30 Bölüm

7.7K 398 135
                                    

Merhaba, arkadaşlar duyurularımı hayattanbanakalan hesabımı takibe alırsanız haberdar olabilirsiniz. Sizi seviyorum oy ve yorumlar çok çok çok olsun ben de çok çok çok mutlu olayım. Öpüyorum hepinizi🥰😘🥰😘🥰😘🥰😘

Beklentisiz yaşayacaksın hayatı. Ne gökyüzünden bir beklentin olacak ne denizden ne de o rengarenk çiçeklerden, insanlardan da bir beklentin olmayacak hatta. Aniden yağan bir yağmur mutlu edecek seni, usul usul dalgalanan bir deniz, aniden burnuna çalan leylak kokusu içine çektiğinde ya da beklemediğin bir anda gelen sevgiliyle mutlu olacaksın.

Çok güzel bir şiir. Aynı şiirde olduğu gibi Demir’in gelmesi inanılmaz mutlu etti beni. Neden ve ne için geldiğini bilmiyordum ancak gelme sebebinden  dolayı bir umudum vardı. Oda benim için gelmiş olmasını umut etmekti.

Olur ya bazen çok istediğiniz bir şey gerçekleşir ve dersiniz ki nasıl gerçekleştiği umurumda değil. Onun gerçek olması yeterlidir benim için. Ben de o düşüncedeydim şu an. Saçma mıydı evet saçmaydı ancak seven bir kalp için bu aşktan başka bir şey değildi....

Akif “şimdi bırak da oturmayı, bana daha samimi davran. Çünkü Demir burada ve dansa çıktığımızdan itibaren bizi seyrediyor” demesi ile gözlerim sonuna kadar açıldı. Bu halim Akif’in hoşuna gitmiş olacak ki kahkaha attı.

Akif’in kahkahasını ve benimle dalga geçiyor oluşunu umursamayarak Demir’i görmek için dönmek istedim. Akif, parmağını yanağıma götürerek bunu yapmama engel oldu. Yüzüne dışarıdan bakıldığında yapmacık olduğu anlaşılmayacak ancak benim anlayabildiğim gülümseme kondurarak, “sakin ol ve sakın onun burada olduğunu bildiğini anlamasına neden olacak davranışlarda bulunma. Bekle, ne yapacağına bakalım.” Derken çok komik bir şey anlatıyormuş gibi davranarak gülümsüyordu.

Akif’in söyledikleri üzerine gözlerimi ona sabitlemeye çalıştım. Ben de onun gibi davranmaya çalışarak, “hani yarın gelecekti? Peki ne zamandır burada? Bize bakıyor mu? ”Diye merak ettiğim soruları sıraladım.

Akif kafasını geriye doğru atarak bu sefer gerçekten kahkaha attı. Daha sonra, onaylamayan bakışlarla, “birde ona aşık olmadığını söylüyordun. Adamın burada olduğunu duyunca neredeyse kalp krizi geçirecektin. Kabul et abime deli oluyorsun” dedi onaylamayan bakışlarıyla.

Evet Demir’e deli oluyordum ancak bunu ona söyleyecek değildim. Bu benim kendi içimde yaşadığım bir duyguydu ve kimseyi ilgilendirmezdi.

Aklımda olan düşüncelerim ile bende ona onaylamaz bir şekilde göz devirerek, “Ya bırak şu dalga geçme işini de söyle bakıyor mu, bakıyorsa nasıl, kızgın mı yoksa umursamaz mı” diye sordum.

Akif, onun sorusunu cevapsız bırakışıma tek kaşını kaldırıp sorgulayarak baktıktan sonra, “Gece öncelikle biraz sakin ol. Kendini ele vereceksin. İkincisi evet bize bakıyor ve birazdan silahını çekip beni vurmuş olursa hiç şaşırmam. Resmen aslan gibi avına odaklanmış doğru anın gelmesini bekliyor. Hele ki senin yanağına dokunduğum da elindeki bardağı bir sıkışı vardı kırılacak zannettim”  dedi. O da bu durumdan keyif alıyordu.

Akif keyif alıyordu fakat benim ayaklarım mutluluktan yere değmiyordu . Bu mutluluğumun sebebi onun buraya gelmesi ve vermiş olduğu tepkilerdi. Bu çok güzeldi. Sinirlendiyse kıskanıyor kıskanıyorsa bir şeyler hissediyor demekti. Ayrıca yarın dönmesi gerekirken bu gün dönmüş üstüne üstlük buraya gelmişti. Ayaklarımın yerden kesilmesi bu şartlarda doğaldı.

İçimde yaşadığım mutluluğu yüzüme yansıtarak, “burada olduğumu nereden biliyor? Ben söylememiştim buraya geleceğimi” dedim.

Akif şaka mısın der gibi bakarak, “Farkındaysan seni korumam için beni o görevlendirdi. Tabii ki de benden öğrendi. Fakat geldiğinde görmek istediği manzara bu muydu emin değilim”. Dedi kahkaha atarak. Hemen sonrasında ise yüzünü astı. Yapmacık bir şekilde yüzüne korku ekleyerek, “birazdan öleceğim ve ben kahkaha atıyorum. Ben iflah olmam anasını satayım” dedi kendini onaylamayarak.

BEYAZ GÜLÜM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin