24. Bölüm

112 50 62
                                    

24. Bölüm: "Lacivert"

"Efsaneyi bilirsiniz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Efsaneyi bilirsiniz... Yağmurlu bir günde bir erkek bir kadına şemsiye uzatırsa kaderleri sonsuza kadar birbirine bağlanır... Peki ya o kader çoktan bağlandıysa biribine... Ve hiç kopmayacaksa... Sen istesende, istemesen de...

...

Eve girmiş, Meriç "ışıkları yakana kadar burdayım" dediği için ışığı yakmıştım. Yorgundum her zamanki gibi. Üzerimdeki ıslak kıyafetlerden kurtulup kendimi kuruladım. Üzerimi giydikten sonra saçlarımı kuruladım ve mutfağa gidip kendime sıcak bir kahve yaptım. Yatak odasına geldiğimde duvardaki saate kaydı bakışlarım. Saat neredeyse dokuza geliyordu ve ben Esilay'ı aramayı unuttuğumu hatırlamıştım. Çantamdan telefonumu çıkartıp yatağa girdim.

"Esila" kişisinden 90 yeni mesaj.
"Esila" kişisinden 27 cevapsız arama.

Gözlerimi bir kaç defa kırpıştırıp doğru mu görüyorum diye tekrar tekrar baktıktan sonra mesajlara hiç girmeden direk Esila'yı aradım. Bir kaç çalışta telefonumu açan Esila'nın sesi çok korkmuş ve sinirlenmiş geliyordu. Alo dememe kalmadan Esila hızlı hızlı konuşmaya başladı.

"Miray! Neredesin sen?! Çok korktum haberin var mı?! Niye haber vermiyorsun?! Eve gidince haber ver demiştim!"

"Esil-"

"Evdesin değil mi? Hemen yanına geliyorum. Meriç yanında mı? Meriç'e de haber veriyorum hemen gelsin."

"Esila! Biraz sakin olur musun?" Dediğimde kısa bir sessizlik oldu aramızda.

"Bak Miray... Çok merak ettim seni. Okuldan çıktığımızdan beri hiç sesin çıkmadı bir şey oldu sandım." Yorganın içinde dikleşip telefonu diğer kulağıma aldım.

"Meriç'leydim. Kusura bakma haber vermedim..." dedim mahçup olmuş bir şekilde. Ama Esila'nın bu konuyu neden bu kadar abarttığını anlayamamıştım.

"Ha... Tamam iyisin değil mi?"

"Evet..." dedim düşünceli bir şekilde. "Asıl sen iyi misin Esila? Bir şey mi oldu?"

"Ben mi..! Yok canım neden iyi olmayayım..? Her zamanki gibi harikayım efsaneyim. Sadece okulda biraz kötüydün ya... O yüzden merak ettim seni."

"Anladım..." dedim kısık sesle. "Ee ne yapıyorsun? Gel bize kızlar gecesi yapalım."

"Ha... Bu gün mü?" Dedi sıkıntılı bir sesle. "Ya Miray... Çok isterdim de, bugün babam geldi... Biliyorsun uzun yol şoförü... Yarın yapsak olur mu?"

"Tamam o zaman." dedim. Onu anlıyordum. Babasını sık sık göremiyordu. Esila görmese de gülümseyip, "Hadi babanla vakit geçir sen. Görüşürüz." dedim.

"Görüşürüz." Telefonu kulağımdan çekip yatağa daha çok sıvıştım. En sevdiğim havalar yağmurlu ve kasvetli havalardı. Üşümek değil de üşüdüğünde yorganın altına girdiğin o an... O an gerçekten mükemmel bir andı.

LACİVERTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin