5.

24.8K 434 58
                                    


-5-

Odama çıktığımda yatağıma uzandım ve ayağımı sallamaya başladım. Çok stresliydim. Artık bu günden, hatta bu saaten sonra daha dikkatli olmam gerektiğini anlamıştım.

Bunlar evde iki kişiydiler. Belki üç, belki dört. Bilmiyorum ama camdaki çocuk bu adamdan daha gençti. Kesinlikle kardeşi olabilirdi çünkü çok benziyordu abisine. Belki bir şeyi bile değildir.

Üff ben ne diyorum. Aklımı kaçırıcam. O arabaya yaslanıp bana bakışı aklımdan çıkmıyordu. Aynı zamanda kardeşinin camdan beni izleyişide. Hepsi gözünün ta içine bakmakta uzmanlaşmış gibi. Abili kardeşli iyi kesiyolar insanı.

Ekranı açılan telefonumla düşüncelerimden sıyrıldım.

Elif: Kankaaağ, bi bak!

Bir günümde olaysız geçse şaşardım zaten.

Siz: Noldu ya gene?

Elif: Kanka bugün günlerden çarşamba

Siz: Eee?

Elif: 12. Sınıfların mezuniyet partisi olucakmış yarın akşam.

Siz: Ee elif bundan bizine, görende biz mezun oluyoruz sanıcak.

Elif: Off çiçek! Bu kadar sıkıcı olmak zorundamısın? Ayrıca sadece 11. Ve 12. sınıflar olucakmış.

Siz: Gitmeyi gerçekten düşünüyormusun!?

Elif: 😐

Görüldü...

Zaten işim başımdan aşmış, bide partiyemi gidicem? Yok yaaa.

Elif: Benle gelmezsen ölüyomuşum inşallah amin!

Ya allahım sabır ver ya. Bide tehtid ediyor beni.

Elimden telefonu yatağa fırlattım ve uzandım. Biraz yorulmuştum. Yavaşça uykuya daldım.

...

"Çiçeek! Anneciim!"

Annemin sesiyle irkildim. Merdivenden sesleniyordu. Yemek vaktine kadar uyuduğuma inanamıyordum.

"Günaydın" dedi annem dalga geçer gibi.

"Niye uyudun bu kadar, yoruldunmu bugün?"

Yaşadıklarım aklıma geldi.

"Biraz"

Annem tabağıma çorba doldururken güzel kokuyu içime çektim.

"En sevdiğin çorbayı yaptım bak sana, ezogelin"

"Canım annem yaa!" diyerek elime kaşığı geçirdiğim gibi karıştırıp içmeye başladım.

"Babam nerde?"

"Komşuyla bir işimi varmış ne? Hayvanlar hakkında"

"Hee" dedim bir kaşık çorbayı alıp. Tam ağzıma götürecekken durdum.

"Ee.. hangi komşu?"

"Şu yan komşu yokmu? Çiftlik işte, onlarda bizim gibi hayvan otlatıyorlarmış. Arka bahçelerinde büyük bir dam var. Ayrıyetten atda bakıyorlarmış."

Rahatlamıştım.

"Vay be esma hanım, siz nereden biliyorsunuz bunların hepsini?"

"Baban anlattı kızım, aaa"

"Babam bunlardan ne zamandır haberdar?"

"Allah allah, bilmiyorum ne oldu ne yapıcaksın?"

"Hiiç" diyerek tekrar tabağımı kaşıkladım.

"Merak ettim"

Kapı sesi duyulunca ayaklandım.

"Ben bakarım!"

Kapıyı açtım. Gelen neyseki babamdı.

"Hoş geldin babaa"

"Hoş bulduk kızım, al bakıyım şu poşetleri"

Elinden poşetleri alarak mutfağa gittim.

"Yemeği kaçırdımmı?"

"Daha şimdi koydum sen kapıyı çaldın" dedi annem.

"Ne var bugün, güzel kokmuş, üzüm aldım yemeğin yanına "

"Ezogelin, nohutlu pilav bide karnı yarık yaptım"

Annem hamarat demişmiydim?

"Ooh ellerine sağlık"

"Seninde canına sağlık"

Annemlerin günlük konuşmasını duyduğuma göre artık inime çekilebilirdim. Anneme doğru güler yüzle baktım ve konuşmaya başladım.

"Anne ben doydum, odama çıkıyorum"

"Kızım saçmalama bir tabak çorbayla doyulurmu!?"

"Anne canım hiç istemiyor yemek yemek, zaten aç hissetsem yerim gece, tamam? Hadi çıktım yukarıı" diyerek odama ışınlandım. Tekrar uyumaya karar vermiştim.

...

Okulun kantininde elifle dedikodu yapma vaktimiz gelmişti. Daha doğrusu o dedikodu yapıyor, ben onu dinliyordum.

"Şşş aloo? "

"Kime diyom beeen!?

Elini yüzüme şıklatan elifi zar zor fark ettim.

"Sen beni dinlemiyonmu çiçek? "

"Dalmışım elif, kusura bakma" diyerek yorgun gözlerimi ovuşturdum.

"Noldu kız? Sen sabahtan beri bir garipsin?"

"Yoo bişe olmadı, sen ne diyodun anlatsana?"

"Şu partiye diyorum, geliyorsun demi bu akşam? Beni yanlız bırakmicaksın demi?" dedi umutla gözlerime bakarken.

"Öfff başka çarem mi var?"

"Yesss!" dedi ve sevinerek boynuma atladı.

"Sen varya, sen dünyanın en taşş-"

"ŞŞŞŞ" dedim arkadan geçen hocaları işaret ederek.

"Şu çeneni tutda, ben senle her yere gelirim" dedim dedim gözlerimi açarak.

Beraber gülüşürken bir an aklıma bir soru takıldı.

"Neredeymiş bu parti?"

"Bilmiyorum ki valla, birinin yakın arkadaşının evinde olacakmış galiba, emreler götürücek bizi."

"Hmm eski sevgilin emre demek ha?"

"Üff kes bee" dedi eliyle beni ittirerek.

"Sen saat yedi de evden çık, büyük parkın orda buluşalım. Ordan alcak bizi emre'gil"

"İyi tamam" diyerek sandalyeden kalktım.

Eve doğru giderken yolda elifle ayrıldık. Bu parti işine çokta sıcak bakmıyordum. Niye bilmiyorum ama içimde çok kötü bir his vardı..

____________________________________

 Ç𝗂𝖿𝗍𝗅𝗂𝗄 [+18] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin