Bizim Apartman -Düzenlenecek

"RüzAy? AyRaz?"

~Rüzgar~
"Aysun.." dedim ve tepkisi için Berk'e baktım. "YUH AMA ARTIK! POYRAZ NASIL AYSUN'U SEVDİ YAA! Ben RüzAy'cıydım ya! Şimdi AyRaz olmadı ya! OFFFF!" Dedi Berk.

Şaşkınca Berk'e bakarken "ASIL SANA YUH BERK! RÜZAY NE YA! HADİ GİT SEN AYRAZ'CI OL! HEM RÜZAY'IDA ANCA RÜYANDA GÖRÜRSÜN! AYRAZ GÜZEL! HADİ BERK! ZATEN SİNİRLENDİRDİN BENİ! GİDİYORUM EVE!" Diye çıkışıp kapıya gittim.

"YA OF RÜZGAR! ZATEN İŞİNE GELMEYEN HER KONUDA GİT!" Diye bağırdı Berk. Ayakkabılarımı giydim ve "HADİ BEN KAÇTIM!" Diye bağırıp kapıyı kapatım.

RüzAy ne ya! Tövbe tövbe! Hızlı adımlarla merdivenlerden inip apartmandan çıkıp. Karşı bina yani bizim binaya gittim.

Apartmana girip yukarı çıktım. Aysun'ların katına geldiğimde Aysun'la karşılaştım! Şansıma tüküreyim ben ya!

Niye o kızla karışlaşmak zorundaydım ki! Umursamadan yada umursamamaya çalışarak eve gittim.

Anahtarla içeriyi girdim. Ayakkabılarımı çıkarıp kapıyı kapattım. Odama gittim. Berk'e mi şaşırayım,sinirleneyim? Aysun'nun nasıl dışarda olduğumu bildiğine mi şaşırayım,sinirleneyim? Yoksa Poyraz'ın Aysun'u sevmesine ve benim onu sevebilceğime inanmasına mı şaşırayım,sinirleneyim?

Yatağıma uzandım. Ah biz buraya niye taşınmıştık ki? Eski sitemizde Işıl ile mutluydum ben!

O en yakın arkadaşlarımdan biriydi! Şimdi bizden çok uzakta! Okulumuzda değişti! Offf!
~Aysun~
Alya gittikten sonra annem mesaj attı. Süt bitmiş ve süt almam gerekiyormuş. Demeyi unutmuş.

Oflayıp annemin masaya benim için bıraktığı parayı alıp kapıya gittim. Ayakkabılarımı giydim. Anahtarlarımı alıp evden çıktım.

Kapıda Rüzgar'la karşılaştım. Bir kaç saniye bana bakıp yukarı çıktı. Bende kapıyı çekip aşağıya indim.

Mahallede ki bakkala gittim. Süt alıp eve gittim. Merdivenleri çıkıp bizim eve geldim. Anahtarla kapıyı açıp içeri girdim.

Ayakkabılarımı çıkarıp anahtarı anahtarlığa astım. Kapıyı kapatıp poşeti mutfağa koyup odama gittim.

Rüzgar niye o gece dışarı çıkmıştı? AAAĞ! Niye merak ediyorsam! Biraz bilgisayarımdan film izledim. Ama sonra sıkıldım.

Üstümü değiştirip anahtarlarımı alıp evden çıktım. Merdivenlerden yukarı terasa çıktım. Terasta ki sandalyelerin birinde Rüzgar oturuyordu.

Yanına gidip bir sandalyeye oturdum. Oturmamla Rüzgar sandalyeden kalktı. Tam gidicekti ki bileğini tutup.

Gitmesini engellemiştim. Bana baktı ve "Ne yapıyorsun? Bileğimi bırak!" Diye çıkıştı Rüzgar.

"Soruma cevap vericeksin! Yoksa herkese gece dörtte dışarı çıktığını derim! Hatta bizim mahallenin dedikoducu üç teyzesi var. Fikriye,Huriye ve Kadriye teyze. Ah bunu bir konu yaparlar ki anlatamam. İçine birazda yakan kattık mı? Off yıllarca konuşulur bu konu var ya! 'MAHELLEMİZE YENİ TAŞINAN İKİZLERDEN RÜZGAR SEVGİLİYSLE BULUŞMAK İÇİN GECE DÖRTTE GİZLİCE EVDEN ÇIKTI!'" Dedim.

Alttan alttan sırıtıyordum. Rüzgar sertçe bileğini çekti. Benim acımıştı elim o bu kadar sert bileğini çekince. Çocukta ne güç var! Maşallah!

"TAMAM! SOR SORUNU! SONRA GİDİCEM!" Diye bağırdı Rüzgar. Sandalyeye oturdu. Yüzüme pis bir sırıtış gelmişti.

"Niye gece dörtte evden çıkıp kaldırıma oturdun?" Diye sordum. "Sana ne!" Diye çıkıştı Rüzgar. Sandalyeden kalkıp demirliklere gittim.