≾17≿

3.2K 276 32
                                    

_

[M]

Taehyung yine kum torbasının başına kendisini hırpalayan kişiyi seyrederken derin nefesler alıp veriyordu. Çok heyecanlıydı. Onu izlemek bile kalbinin deli gibi atmasına neden oluyordu. 

Görüyordu. Karşısındaki kişi oldukça yorulmuş fakat o durmaksızın kum torbasını yumrukluyordu. Taehyung bir süre daha sinirini kum torbasından çıkarmasını izledi. Daha sonra bunun yeterli olduğunu düşünüp yanına ilerledi. Eskisinden daha özgüvenli davranıyordu, çünkü ona verdiği ağız işinden sonra aralarında bir şeyi biraz daha ilerlediğini düşünüyordu.

Jeongguk onu fark ettiğinde yumruklarını yavaşça durdurmuştu. "Sence de bu kadar yetmez mi?" Kahverengi saçlı olan kafasını iki yana sallamıştı. "Yetersiz olduğumu düşünüyorum Taehyung."

"Saçmalama. Sen iyi bir boksörsün."

"Hayır Taehyung. Yarın finaller var biliyorsun değil mi? Bunu kaybedemem."

"Fakat kendini de yıpratarak kazanamazsın Jeon."

"Asıl kendimi yıpratmazsam kazanamam. Her şeyimi vermeliyim."

"Sana güveniyorum tamam mı? Kazabilirsin."

"Tanrım! Sadece güveninle o maçı kazanamam Taehyung! Daha fazlasına ihtiyacım  var."

"Peki."

Taehyung yavaşça kafasını salladı. Üzülmüştü kendi sözünün Jeongguk üzerinde bir hükmü olmadığına inanmıştı. "O zaman.. sen kendine dikkat et. Yani yaralanma. Ben odamdayım."

Yavaşça Jeongguk'un yanından ayrılırken titrek bir nefes bırakmıştı. 

Kalbi çok kırılmıştı.

.

.

.

Jeongguk nefes nefese durduğunda hızlıca eldivenlerini çıkardı. Aceleyle Taehyung'un odasına ilerledi ve pat diye içeriye daldı. Koltuğunda uzanan ve üzülen Taehyung yerinden sıçradığında hızlıca koltuktan kalkmıştı.

Karşısındaki şaşırmış bedene bakarken Taehyung'un ne kadar masum ve düşünceli olması hakkında düşünüyordu. Yutkunup hızla mavi saçlıya ilerledi ve dudaklarını birleştirdi. Sert davranmaya çalışarak dudaklarını öperken, tıpkı dünkü gibi hissediyordu.

Vücudu titriyor, karnı kasılıyordu. 

Taehyung karşısındakine aynı şekilde karşılık vermeye çalışırken aynı zamanda dengesizliği karşısında da şaşırıyordu. Az önce kendisini terslerken şimdi öpüyordu. Belinden tutarak onu kendisine bastırırken Jeongguk uzaklaşmış ve üzerindeki beyaz tişörtü hızlıca çıkarmıştı.

Tekrardan ellerini yanaklarına koyarak dudaklarına saldırdığında Taehyung'un beyaz gömleğini çekiştiriyordu. Taehyung hızlı olmaya çalışarak gömleğinin düğmelerini açarken Jeongguk boş durmuyor ve açılan yerlerden elini sızdırıp vücudunu okşuyordu.

Taehyung gömleğini omzundan sıyırdığında eline alıp masasına fırlattı. Sonra ellerini Jeongguk'un ona verdiği cesaretle şortuna götürdü ve aşağıya doğru sıyırdı. Jeongguk şortunu bacaklarından sıyırıp attığında dudaklarından ayrılıp nefes nefese Taehyung'a baktı.

"Yarın, maçın var Jeongguk. Bunu yapmak istediğine emin misin?"

"Hiç bu kadar emin olmamıştım."

Taehyung dudaklarına sesli bir öpücük kondururken onu ittirerek koltuğa oturmasını sağladı. Jeongguk geniş koltuğa uzandıktan sonra Taehyung bacaklarının arasına girmiş ve tekrar dudaklarına yönelmişti. 

