklı. Bazıları bir günde 3 bölüm yayımlarken diğerleri 1 yılda 2 bölüm yayımlıyor. Yayımlanan şeye de bağlı bu durum. Buradaki insanların çoğu hikaye yazmayı sırf günlük hayatında aktivite olsun diye yapıyor. Düşünüp, uğraşıp, yazdığın şeylerin övgü alması veya yorumların gelmesi mutlu ediyor. Hani dediğim gibi bu bizim işimiz değil, o yüzden biraz daha kendinizi tutmaya çalışın. 

Bir şeyin üstüne gidip işi zorla yaptırmaya çalıştığınızda o yapılan işin ne kadar güzel olmasını bekliyorsunuz? 

Tamam, bazen yazmak için iteklemek iyi. Benim tembellik yüzünden yazmadığım zamanlar oldu ve biraz iteklemeyle yazmaya başladığım zamanlar da. Bunu yapan arkadaşlarım var zaten. Ama iteklemek ile zorla yaptırmak arasında çok fark var. Ben dahil hiçbir yazara bu şekilde davranmanızı istemiyorum. 

Bu söylediklerim hem herkesi kapsıyor hem de özelikle bir grup insanı. Herkes böyle davranmaktan çekinsin, özellikle bahsettiğim grup da kendine gelsin. Ne kimsenin patronusun ne de kimse sana bir şey yazmakla hükümlü.

Evet, çok uzun yazdım. İçimi dökmek istedim çünkü bir süre sonra insana bazı şeyler fazla gelmeye başlıyor.

Bir anda kitabı yazmayı bıraksam ne olur acaba.

...

Valeri, sokak lambalarının aydınlattığı sokaklardan birer birer geçip etrafına bakınırken eliyle cebindeki kumaş parçasını kontrol etti. Jungkook, Viktor ile ilgilendiği sırada buzdolabına attığı tişörtü çıkartıp gerekli olan parçayı kesmiş ve geri kalanını çöpe atmıştı. Üçlünün ekonomik durumuna bakıldığında zaten az olan tişörtlerden birini küçük bir parça için öylece kesmesi iyi değildi fakat işine yarabileceğini düşünmüştü. Ayrıca tişörtteki kan lekesinin kolay kolay çıkmayacağını biliyordu.

Çalıştığı yerin önünden geçip sokağın sonundan sağa döndüğünde ilk varış noktasına geldi. Birkaç saat önce kendisine çarpan gencin düştüğü yere doğru ilerledi. Garip bir şekilde polis olay yerini incelemeye almamış gibi görünüyordu. Etrafta şeritler yoktu, gözlem yapan polisler yoktu ve yerdeki kanlar hala taze duruyordu.

Cursed Doll 屮JiKookOnde histórias criam vida. Descubra agora