2.9

22.4K 1.3K 480
                                    

Kafamdan aşağıya dökülen buz gibi su ile açtım gözümü.

Gözümü açar açmaz pisliklerden biri yaralı koluma baskı yaparak beni yerden kaldırdı ve sürüklercesine çadırdan çıkardı.

Kampın arka tarafına getirdiğinde Cevat'ın da burada olduğunu gördüm.

Elinde bir silah vardı,  uzakta - çok fazla değil- bir kayalığın üstünde de hedef haline getirilmiş şişeler.

Adam beni sürükleyip Cevat'ın önüne adeta fırlatınca dengemi korudum ve acıyan kolumu umursamadan yüzüne baktım.

O da bana baktı ve sırıtmaya başladı.
"deneyelim bakalım seni, ne kadar iyisin." diyerek silahı elime verdi.

Elinden aldım ve hedeflere döndüm.
Bunlar benim için çok kolaydı ama hepsini vurursam bir şeylerden işkillenebilirlerdi.

Tamı tamına altı şişe vardı ve ben dört tanesini vurup, iki tanesini vuramamış gibi yapacaktım.

Silahla nişan aldım ve dediğim gibi yaptım.

Cevat'ın kaşları havaya kalkarken beni süzdü ve eline bir bıçak aldı.

Silah tuttuğum elimi kendine çekerek avucuma bir kesik attı.

Normalde sesimi dahi çıkarmazdim ama anlamamaları için acıyla bağırmıştım.

Bağırmam ile bazıları yüzünü buruşturdu.

Sonra yaralı elime silahı sıkıca bastırdı ve ateş etmemi bekledi.

Tekrar nişan aldığımda bu sefer üç tanesini vurdum, üç tanesini vuramamış gibi yaptım.

Silahı indirdiğimde sırıtarak bana baktı ve konuştu."güzel, gel şimdi peşimden. devriyeye çıkacaksın bizimkilerle." deyip yürümeye başladığında peşinden ilerledim...

~On Beş Gün Sonra ~

Her geçen gün bana daha fazla güveniyorlardı ve ben karargah ile iletişim halindeydim.

Arada bana dokunmaya çalışanlar, pis pis süzenler olsa da dokunmaya çalışanları Cevat'a söylüyordum çünkü o bana dokunulmasına izin vermiyordu.

Sebebi olarak ise beni kendine saklamak istemesi diye düşünüyordum.

Mâlesef süzenlere bir bok yapamıyordum ama en sert bakışlarımı atarak yüzlerini çevirmelerini sağlıyordum.

Daha koordinat bilgilerine ve askerlere ulaşabileceğim kadar güvenmemişti bana Cevat, ama bunu da başaracağımdan şüphem yoktu.

~ 2 Ay Sonra ~

Bana tam olarak güvenmeselerde toplantılara girebiliyordum.

Hatta toplantılara girdiğimden beri yaptıkları dört saldırıyı da engelleyebilmiştim.

Hala karargahla irtibat halindeydim.

Hala bana dokunmaya çalışıp, pis pis süzüyorlardı ama başta olduğu gibi bu durum engelleniyordu Cevat tarafından.

kendime ne kadar itiraf etmek istemesemde ailemi çok özlemiştim.

Ve bilmediğim abimi çok merak ediyordum.

Görevden döner dönmez ilk işim, abimi bulmak olacaktı.

Başka bir konuya gelecek olursak, buraya ilk geldiğim gün çadırda ağlayan kızı bir şekilde buradan kaçırmıştım.

Dilan'dı ismi.

Umarim Dilan'ı kurtardığım gibi askerleri de kurtarabilirdim bu lanet yerden.

~ 4 Ay Sonra~

Arden'in SillesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin