1.BÖLÜM

14.6K 413 250
                                    

İlk kitap, ilk heyecan.
Yazım hataları mutlaka vardır. gözümden kaçmıştır. Mazur görünüz lütfen.

Kitabı fazla uzun tutmayı planlamıyorum en fazla 35 bölüm falan olur o da belki.

Kitap hakkında eklememi istediklerinizi buraya yazabilirsiniz.

Bazen diyeceksiniz ki kitap nereye gidiyor. Benim amacım da o zaten. Merak ettirmek.

Ben acemi bir yazarım. Hatalarım olacaktır.

Ve eklemeyi unutmayayım kitabı final ettirmeden bırakmayacağım bölümlerde başıma kötü bir şey olmadığı sürece düzenli olarak gelecek.

.............................................................

Hayat herkes için zordu. Ama her zorluğun bir derecesi vardı. Herkes için ayrı bir zorluk, ayrı bir imtihan vardı.

Bir söz vardır;

"ALLAH KİMSEYE TAŞIYAMAYACAĞI DERT VERMEZ" diye.

Elfida da bu sözü hep kendine hatırlatıp sabrediyordu. Her zaman pes etmek üzereyken kendine bu sözü hatırlatıp dayanmaya çalışıyordu çektiği zulümlere.

Elfida her zaman kendini güçsüz bir kız olarak görüyordu ama bilmiyordu ki onun yaşadıklarını bir başkası yaşasaydı belki de çoktan pes etmişti.

Elfida'dan

Yine bir gün daha geçti sabah kalkıp, elimi yüzümü yıkayıp aşağı indim. Babamla anneme kahvaltı hazırlayıp tekrar odama geçtim.

Onlarla hiçbir zaman aynı sofraya oturduğumu hatırlamıyorum.

Hiçbir zaman beni istemediler.
Nedenini bilmiyorum bir hata yaptım desem 5 yaşından beri bana böyle davranıyorlar belki de daha önceden beri ama hatırlamıyorum 5 yaşımdan önceki zamanları, 5 yaşımı da kesik kesik hatırlıyorum.

Neyse odamda hazırlanıp okula gitmek için yola çıktım.
Okula varınca dersime girdim. Bütün gün sınıftan çıkmadım zaten çıkmam için de bir sebebim yoktu.

Hiç arkadaşım olmadığı için takılacağım konuşacağım kimsem yoktu. Olsa bile okul dışında buluşmamız konuşmamız pek mümkün değildi zaten.

Son dersime de girdikten sonra hızlıca eve dönmek için koşmaya başladım. Çünkü daha akşam yemeğini hazırlamam gerekiyordu eğer geç kalır da yemeği hazırlayamazsam olacakları düşünmek bile istemiyorum.

Tam okuldan çıktım eve geliyordum ki sınıf arkadaşlarımdan biri yolumu kesti. Ona hemen ne oldugunu sordum.

Çocuğun adı Aras'tı ders notlarımı istedi. Ona yarın vereceğimi söylesem de beni bırakmadı ve ona acil bu gün lazım olduğunu söyleyip ısrar etmeye başladı.

Ben de ısrarlarına daha fazla dayanamayıp ona notları verdim.

Notları çıkarırken aynı zamanda konuşuyorduk. Bana teşekkür edip durdu ben de ona tebessüm ederek rica ettiğimi söyledim.

Notları ona verip yanından ayrılmak için arkamı dönmüştüm ki orada onu gördüm en büyük kabusumu, babamı.

Çekingen adımlarla ona doğru yavaşca yürüdüm.

Tam önünde dururken kafamı kaldırıp yüzüne baktım. Ama bakmaz olaydım bana öyle bir bakıyordu ki. Bugün elinde kalmazsam iyiydi. Belki de kalmam daha iyiydi, bilmiyorum.

Dişleri arasından tıslayarak konuştu.

"Düş önüme! Eve gidince ben sana göstereceğim elin oğluyla fingirdeşmeyi." dedi.

Hemen itiraz etmek için konuşmaya başladım.

"Yemin ederim yok öyle bir şey. O benim sınıf arkadaşım. Ders notlarımı istedi onu veriyordum." Dedim. Ama sesim korkudan o kadar kısıktı ki duyduğundan şüpheliydim. Ama duymuştu ve yine tıslayarak konuşmaya başladı.

