Bizim Apartman -Düzenlenecek

"𝐵𝑒𝑛𝑖 𝑠𝑒𝑣𝑚𝑒𝑘𝑡𝑒𝑛 𝑘𝑜𝑟𝑘𝑚𝑎.."

Kafanız karışmasın diye bu bölüm ve diğer bölümlerle alakalı bir şey demek zorundayım. Altında çizgi olan cümleler geçmişte denilen ve o an akıllarından geçen cümleler. Anlatabildim mi? Yani geçmişte söylenen ve o an akıllarından geçen cümleler..

İyi okumalar...

~Bir hafta sonra~
~Aysun~
Bir haftadır Rüzgar'la çok az konuşuyordum. Berk'in yanına oturuyordu. Çok ama çok tuhaf hissediyordum. Yani...... Gerçekçi olursak bilip kabullenmediğim şeyler vardı..... Bunlardan biride Rüzgar'dan nefret etmediğimdi...

Geçen hafta az kalsın onla çok yakındım ve bu beni aşırı rahatsız etmişti. Artık Rüzgar'la konuşmak zorundaydım- LAN! BEN ÇINAR'LA İKİ HAFTADIR KONUŞMUYORUM!

Bu gün pazardı. Hızla çalışma masamdan kalkıp salona gittim. "Anneeğğ! Benim acil işim çıktı! Alya çağırdı acilmiş! Birazdan dönerim ben!" Dedim salona gelirken.

Annem kabul etti. Odama gidip üstümü değiştirdim. Telefonumu alıp kapıya gittim. Bu gün hava yağmurluydu.

Ceketimi giyindim ve beremi taktım. Ayakkabılarımı giyinip evden çıktım. Merdivenlerden üçer üçer inip apartmandan çıktım.

Hava soğuktu, rüzgar esiyordu. Rüzgar..... Neyse yav! Şu an Küçük Bey'in değil Çınar'ın yanına gidiyordum!

Yağmur çiseliyordu. Hızlı adımlarla yürümeye başladım. Çınar'ın evine doğru yürümeye başladım. Evini demişti.

Evine hızlı adımlarla yürümeye başladım. Arka sokağımızdaydı evi. On beş dakikanın sonunda gelmiştim. Apartmana girdim. Şimdi hangi kattaydı ki evi Çınar'ın? Bana bir tek apartmanın adını söylemişti.

Temizlik yapan kapıcı abinin yanına gittim.
"Merhaba." Dedim gülümseyerek. Abi gülümseyip bana baktı.

"Abicim ben Çınar'ı arıyorum da. Nerde oturuyor biliyor musunuz?"

"He! Çınar iki kat yukarda solda ki evde oturuyor. 7 numara." Dedi abi gülümseyerek. Gülümsedim. "Teşekkür ederim." Dedim gülümseyerek.

Abi gülümsedi. "İyi günler, kolay gelsin." Dedim gülümseyerek. "İyi günler." Dedi abi. Merdivenlerden ikişer ikişer çıktım.

7 numaraya geldiğimde kapıyı çaldım. Beş saniye sonra kapıyı Çınar açtı. Saçları dağınıktı ve tatlıydı. "A-Aysun?"

Gülümsedim ve "Selam! Şey Çınar ben habersiz geldim ama numaran yokta bende. Biraz konuşabilir miyiz?"

"Ş-şey" Diye kekeledi Çınar. Daha sonra arkasından bir kız geldi. Sarı saçlıydı ve mavi gözleri vardı. Üzerinde kısa bir pijama şort ve beli açık tişört vardı. Bir dakika ne..... KIŞ AYINDAYIZ! KIŞ!

Kızın ayaklarında pofuduk pembe terlikler vardı. Pembe, su yeşili ve açık gri renklerinde giyinmişti. Kız beni baştan aşağıya süzdü.

"Çınar? Bu kim?" Dedi kız. Çınar tam konuşucakken arkasından biri geldi- LAN! BUNUN BURDA NE İŞİ VAR?!

"POYRAZ?!"

"AYSUN?!"

Şaşkınca Poyraz, Çınar ve kıza bakarken kız konuştu. "Hey! Siz tanışıyor musunuz? Üstelik ikinizde mi tanışıyorsunuz?!"

Gülümsedim ve "Şey biz önce bir tanışalım." Dedim ve kıza elimi uzattım. "Aysun." Dedim ve elimi uzatırken.

Kız elime iğrenircesine baktı. Daha sonra gözlerime baktı ve "Işıl!" Diyip elimi sıktı! IŞIL MI? YAW BİR DAKİKA BEYNİM ALLAK BULLAK OLDU!