"Balo"

385 140 46
                                    

~Geçiş yarın öğlen~
~Aysun~
Gezmediğimiz elbise dükkanı kalmamıştı. Annem her dükkana girdiğimizde kabarık, abartılı şeyler seçiyordu.

Ve bende onlardan nefret ediyordum. Zaten direk elbiseden nefret ediyordum. Alya bir kaç tane beğenmişti.Ama tam seçim yapmamıştı. Yasemin teyzede annemle aynı elbiseler beğeniyordu.

Bir dükkana daha girdik. Dükkan kocamandı. Herkes tek başına elbise bakmaya başladı. Sıkılmıştım ve yorulmuştum artık. Gözüme uzakta ki bir elbise takıldı.

Hızlı adımlarla elbisenin yanına gittim. Askıyı elime alıp elbiseyi havaya kaldırdım. Mavi bir elbiseydi. Elbisenin beline kadar açık maviydi.

Belinden sonra koyulaşmaya başlıyordu. Lacivert daha sonrada kopkoyu bir mavi olmuştu. İki kat tül vardı elbisenin etiğinde. Tülde renk geçişliydi.

Kalp yaka elbiseydi. Dizime kadar geliyordu. Sade ama şık bir elbiseydi. Mavi rengini çok severdim. Gelen sesle yanıma baktım.

"Çok güzel bir seçim efendim. Bu elbiseden çok az vardır." Dedi çalışan kadın. Gülümsüyordu. Gülümsedim ve "Deneme kabinleri nerde acaba?" Diye sordum.

"Şu tarafta." Dedi kadın eliyle arka arkayı gösterirken. "Teşekkür ederim." Dedim ve gülümsedim. Kadın tam konuşucakken arkamdan gelen sesle arkamı döndüm.

Annem,Yesemim teyze ve Alya'ydı. Alya'nın elinde bir elbise vardı. "Ah kızım çok güzel bir elbise." Dedi annem. "Hemen denemelisin Aysun'cum." Dedi Yasemin abla.

"Aynen! Sana kesin çok yakışıcaktır!" Dedi Alya. Gülümsedim. Kabinlere yöneldik. Bir kabine girdim.

Perdeyi çektikten sonra üstümde ki kıyafetleri çıkarıp elbiseyi giydim. Elbisenin arkasında ki fermuarı çekmiyordum.

"ALYAAA! FERMUARIMI KAPATAMIYORUM! YARDIM EDER MİSİN?!"

Ama ses gelmedi. "Alya?" Dedim. Yavaşça perdeyi aralayıp baktım. Kimse yoktu. "Hey! Alya? Anne? Yasemin teyze?"

"Geldim geldim!" Dedi Alya çapraz kabinden çıkarken. Üzerinde mor renkli bir elbise vardı. Elbise dizlerinden iki parmak kısaydı.

Kayık yaka bir elbiseydi. Ona çok yakışmıştı. "Ah kuzum çok güzel olmuşsun." Dedim. Alya gülümsedi.

"Fermuarımı çeker misin?" Diye sordum. Tabi diyip kabine girdi. Fermuarımı çekti. Aynaya baktım. Elbise bana çok yakışmıştı.

Ama yinede elbiseden nefret ediyordum. "Ah çok güzel olmuşsun Aysun. Balonun en güzel kızı sen olucaksın."

"Kim bu kadar güzel bir kızın eşi olucak? Poyraz mı? Rüzgar mı? Yoksa benim bilmediğim biri mi?" Dedi ve sırıttı Alya.

"Kimse. Tek gidicem. Sen Berk'le gidiceksin değil mi?" Dedim. "Evet." Dedi Alya. Gözlerinin içi parladı Berk diyince. Tebessüm ettim.

"KIZIM? ALYA?" Dedi annem dışardan. "Geldik!" Dedim ve kabinden çıktım. Annemle Yasemin abla bizi baştan aşağıya süzdü ve "Ah çok güzel olmuşsunuz." Dediler.

Gülümsemekle yetindim. Kabine geri girdim. Alya'da benle girdi. Fermuarımı açtı. "Teşekkürler kuzum." Dedim. Gülümsedi ve kabinden çıktı.

Perdeyi kapattım. Üzerimde ki elbiseyi çıkardım. Dikkatlice askıya astım ve üstüme kendi kıyafetlerimi giydim.

Elbiseyi elime alıp kabinden çıktım. Kasaya gittik. Alya ile benim elbisemi ödedik. Poşetleri alıp dükkandan çıktık.
~Geçiş üç gün sonra. Saat akşam 9~
~Aysun~
Kimse beni davet etmemişti. Evet tek gidicektim. Aslında Poyraz beni davet eder diye düşünmüştüm. Ama etmemişti. Neyse ben tekte giderim.

Bizim Apartman -Düzenlenecek Where stories live. Discover now