17. Bölüm

151 21 0
                                    

Selamlar, yine ben.. Her gün bölüm atma hastalığına yakalandım sanırım :D biraz daha uzun bir bölüm diğerlerine göre. Anlatacak çok şey vardı çünkü..

Neyse.. Bu bölüm çok boşladığımız bir çiftimize yoğunlaştım. Seversiniz umarım. Keyifli okumalar

 Keyifli okumalar ♡

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


17. BÖLÜM | UYUYAN GÜZEL

Adımlarını duyduğu seslere doğru sıklaştırdı. Şırıltı seslerinden anladığı kadarıyla buralarda bir su kaynağı olmalıydı. Yaklaştıkça su seslerine karışan başka sesler de duydu, bu sesler kahkaha sesiydi. Önündeki çalılığı da geçip sarmaşıkları da yan tarafa çekince görüş açısına girenle büyülenmişti. Kocaman bir şelaleden akan berrak su ve etrafındaki bitkilerin güzellikleri ile burası kesinlikle bir harikaydı, cennet gibiydi.

Suda yıkanmakta olan birkaç kadın vardı. Bu köyün sakini olmalılardı. Çok eğleniyor gibi bir görüntüleri vardı. Birbirlerine su sıçratıp gülüşüyorlardı. Aralarına katılmak istedi genç kız, birkaç adım attı ki ayağının altındaki zeminin kaydığını hissetti. Önce başının arkasında bir acı ardından da etrafına doluşan insanlar... Sonrası karanlıktı.

🍀

- Owen, bu kız hiç uyanacak gibi görünmüyor. Ne yapacağız?

Yaşlı kadının sesinde endişe hakimdi. Bir gün önce ormanda baygın hâlde buldukları kız hâlâ uyanmamıştı. Bütün gece başında beklemiş, köyün hekiminin tembihlediği her şeyi yapmışlardı ama imkânların kısıtlılığından olsa gerek, çare bulamamışlardı.

- Bay Steward ile konuşsan, kalenin hekimini de bir baksa. Olmaz mı? Baksana zavallı kızcağıza. Dünden beri açmadı gözlerini.

Elini kömür karası saçlarında gezdirmişti içten gelen bir dürtüyle. Bu genç kıza çok üzülmüştü.

- Baksana.. Ne güzel, tazecik.. Henüz açılmamış bir tomurcuk gibi.. Öyle alelâde biri de değil besbelli. Soylu sınıfından olmalı.

Owen elindeki kazma ve küreği sırtına alacağı çantaya yükleyip başını salladı. Tıpkı eşi gibi o da üzülmüştü bu güzel kızın hâline.

- Konuşmaya çalışırım.

Yaşlı kadın hemen sonra tekrar dönüp Catherine'e baktı. Ateşi yavaş yavaş düşüyordu. Sirkeli suya batırdığı bezi alıp tekrar alnına bıraktı. Bir an önce uyanması için Tanrı'ya dua etti.

🍀

Owen Hudson uzun uğraşlar sonucu genç kızı tedavi ettirmek üzere kaleye getirtebilmişti. Hekim, kötü bir durum olmasa bile genç kızın gözlerini açmadan bir şey yapamayacağını; bu süre zarfında yalnızca sürekli yükselip düşen ateşini kontrol altına alabileceklerini söylemişti. Buna bile şükretmişti yaşlı kadın. En azından kız artık emin ellerdeydi.

Ve Bir RüzgârWhere stories live. Discover now