•Ben kazandım•

9K 925 328
                                    

"Ona hala kırgınım. Beni dinlemiyor ve kendini tehlikeye atıyor. Her şeyle tek başına boğuşsun istemiyorum. Ne var yani paramı kullanacaksa? Bir yerlerinden eksilmez ya!"

Baygın bakışlarıyla Yoongi beni izlerken masamızda oturan minik, Chihuahua cinsi köpeği bir kez daha sıcak kahvemden dolayı yanmaması için elimin tersiyle iteklemiştim. Burnunu sürekli kahvenin içine sokmaya çalışıyordu ve ben de her defasında onu geriye itiyordum.

"Biliyorum, onu anlamamı ve yanında olmamı bekliyor ama neden bunu yapan taraf hep ben oluyorum? Neden Fedakarlığı hep ben yapıyorum? Bir kez olsun umursamayıp fedakarlık yapsa ve bu konuyu uzatmasa olmaz mı? İnadından vazgeçmiyor Yoongi kafayı yiyorum!"

Laf arasında, elim kadar olan köpeği tekrar iteklemiştim. Bu sefer bana sinirlenmiş olacak ki bağırarak elimi ısırma girişiminde bulunmuş, ani bir hareketle elimi minik şeytanın dişlerinden kurtarmıştım.

"Al şu köpeği masadan!" diye sitemle bağırdığımda uzunca nefes verip köpeği yere indirmişti. Sabaha kadar çalıştığının ve uykuya ihtiyacı olduğunun farkındaydım fakat derdimi ondan başkasına anlatamıyordum.

"Sana boş sözlerle laga luga yapmaya niyetim yok. Burada bana götünü de yırtsan adam değişmez. Onunla olmayı seçtiysen sonuçlarına katlanacaksın. Bu yola girerken neler yaşayacağının farkındaydın. Onu kabul etmeden önce ne boklar yaşadın. Şimdi gelip bana hiç ağlanma. Ya adamın yanında ol ya da katlanamıyorsan bırak"

"Bilmiyorum mu sanıyorsun? Bunları onunla zaten konuştum. Sadece desteğe ihtiyacım var. Olayları benim açımdan düşününce yaptığı şeyler sana doğru geliyor mu? Gelmiyor değil mi? Benim katlanamadığım nokta da bu. Onunla defalarca konuşmama rağmen yapmaya devam ediyor. Yoongi, onu çok seviyorum. Ne karar verirse versin yanındayım ama bunu tek taraflı yapıyor olmak çok yorucu. Tek istediğim bir kere olsun onun, benim verdiğim karara uyması"

"Taehyung senin gibi düşünmüyor. Farklı insanlarsınız. Bir elmanın iki yarısı değilsiniz Jeongguk çok zıtsınız. Bu yüzden sürekli kavga edip birbirinizle çelişiyorsunuz. Sen onun, senin yanında olmasını beklerken o da senin için aynı şeyi düşünüyor. İkiniz de birbirinizi anlamakta sorun yaşıyorsunuz. Ne o seni, ne de sen onu anlıyorsun. Düşünce yapılarınız bu denli farklıyken ikinizin de aynı sonuca varmasını bekleyemezsin. İlişkiniz, bir tarafın diğerine uyum sağlaması üzerine kurulu çünkü yaşam tarzlarınız ve geçmişiniz farklı. Aynı şartlarda ya da aynı ortamda büyümediniz"

"Onun bir beyni var Yoongi. Eğer ben uyum sağlayabiliyorsam ve onun şartlarına ayak uydurabiliyorsam o da beni anlayıp bana uyabilir. Bu göründüğü kadar zor değil. Ben, Taehyung'dan sadece bunu istiyorum. Beni anlasın ve bana güvensin"

"Sen de onu anla ve ona güven. Bunu yapabileceğine inanıyorsa yanında olman gerekir. Sizi koruyabileceğine inanıyorsa korur. Söylediklerini yap ve onu bir kez daha anlayıp güven"

"Korkuyorum Yoongi. Bu alelade bir şey değil. Canıyla tehdit edilmişken nasıl onu anlayıp güvenebilirim? Tamamen saçmalıyor. Oyun oynamıyoruz. Tedbirli davranıyorsam suçlusu ben olmamalıyım"

Sandalyesini geriye iterek benden bu kadar dercesine iki elini havaya kaldırmıştı. Çatık kaşlarım ve şaşkınlığımdan dolayı aralanan dudaklarımla kalakalmıştım.

"Ne yapıyorsun?"

"Benim dümdüz bir ilişkim var. Senin inişli çıkışlı aşk hayatına gelemiyorum. Pes ettim"

"Aptal mısın? Sana içimi döküyorum"

"Git bu işi bilen birine dök içini. Psikolog falan bul, ben senin stres oyuncağın değilim"

Tiger's Eye •taekook•Where stories live. Discover now