Bu sefer ön sevişmeyi kısa tutmayı planlıyordu.

.

.

.

Jeongguk aralıksız inlerken içindeki doluluk, yaslandığı koltuğu ısırmasına neden oluyordu. Alnını koltuğun başlığa dayamış ve deli gibi inliyordu. Taehyung'un ise ondan bir farkı yoktu. Arada hızlanıyor geleceğini hissettiğinde yavaşlıyordu.

Bunu Jeongguk istemişti değil mi?

İstediğini en iyi şekilde vermeye çalışıyordu.

İçinden çıktığında kalçasına hafif vurdu. "Bana dön Jeon." Jeongguk, deliğindeki boşluk ile kasılırken kendisini sırt üstü koltuğa bırakmış ve bayık gözlerle ona bakmaya başlamıştı. Taehyung üzerine eğilmiş bacaklarını iyice araladığına emin olduğunda penisinin ucunu Jeongguk'un deliğinin etrafında gezdirmeye başlamıştı. 

Jeongguk mırıldanmaya devam ederken dudaklarına sürtünen dudaklara küçük öpücükler bırakıp geri çekiliyordu. "Taehyung." Islak ve kızarmış dudaklarından mavi saçlının ismi döküldüğünde, Taehyung derin bir nefes almış ve kendini yavaşça Jeongguk'un içine itmeye başlamıştı.

Jeongguk gözlerini kapattığında parmaklarını mavi tutamların arasına atmış ve çekiştirmişti. Kalçasını kaldırıp kendisini aynı yavaşlıkla Taehyung'a ittirirken Taehyung, önünde ki dudaklara sert bir öpücük kondurmuş ve içinde bir anda hızlanmaya başlamıştı.

.

.

.

Taehyung nefes nefese kalmış bedenini Jeongguk'un yanına atmış ve terli bedeni koltukla arasına almıştı. Yastık küçük olduğu için Jeongguk'u kendine çekmiş ve kolunu kafasının altına koymuştu. 

Taehyung elini kaldırıp, kahverengi saçları hafif geriye attı. Dolu gözlere bakarak küçük bir tebessüm ettiğinde Jeongguk'ta ona karşılık vermişti. Aklına gelenle hızla gözlerini açıp elini durdurdu. "Ah bekle, uyumadan sana bir şey göstermeliyim." Jeongguk kafasını biraz çekip ona baktığında Taehyung gülümseyerek arkasını dönmüştü. Jeongguk kürek kemiğindeki kendisine oldukça tanıdık gelen resimle dudakları aralanmıştı. Şaşkındı çünkü, günler öncesinde öylesine çizdiği resmin Taehyung'un sırtında dövme olarak görmeyi beklemiyordu.

Parmağını kaldırıp dokunduğunda şaşkınca gülümsedi. "Taehyung.." Sonrasında dudaklarından onun ismi fısıltı niteliğinde çıkarken içindeki dürtüye ve karnının kasılmasına engel olamadan uzanıp dövmenin üzerine bir öpücük kondurdu. "Çok güzel." 

Jeongguk her ne kadar biraz daha bakıp, biraz daha öpmek istese de Taehyung kendisine tekrar dönmüş bu sefer dudaklarını birleştirmişti. Eli yanağında dinlenirken beline kolları dolanmıştı hemen sonrasında. Daha önce hiç bu kadar huzurlu hissettiği olmamıştı. 

 Dudakları aralandığında gözleri kapanmış alınlarını birleştirmişti. Bir süre öyle dinlenmiş, mavi saçlı tarafından alnına koyulan öpücükle gülümsemişti. Taehyung koltuğun üzerindeki ince örtüyü alıp üzerlerine örtü ve yorgun bedeni kollarının arasına biraz daha çekti.

Çıplak sırtını okşarken mırıldandı.

"İyi uykular Jeon."


_

Boxing Fan × TaeKook✔Where stories live. Discover now