Kuşlar

462 23 1
                                    

"Karşıma mı çıkacak acaba?" Heyecandan elim ayağım titriyordu resmen "karşıma çıkarsa ne yapıcam?" "Tükür suratına." "Tükürcem." Tam gidecekken Zeynep durdurdu "Ya sen nereye gidiyorsun? Ne tükürmesi, adam gibi konuş. Ama çok uzatma, yumuşak da davranma. Git gel hemen." kafamı sallayıp koridora çıktım, merdivenlerdem aşağı inerken on kez düşme tehlikesi yaşasamda şu an haka hayattaydım. Spor salonunun önüne geldiğimde derin bir nefes aldım "sakin ol, seni öldürmeyecek." Telefonumu çıkarıp mesaj attım.

Ahsen: ben geldim.
Ateş: gir içeri güzelim.

Elimile kapıyı itip içeri girdim göz gezdirdiğim de kimse yoktu, telefonu çıkarıp Ateş'i aradım "eee nerdesin sen?" öbür taraftan sadece gülme sesi geliyordu "komik olduğunu düşünüyorsan komik filan değil." Uzun bir süre mesaj atmasını bekledim ama mesaj atmıyordu "sen benimle dalga mı geçiyorsun? Sana güvenende kabahat, sana neden inandım ki." hızlı adımlarla spor salonunun dışına çıktım beni fazlasıyla sinirlendirmişti. Bahçeye çıkıp derin nefesler almaya başladım "sakin ol. Derin nefes al, sinirlenmek yok." banklardan birisine oturdum. Telefonumdan bildirim sesleri geliyordu, bakmayı aklımın ucundan bile geçirmedim. "Beni kuklası zannetti her halde, pislik." zilin çalmasıyla ben de sınıfa dönmüştüm. Kızlara olanları anlatınca onlarda benim gibi sinirlenmişti "mesajlara baktın mı?" "Benimle dalga geçen birisini neden dinleyeyim, ona ayırdığım vakitte fizik çalışırım." Sıla ofladı "iyice ergen olmaya başladın, bak su mesajlara." Tam tartışmaya girecekken birisi önüme bir kutu koydu "ahsen bu sanaymış ayrıca mesajlara bakman gerekiyormuş." getiren kişi nöbetçiydi "bunu sana kim verdi?" bir an hatırlamaya çalıştı "Demir diye bir çocuk." kafamı olumlu anlamda salladım. Önümdeki kutuya baktım "Demir ne alak ya?" Sıla elimden telefonu aldı "Sıla ne yapıyorsun?" "Al şu mesajlara bak."

Ateş: kızım neden hemen çıktın salondan sana sürpriz yapıcaktım.
Ateş: Güzelim yanlış anladın dalga geçmiyorum ben seninle.
Ateş: lan nereye gidiyorsun, o kadar şey boşa mı gidecek?!
Ateş: Ahhhseğğğnn
Ateş: sen baya sinirlenmişsin.
Ateş: iyi bari kutuyu yollayayım.
Ateş: umarım kutuyu çöpe atmak gibi bir zekilik filan yapmazsın sevgilim. 

Ateş 3 cevapsız arama.

"Gerizekalı! Göstericem ben sana." Kutuyu elime alıp koridora çıktım "nereye gidiyorsun?" Dönüp kızlara baktım "kutuyu ona vermeye." hızlı bir şekilde spor salonuna girdim. İleriye baktığımda sadece Demir vardı. Beni görünce şaşırdı "Ahsen, burda ne yapıyorsun?" kutuyu salladım "sapık psikopata hediye vermeye geldim. Nerde o?!" Demir yanına geldi "ya çocuk o kadar uğraştı, açıp baksaydın." kutuyu elimden çekip açmaya başladı. Ben hala etrafa bakıyordum birisi var mı diye "al devamını sen açarsın." Demir kutuyu elime bırakmış bir köşeye oturmuştu. Kutunun kapağını açtığımda karşıma bir not çıktı 'bugün sana aşık olduğum gün.' notu elime aldım. Altında beyaz bir paket vardı, paketi açtığımda içinde iki tane kuş çıktı. Elimdeki minyatür oyuncaklara bakıp gülümsedim "kabul et senin de hoşuna gitti." Kafamı Demir'e çevirdim "nerden biliyor kuşları?" "Ben söylemiş olabilirim." güldüm "hala kızgınım." yanıma gelip kolunu omzuma attı "Ahsencim bu kadar yabani olma."

Derse girdiğimden beridir elimdeki kuşalara bakıyordum. Annem de ben de kuşlara bayılırdık elimizen geldiğince çatıda beslemeye çalışıyorduk. Annemle babamın tanışma hikayesi de kuşlara dayanıyordu, o yüzden bende çok farklıydı anlamı. Hoca tüm sınıfın bitik halde olduğunu görünce dersi yarıda bırakmıştı "kızlar ben lavaboya gidiyorum." hocanın yanına doğru yaklaştım "git kızım üzerini mi değiştireceksin ne yapacaksan yap." Teşekkür edip sınıftan çıktım telefonumu açıp mesaj yazmaya başladım.

Ahsen: hediyen için teşekkür ederim. Gerçekten çok güzeller.
Ateş: sevinmen beni mutlu etti.
Ateş: beni ciddiye almıyor olabilirsin ama inan ben seni çok seviyorum. Bunu senin yüzüne karşı söyleyeceğim zamanlarda gelecek ama bana alışman lazım.
Ateş: emin ol sana giden açık bir kapı olsaydı bu yolu seçmezdim. Ama kabul et sana ulaşmak çok zor. Tam sana ulaştım derken yanlış yoldan gittiğimi fark ettim.
Ateş: direkt senin karşına çıksaydım düşünmeden red ederdin beni. İnan bana şans bile vermezdin. Senin önce kalbine girmem lazım Ahsen.
Ahsen: önyargılarım bir çoğu şeye engel oluyor biliyorum ama inan ben kendimi bu şekilde daha güvende hissediyorum.
Ahsen: benim için bu kadar çabalamışsın teşekkür ederim. İlk başta gerçekten benimle öylesine konuşuyorsun sanmıştım ama şimdi.
Ahsen: Sen galiba beni seviyorsun
Ateş: galiba mı? Ulan o kadar edebiyat parçaladım hala galiba diyorsun.
Ahsen: off utandık be ne şey ediyorsun?!
Ateş: senin utanmanı yerim.
Ahsen: Din dersindeyim günaha sokma adamı.
Ateş: pardon helalim maşanaşsmsşsms
Ahsen: helalim mi slanwlansıwbaosn tamam bey
Ateş: aha valla kabul ettin
Ahsen: diyesim geldi yazacaktım
Ateş: ben anlamam dedin mi dedin konu kapanmıştır. Allahım çıldırıyorum beni benimsedin Ahsenn beni beni şsnslanalakslsns bihterini

Venüs// TextingWhere stories live. Discover now