20. ÇARŞAMBA

49.3K 2.8K 8.1K
                                    

.


-BALERİN


.

Şimdiki zaman

Jungkook;

"Ben seni tam altı yıl boyunca kandırdım. Seni bir odaya kapattım, bir sahtekardım. Deniz kızlarını görürsen seni bu evden salıp özgür bırakacağıma dair konuştum. Yalandı. Onlar benim çocukken katil kimliğimi bastırmak için yaratılan masallardı. Sen, sen onları göremezdin. Senin sağlığın yerindeydi. Sonsuza kadar benimle kal diye kurduğum küçük bir oyunda kurban gittin sadece."

Duyduklarım ile dudaklarım titremeye başlamıştı. Ben lanet olası bir aptaldım. Ben ciddi anlamda aptalın tekiydim.

Çoğu saat pencerenin önünde denizle konuşarak kızlarını çağırmasını beklemiştim. Elbet ki normalde böyle şeylere inanan biri değildim ama o, o kadar emin konuşuyordu ki bir süre sonra çıldırıp ben de bunun gerçekliğini sorgulamaya başlayıp, bir umut beklemiştim.

Bu beni oldukça sinirlendirmiş ve beni ezik bir aptal gibi hissettirdiğinden yanan da elimin acısı ile Taehyung'a oldukça sert bir tokat yapıştırmış, hatta mutfakta koca bir ten sesinin yayılmasını sağlamıştım. Lakin dediğim gibi ben aptaldım. Yanan elimin acısı ile deli gibi bağırmıştım.

Gözlerimden yaşlar akarken saniyeler içinde diğer elimle yanan elimin bileğinden tutmuş ve ne yapacağımı şaşırdığımdan sağa sola sallamıştım. Onun ise başı yana düşmüştü lakin bağırışım ile gözleri elime kaymıştı.

Gözlerimiz kesişince dayanamadım ve boğazım koparcasına bağırdım. "Tüm bu zaman boyunca en çok korktuğum şey buydu! Onları kaçış arabam gibi görsem de gerçek olmayan varlıkların olduğunu bana ima etmen korkudan neredeyse altıma etmeme neden oldu seni serseri! O pencereye her baktığımda içimi bir korku saldı ve aptal bir deniz ve kaktüsle konuşmama neden oldu! Neden bana yaşadıklarını yaşatmak istedin ki?!"

Sinirden titrediğimde neredeyse bayılmak üzereydim. O ise sakinleşmemi bekler gibi sadece sustu ve yanaklarımı iki eliyle tutup onun donmuş ve kutuplara bağlamış buz gibi gözlerine bakmama neden oldu. Bu kısa sürdü çünkü önümü göremedim, ağlıyordum. Gözlerimi sıkıca birbirine bastırdım.

***

Taehyung elimi biraz daha soğuk suda beklettikten sonra üzerine bir yanık merhemi sürmüştü. Sakinleştikten sonra yeniden ağlamamak için çok zor tutmuştum kendimi çünkü gözleri elime inince bir anda "eline ne oldu?" diye sormuştu. Hatırlamıyordu, elimi bu hale nasıl getirdiğini hatırlamıyordu. Ben de bir şey demedim. Onun gözleri etrafı tarayınca yerdeki çaydanlığı fark etti. Bir şeyler çıkarmıştır zaten. Anladığını umuyorum.

Elimle ilgileniyordu şu an. Mavi gözleri nasıl da solmuştu ve kızarmıştı. Onun adına gerçekten üzülüyordum ancak kendi adıma da üzülüyordum. Buradan çıkarsam eğer ilk işim kesinlikle bir psikoloğa gitmek olacaktı.

Bunun üzerine hayatına kaldığı yerden devam etmesini istemiştim çünkü cidden bilmediğim çok ama çok fazla şey vardı. Taehyung ya da V, her neyse. Bana artık zarar vermiyordu çünkü o sadece onu aldattığım aklıma gelince çıldırıyordu. Bunu anlamıştım. Bundan uzak durmaya çalışacaktım.

Devam etti. Bu sefer büyümüş ve ergenlik zamanından bahsetmişti bana. Nasıl öfkeli ve asabı, huysuz bir çocuk olduğunu anlatmıştı.

Ve Jimin'i.

7 DAYS / Taekook +18 ✓ Where stories live. Discover now