23. Bölümden Alıntı

7.6K 373 28
                                    


Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.




Aşk dedikleri bu muydu?

Beni ansızın yakalayan bu şey, Özgür'e olan hislerimin bu denli yoğun olmasının sebebi... Aşk mıydı? Dillere destan olmuş, adına türlü türlü romanlar yazılmış bu şey... Hissettiğim bu muydu? Aşk, hiç beklemediğim bir anda, hiç beklemediğim bir şehirde mi bulmuştu beni?

Öyle olur denirdi ya zaten, tam umudunu kestiğin anda çat kapı gelir seni bulur diye. Gerçekten de öyleydi.

Tam aşka olan inancımı yitirdiğim, insanların iyi olabileceğine dair düşüncelerimi yitirdiğim sırada, tüm bunlara inat Özgür çıkmıştı karşıma.

Tüm tabularımı yıkmak istercesine...

Şu an birisi bana çıkıp da, aşk nedir? diye sorsa bir saniye bile düşünmezdim. Cevabım Özgür'e olan hislerimi betimlemek olurdu. Uzun uzun onu anlatırdım.

İlk karşılaştığımız andan beri, aramızda bir çekim olduğu aşikardı. Zamanla, bu çekim gerçek bir sevgiye dönüşmüştü. Kalbimi yakıp kavuran, kocaman bir sevgi yumağı haline getiren kişi Özgür'dü.

Güzeldi, çok güzeldi.

Düşüncelerimden sıyrılmamı sağlayan ses, önünde durduğumuz odanın kapısının açıldığına dair çıkan gıcırtılı ses olmuştu. İstemeyerek de olsa beni saran kollardan kendimi geri çektim. Bakışlarımı kaydırarak o tarafa çevirdiğimde, gördüğüm yüz, görmeyi beklediğim en son yüz bile değildi.

Karşımda tüm ihtişamıyla duran kişi, Nihat binbaşından başkası değildi.

Ne işi vardı burada?

İçim amansız bir endişeyle dolup taştı. İçeriye girip Mete'yi kontrol etmeyi isterken buldum kendimi. Nefesimi tuttuğumu bile çok sonradan fark ettim.

Özgür gerildiğimi hissetmiş olacak ki, korumacı bir tavırla beni kendisine çekti. İçinden türlü senaryolar geçtiğini bilsem de, yüzü hiç bir şey belli etmiyordu. Bana karşı duygularını göstermekten çekinmeyen adamın yüzü, başkalarına karşı sert ve ifadesiz bir hale bürünüyordu.

Saygılı bir biçimde başını eğerek, "Komutanım," dedi.

Binbaşı önce Özgür'ün belimdeki eline baktı, ardından gülümseyerek bana takıldı bakışları. "Ooo çocuklar," dedi. "Sizi böyle görmek ne güzel."

Gülümsedim ama bu içten bir gülümseme değildi.

Arkasından kapattığı kapıya bakıp, bize doğru yaklaştı. Bakışları bir an için bana kaysa da, Özgür'e döndü. "Yarın bir odama uğra, evlat," dedi. "Seninle konuşmak istediğim şeyler var. Önemli olabilecek bir kaç ipucu yakalamış olabiliriz."





Gecenin bir saatinde, Perşembe günü gelecek olan bölümden kısa bir kesit paylaşmak istedim. Umarım seversiniz...

💜

Oy vermeyi unutmayınız!

Sıcak KahveWhere stories live. Discover now