Bölüm 12: Gayar Orman Gezegeni

11.7K 636 26
                                    

Mührün kırıldığı zamanlar Gayar Orman Gezegeni, Torn

Her yerin ağaç olduğu bir sürü sesin barındığı büyük oldukça büyük bir ormanda, hatta tüm gezegeni kaplayan bir ormanda iki kişi ellerinde kılıçlarıyla ilerliyorlardı ve önden yürüyen uzun sarı saçlı söylenip duruyordu.

"Şehrim saldırı altında ben burada ağaçların arasında yönümü bulmaya çalışıyorum," diyordu Şehzade Otresed sinirle. "Bir de buraya mühürlendik. Babana hala mı ulaşamıyorsun?"

Albay Welo kıstığı koyu mavi bakışlarını ağaçlardan çekmeden yürümeye devam ederken "Evet Şehzadem, ulaşamıyorum," dedi babasından aldığı sakin ses tonuyla.

Otresed sinirle tıslamış önündeki çalılıkları kılıcıyla keserek yoluna devam ederken Welo gezegen mühürlenmeden saniyeler önce babasından Medu'nun saldırıya uğradığını ve Hanedan ailesinin kaçırıldığı söyleyen bir mesaj almıştı ve Şehzade'ye göz kulak olması kendisine görev edilmişti.

Welo babasına güvende olduğunu iletmiş ama sonra bağlantı kuramamışken gezegenin mühürlendiğini o an anlamışlardı.

***

Soundtrack: Michael Giacchino - Walk and Talk and Aah!

***

Otresed sinirle solumaya devam ediyor kendisini buraya gönderen abisine, biricik kız kardeşini kaçıranlara, gezegeni mühürleyenlere hemen hemen herkese sövüyordu.

"Bu Gayar'ın şehirleri ne tarafta Yüce Yaratıcı aşkına," diye söylenmesine devam etti dinlenmek için durduklarında. "2 gündür başımız yukarıda yürüyoruz. Ağaçların üzerine kurulu şehirlere dair tek bir iz bile göremedik. "

Welo ağaçların uzun dallarının kapadığı Gayar'ın kırmızı gökyüzünü göremiyor ama Arus'un ışıkları yinede ağaçların arasından gelip toprağı aydınlatıyordu. Welo bakışları ağaçlarda "Görememe ihtimalimiz olabilir mi?" diye sordu merakla.

"Sanmıyorum Welo," dedi Otresed ellerini uzun sarı saçlarının arasından geçirerek. "Ben Galaksi Şehzadesiyim Gayar özgür gezegen olsa da buranın da Şehzadesi olduğum için görmem lazım."

Welo Şehzade'ye hak vermiş ikisi de önünden geçtikleri bir nehirden doldurdukları mataralarından su yudumluyor "Seni de peşimde sürükledim Welo," dedi Otresed. "Daha yeni evlisin. Eşini bırakmak zor olmuştur."

"En azından babam gibi evlendikleri gecenin sabahında göreve gitmedim," dedi Welo sade bir gülüşle. "Zor oldu evet ama Orela da annem gibi anlayışlı. Bir asker olduğumu bilerek benimle evlendi."

Otresed matarasını kapamış çantasına geri atarken "Şanslısın," dedi ve ardından nereden geldiği belli olmayan bir ok omzuna saplanırken Welo kınına sokmadığı kılıcını havaya kaldırmış Şehzade'yi ardına aldı.

"Kimsin? Çık ortaya," diye bağırdı şiddetli bir sesle.

Ama ağaçlar arasında bir kıpırtı olmamış Welo arkasına aldığı Şehzade'ye başını çevirerek "Şehzadem? İyi misiniz?" diye sordu onun omzundaki oka yan gözle inceleyerek.

"İyiyim, iyiyim," dedi Otresed dişlerinin arasından. "Şehre yaklaştık ne dersin? Atılan oklara göre."

Welo Şehzade'nin acı acı gülmesiyle kendini gülmeye zorlamış ama o an ağaçların arasında bir kıpırtı duymuşken Şehzade'yi bir ağacın kenarına oturttu ve sesin geldiği yöne doğru ilerledi.

Kılıcını sıkı bir şekilde tutuyor bakışları derin bir keskinlikle bakıyordu.

"Ben Galaksi Ordularından Albay Welo Sidelif, her kimsen ortaya çık."

Galaxy of Torn : ALFAWhere stories live. Discover now