işgal

26- Sıcak Soğuk

Şarkı: Cigarettes After Sex, Apocalypse

Ben: Artık düzenli bölüm atacağım
Yine üç gün sonra bölüm atan ben...

✨

Oturduğum koltukta, başımı geriye doğru atmış şahşahalı avizeye bakıyordum. Hayır, avizelere... Taşları sallanıyordu sanki sadece avizenin taşları değil bende sallanıyor gibi hissediyordum.

Sarhoş değildim. Parmaklarımla gözlerimi ovuşturdum, odanın içi sadece şöminenin loş ışığı ile aydınlanmıştı ve çıtırtıları odada duyulan tek sesti. Kafamı hafifçe kaldırıp mavi gözlerimi kısarak şöminenin başında üfleyerek ateşi harlayan adama baktım, sarı kısa saçları uzamıştı artık.

Bir an ateşe çok fazla yaklaştığında yanacağından korkup ayaklanmak istedim ama Leon birden ayaklanarak bana doğru döndü. Uyuşuk hareketlerle onu takip ettim, dudaklarımı birbirine bastırdım.

"Isındın mı biraz?" diye sordu yanıma doğru yürürken, cevap vermedim ama üşümüyordum da artık. Leon evdeki herkesi yollamıştı, Roksana da dahil. Bu yüzden yemek masası aynı şekilde duruyordu.

"Saçların yanacaktı" diye mırıldandım, dilim tam dönmüyordu. Kaşlarımı çatıp sertçe yutkundum. Leon gülümseyerek üzerime doğru eğildiğinde kafamı yine koltukta geriye doğru attım.

"Yakmam, merak etme"

"Yakma sarı çiyan, saçlarına yazık olur" dediğimde bir elini başımın yanına yaslayıp yüzüme daha çok yaklaştı. "Yakmam" dedi tekrar, dudaklarıma tüy gibi bir öpücük bırakara geri çekildi.

Gözlerim kapandı ben degeri açmadım. "Sen burada uslu uslu uzan, ben bir şeye bakacağım. Tamam mı?" dediğinde gözlerimi açmadan kaşlarımı çattım. Sesi uğulduyordu kulağımda.

Kafamı salladım varla yok arası, dudaklarımı tekrar sıkıca öptüğünde sıcaklığıyla bir an dudaklarımı aralamak istedim ama geri çekildiğinde bu çabam hiçbir işe yaramadı.

Leon bedenini tamamen geri çektiğinde odanın içinde ayak seslerini duydum, bir süre gözlerim kapalı öylece yattım. En sonunda gözlerimi sıkılarak araladığımda Leon'un çekmecelere, koltuğun aralarına baktığını gördüm. Suratında gergin bir ifade vardı, hatta alnından bir tem damlası süzülüyordu.

"Leon" diye mırıldandığımda hızla bakışları bana döndü ve aceleyle çekmeceleri kapattı. "Uyu hadi Ali, odama çık"

"Canım sıkıldı" dedim söylediklerini duymamazlıktan gelerek. "Oyun oynayalım mı?" diye sorduğumda gözlerini kapatıp sert bir soluk bıraktı dışarı. Gözlerini araladığında az önceki gerginliği kaybolmuş gibiydi.

Ne arıyordu böyle canla başla?

"Ne oynayacağız güzelim?" diye sordu, bir yandan hâla gözleriyle odanın içine bakıyordu.

"Güzelim mi?" diye sordum ters ters, baygın sözlerle suratına bakarken. "Erkeğin güzeli olmaz"

Bakışları bana dönerken dudakları kıvrıldı. "Oluyormuş" dedi bana bakarken.

"Oyun oynayalım" dedim tekrar, bilinçsizce parmaklarımla koltuğun yumuşak yüzünde rtim tutuyordum. "Sıcak, soğuk oynayalım"

"Tamam" dedi Leon en sonunda yanıma doğru adımlarken. "Nasıl bir oyun, anlat bana" dedi, koltukta yanıma oturdu.

"Bir eşyanı versene bana" diye sordum elimi ona doğru uzatırken. Bir an duraksadı, daha sonra elini boynuna atıp gümüş künyesini çıkartıp elime bıraktı. Göğsünde durduğu için sıcak olan metali elimde sıktım.