6.0

5.5K 315 70
                                    

~Arden'in anlatımıyla |iki hafta sonra~

O gün Toprak geldikten sonra sadece sarılmıştık. Sonrasında kendimizle, ilişkimizle alakalı hiçbir şey konuşmadan tamamen Alp ve abim ile ilgilenmiştik.

Bu iki haftada Alp, iyice iyileşmiş ve taburcu olmuştu. Ayriyeten Esma yengem de ilaçların etkisinden kurtulmuş,tamamen eski sağlığına kavuşmuştu ve abimle mutlulardı.

Aynı zamanda Erdem abim bizi, ailesini karşısına almış ve bir kız arkadaşı olduğundan bahsetmişti.

Annem ve babam Hilal, yani kız arkadaşı ile hemen tanışmak istesede Erdem abi daha zamanı olduğunu söyleyip biraz ertelemişti bu durumu.

Ve bir kız arkadaş terörü olarak Çağlar'ın sevgilisi Ela, dün akşam bizimle tanışmaya gelmişti. Kızı sevmiştim, gözüm tutmuştu ama görümcelik yapmak kanımda vardı.

Ona da katlanabilir değil mi ama, yıllar sonra buldum kardeşimi sonuçta!

Öte yandan açığa alınma olmayımızda vardı. Ben 8 Mart'da görevimi yaptıktan sonra açığa alınmıştım, abimle birlikte ve görevimize bugün suçsuz ve temiz bulunmamız ile dönmüştük.

Esma yengem, Buğlem ve Ayça ile ilgili ifadeyi iki gün önce vermişti. Bununla birlikte suçları da artmıştı. Yarın ben, Buğlem, Ayça ve Levent Taşoğul'un sorgusuna gidecektim. Sonrası ise savcıya kalmıştı zaten.

Bu iki haftada Halil abi tim ile özlemini biraz daha gidermiş ve ailesinin karşısına çıkmıştı. İlk başlarda ailesinin alışması çok zor olsa da şuan durumları biraz daha iyiydi.

Ben ve Alp görevlere çıkamasak da tim Torpak'ın komutanlığı ile beş küçük göreve çıkmıştı ve hepsinde başarılı bir şekilde geri dönmüşlerdi.

Gurur duyuyordum onlarla. Çok iyi eğitmiştim.

Ayriyeten Toprak kendi timini oluşturmuş ve karargah içinde farklı bir timin komutanlığını yapmaya başlamıştı. Gözlemleme süresi sona ermişti.

Timinin ismi Şahin'di. Güzel bir isimdi, sevmiştim.

Onun timi ile mutlu ve huzurlu olması beni de çok mutlu ediyordu.

Şimdi gerçek zamana dönecek olursak şimdi vaktim varken Akif'in isteği üzerine sahile onunla buluşmaya gidiyordum.

Bana anlatması gereken şeyler olduğunu söylemişti.

Akif ile buluşacağımız yere geldiğimde arabayı müsait bir yere park ettim ve aşağıya inip kilitledim.

Biraz etrafa bakınıp Akif'i bulmaya çalıştığımda onu yalnız görmeyi bekliyordum ama öyle olmamıştı. Yanında çok güzel, alımlı, kızıl bir kadın vardı.

Dudaklarım memnuniyet ve ima ile iki yana kıvrılırken sakin adımlar ile yanlarına ilerlemeye başladım.

Demek bizim kerata manita yapmıştı. Allah mutlu ederdi inşallah.  Allah'ın izni ile bu sefer üzülmez, üzmezdi diye düşünüyordum.

Kıza bakışlarını görmüştüm, çok aşık bakıyordu. Böylesine aşık birinin üzebileceğini düşünmüyordum. Ki üzerse bende onu üzerdim, orası ayrı.

Aynı şey kız içinde geçerliydi. Daha tanımadan samimi bir kız olduğunu anlamış, sevmiştim.

Görüş açılarına girdiğimde ikisi de ayaklandı ve Akif, bana doğru gelerek sarıldı.

Birkaç saniye sarıldıktan sonra ayrıldık. Kıza baktığımda bana samimi bir şekilde gülümsedi. Aynı karşılığı benden de aldığında tatlı tatlı konuştu.

Arden'in SillesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin