5. BÖLÜM

3K 171 168
                                    

Bazen ne kadar uzağa gidersen git, yüreğin hep bıraktığın yerdedir...

🌴🌴🌴🌴🌴

Genç kız sabah gözlerini açtığında saat 6'ydı. Zaten gece de fazla uyuyamamıştı. Elini yüzünü yıkadıktan sonra üzerini değiştirdi. Bugün konferans vardı ve dün iyice hazırlanmıştı. Aklında ki düşüncelerle ne kadar olabiliyorsa artık. Zaten ezberi de çok iyiydi.

Odasından çıkıp mutfağa girdi. Kahve içmeye ihtiyacı vardı. Başka türlü ayılması mümkün değildi çünkü. Kahvesini yaptığında içmeye başladı. Bugün sabahtan konferans vardı, öğleden sonra da 2 tane dersi vardı.

Artık saati geldiği için de çantasını ve arabasının anahtarlarını alıp evden çıktı. O sırada Kerem ve Defne'de evden çıkıyorlardı. Adel onları görünce adımlarını durdurdu. Onu da ilk fark eden Defne olmuştu. Ve ona doğru bakınca Kerem'de onun baktığı yere doğru baktı ve genç kızı gördü. Birbirlerine baktılar kısa bir süre. Ama daha sonra Kerem kendine gelip umursamazca omuz silkti ve arabasına bindi. Ondan sonra da Defne Adel'e gülümseyip el salladıktan sonra arabaya binince Kerem'de hiç beklemeden sürmeye başladı.

Bir süre genç kız da olduğu yerde durdu. Araba gitmişti oradan ama hala aynı noktaya doğru bakıyordu. Ve sonra kendi arabasına gidip, tam biniyordu ki, az ileride ki evden diğerlerinin de çıktığını gördü. Her biri de genç kıza öfkeyle bakıyorlardı. Ve onlarda arabalarına binip gittiler. Genç kızın gözleri doldu dolacaktı yine. Ama güçlü olmak zorundaydı. Elinden gelen başka bir şey yoktu. Güçlü durmaktan başka...

Genç adam da üniversitenin otoparkına arabasını park etti ve Defne'yle birlikte indiler. Ondan bir kaç dakika sonra da diğerleri. Aynı dakikalarda Murat'ta gelmişti yanlarına. Ve hepsi de kampüse doğru ilerlerken Defne gördüğü bir yüzle olduğu yerde kaldı ve o kişiye bakakaldı öylece. Yavaştan gözleri de dolmaya başlamıştı. Diğerleri anlamadılar. Ve onun bakışlarını takip edince bir çocuğa bakıyor olduğunu gördüler. Fakat neden baktıklarını onlarda bilmiyordu.

Peki o baktığı kişi?

Murat'ın da kaşları çatılmıştı. 'Neden ona öyle bakıyor ki' diye düşündü. Çünkü o baktığı kişi, sürekli Adel'in yanında biten çocuktu. Adel'de sonradan onu araştırmasını istemişti hatta. Araştırmıştı da. Bugün edindiği bilgileri söyleyecekti Adel'e.

"Yu-Yusuf." dedi şaşkınca Defne. Gözlerinden yaşlar da akmaya başlamıştı artık. O ise şaşkınlıkla Defne'ye bakıyordu. Bu nasıl olurdu? Nasıl karşılaşırlardı? Anlam veremiyordu. Bu olmamalıydı.

Murat ise daha da meraklanmaya başladı. Gerçi hepsi de öyleydi. Birbirlerini nereden tanıdıklarını merak ediyorlardı.

"Defne, kim o? Sen nereden tanıyorsun?" diye sorularını sordu Kerem. Genç kız da yaşlı gözlerini kuzenine çevirdi.

"Bu o."

"Kim?" diye sordu bu sefer de. Kaşları da çatıldı.

"Beni sevdiğine inandırıp, sonra da benden ayrılan, benim duygularımla oynayan şerefsiz."

Kerem'in kaşları korkutucu bir şekilde çatılmıştı artık. Defne anlatmıştı geçmişte böyle bir şey yaşadığından. Kerem biliyordu. Hatta aramaya bile kalkmıştı ama Defne engel olmayı başarmıştı. Kerem de kuzeninin mutluluğunu istiyordu. Birbirlerine küçüklükten beri çok düşkünlerdi onlar. Genç adamın elleri yumruk oldu öfkeden. Ve o ateş saçan gözleriyle o şerefsize bakmaya başladı.

Murat ise şaşırdı. Hem de çok şaşırdı. Evet, onu araştırırken yıllar önce böyle bir şerefsizlik yaptığını da öğrenmişti ama kızın ismini bulamamıştı. Demek ki o kişi Defne'ymiş. Aynı zamanda herkes gibi o da sinirlendi çok. Ve öfkeyle ona bakmaya başladı. Defne'den sonra, Adel'e de mi gelmişti sıra? Ona da mı aynı şeyi yapmayı planlamıştı? O yüzden mi aylardır Adel'in peşindeydi?

İNTİKAM MELEĞİ 2 Where stories live. Discover now