13. Bölüm

8.2K 394 69
                                    

Merhaba,

Güzel bölüm. Keyifli okumalar diliyorum.

Silah sesleri kesilmiş Demir ve arkadaşları saklandığım yere hala  gelmemişlerdi. Şahin ise uyanmaya başlamıştı. Bunu yavaş yavaş hareketlenmesinden anlayabiliyordum. Elimde kendimi korumak için ne bir silah nede başka bir şey vardı. Tamamen ayıldığında kendimi ondan nasıl koruyacağımı düşünürken gözlerim onun üzerinde dikkatlice gezindi. Ben ona odaklandığımda o da tamamen ayıldığında gözlerini etrafta gezdirerek üzerimde durdu. Gözleri çok kısa süre kaldıktan sonra, “ooo Gece hanım Demir Korkmaz beyimiz nerelerde?” Derken gözlerini etrafta gezdirdi.

Ona korktuğumu ve Demir ile alakalı nerde ve ne yaptığını bilmediğimi anlamaması için, “adamlarının tamamını öldürdü. Şu anda da temizlik yapıyor. Malum etrafta bakteri üremesini istemiyorlar. Birazdan gelip senin gibi bakteriyi de temizleyecektir” diye cevap verdim. Tüm kurduğum cümleleri kendimden emin ve dik duruş sergileyerek yapmıştım.

Şahin, “kızım siz Demir’le birbirinizi seçerek mi buldunuz? Bu ne kendini beğenmişlik? Bu ne kibir? İkinizin de birbirinizden aşağı kalır yanınız yok. Sana bir şey söyleyeyim mi? Ben o kibir abidesini alt edip mezara yollayacağım. Artık öteki tarafta zebanilere atar mı yapar kibir mi yapar ne halt ederse etsin. Ama şunu unutma onun yanında olanlar da aynı sonu yaşayacaklar.” Dedikten sonra biraz sızlanarak sözlerine devam etti, “Sen gel yol yakınken dön ve benimle iş birliği yap. Buradan çıkıp gidelim. Sen bana yardım et. Ben de sana ne istersen para, imkan, güç ne ise onu vereyim.” Dedi. Şartlarını kabul edeceğimden oldukça emin konuşuyordu.

Akın gibi şerefsiz ve nankör biri olsaydım mutlaka bu teklifi kabul ederdim. Ancak ben hayatım boyunca hiç nankörlük yapmadım yine yapmayı düşünmüyordum.

 Şahin’in yanına çökerek gülümsedim. Benim gülümseyişimden dolayı cesareti daha da arttı. Güçlü durmaya çalışıyordu. Acısı olmasa başarabilirdi ancak can acısı buna pek müsaade etmediği için arada kaşları çatılıyordu.

Karşısında kısa süre yüzüne gülümseyerek baktıktan sonra, “sen bu teklifi senin karakterinde olan birine yap bence. Demir canını hiçe sayarak beni kurtarmak için gelmişken ona ihanet edecek kadar şerefsiz ve nankör değilim, senin aksine” diye cevap verdiğim de önce yüzü düştü sonrada kaşlarını çattı. Ses tonuna kızgınlık ekleyerek, “bunların hesabını tek tek soracağım hepinizden” diye tehdit ederek .

Kafamı onunla dalga geçer gibi aşağı yukarı sallayarak gülümsedim ve tekrar ayağa kalkarak eski yerime geçtim. Arkamdan, “sen öyle şerefsiz bir adamsın ki karşına çıkanları da kendin gibi zannedip fütursuzca tekliflerde bulunup kendi tarafında olmaları için gerçekleştiremeyeceğin tekliflerde bulunuyorsun.” Dedikten sonra gözleri gözlerimi buldu. Gözlerinde gurur ve memnuniyet vardı. Gözlerimden gözlerini çekmeden sözlerine devam etti. “Karşına senin aksine onurlu birisi çıktığında da böyle tehditlerle korku yaratmaya çalışarak olmayan gücünü göstermeye çalışıyorsun” dedi ve tekrar Şahin’e bir pisliğe bakar gibi midesi bulanırcasına baktı.

Şahin Demir’e cevap verecekken, “ağzından çıkan tek bir kelimende diğer bacağına sıkarım bilmiş ol” dedi Demir. Şahin ise korkudan gözlerini sonuna kadar açarak gerisin geriye söyleyeceklerini yuttu.

Demir Şahin’in üzerinden çektiği gözlerini üzerimde gezdirerek kısaca inceleme yaptı. Altımda kot pantolon, üzerimde yarım gömlek, göbeğim ortada karşısında o şekilde duruyordum. Birden bire kaşları çatıldı. Çatmış olduğu kaşları eşliğinde üzerinde bulunan gömleğini çıkararak çok çok yakınıma geldi. O kas yığını göğüsleri kat kat baklavaları ile çok yakınımdaydı. Demir’in gözleri hala gözlerimdeydi ancak bu sefer kaşları çatık değildi. Onun yerine gözlerinde farklı bir derinlik vardı. Demir’in gözlerine kendimi kaptırmışken omuzumda hissettiğin gömlek ile kendime geldim. Omuzumda olan gömleğe baktıktan sonra Demir’e çevirdim. Tepkime Demir , “sok kollarını” dedi. Gömleğe kollarımı soktuktan sonra düğmelerini ilkeldi. Gömleğin içinde kalan saçlarımı içerisinden yavaş ve dikkatlice çıkardı. Son bir kez kontrol ettikten sonra, “böyle daha iyi” dedi ikimizin duyabileceği bir ses tonu eşliğinde.

BEYAZ GÜLÜM Where stories live. Discover now