"Seni o...u ben de aptalım ya sana inanacağım. Sen beni salak mı sandın. Bekle sen eve gidince ben sana göstereceğim yalan söylemeyi.
Düş önüme! hızlı yürü!" Dedi.

Biraz daha yürüdükten sonra evin önüne geldik elim titreye titreye kapıyı açtım tam içeriye girdim derken birden babam saçıma yapıştı. Ve bağırmaya başladı.

"ULAN O........U BEN SENİ ELİN OĞLUYLA FİNGİRDEŞMEN İÇİN Mİ YOLLUYORUM OKULA HA? CEVAP VER BANA." Dedi.

Hem konuşuyor hem de yüzüme tokatlar atıyordu. Titrek bir şekilde konuşmaya başladım.

"Ye....yemin e..ederim sadece no...notları verdim lütfen yalvarıyorum inan bana lü..lütfen." dedim.

Ama inanmadı daha sert vurmaya başladı. O kadar sert vuruyordu ki yüzüm uyuşmaya başlamıştı. Sonra hızını alamadı beni saçımdan yere çöp atarmışcasına attı ve kemerini çıkarıp kemerle sırtıma vurmaya başladı. Bir kemerle vurdu bir tekme attı.

Ne kadar zaman geçti bilmiyorum, ama babam yorulmuş olacak ki beni bırakıp salondaki koltuğa oturdu.

Ben o kadar halsizleşmiştim ki kendimde bile değildim. O sırada yine konuşmaya başladı.

"Git bana yemek hazırla. Etrafı da topla çabuk. Zaten senin yüzünden yoruldum kalk çabuk!" Dedi.

Biliyordum ki eğer kalkmazsam beni daha kötü şeyler bekliyordu. Her ne kadar canım acısa da kalktım.

Mutfağa geçip pratik bir yemek hazırladım. Masayı da kurup babama seslendim.

"Baba yemek hazır gel hadi." Dedim halsizce.

5 dk sonra geldi ben o sırada zorla ayakta duruyordum. Bana bakıp konuşmaya başladı.

"Git gözümün önünden! seni görünce iştahım kapanıyor. Kaybol!" Dedi.

Oysa beni bu hale getiren oydu.
Odama geçtiğim gibi yere çöküp sessizce ağlamaya başladım.

Canım çok ağrıyordu. En son yerde ağladığımı hatırlıyorum sanırım yorgunluktan uyuya kaldım.

Babam birden salondan beni çağırdı.

"Elfida çabuk buraya gel!" Diye bağırdı.

Sarsak adımlarla salona geçtim. Annem de babamın yanındaydı ve ne tesadüf ki biricik(!) abim de oradaydı. Hepsi sırıtarak bana bakıyordu. Ben daha fazla merak etmeye başlamıştım acaba ne konuşacaklar diye tam o sırada babam bana sırıtarak bakıp konuşmaya başladı.

"Yarın hazır ol saat 2'de hastahane'ye gideceğiz." Dedi.

Neden hastahane'ye gidiyorduk ki acaba.
Diye içimden konuşurken içimden konuşmaya son verip konuşmaya başladım.

"Neden hastahane'ye gidiyoruz?" Diye sordum.

Babam hala sırıtarak bana cevap verdi.

"17 yıl önce sen doğarken bebekler karışmış yani sen büyük ihtimalle bizim kızımız değilsin. Bu yüzden emin olmak için yarın hastahane'ye gidip test yapacağız."dedi.

O an dünyam başıma yıkıldı.
Ne yani anlayamıyorum.
Boşuna mıydı her şey?
Saçma sapan bir karışıklık yüzünden mi 17 yıl boyunca bütün eziyetlere katlandım?
O an beynimin durduğunu hissettim ben artık ne yapacaktım?
Lanet olsun ki hiçbir şey bilmiyorum hiçbir şey.
Yarın her şey ortaya çıkacaktı.
Belki de artık mutlu olmamın zamanı gelmişti. Ya da ben öyle umut ediyordum.
O kadar yorgundum ki her şeyi akışına bırakmaya karar verdim. Ne olacaksa olacaktı artık.

.................................................................

Ve bölüm sonu fikirleriniz neler bölüm hakkında.

Eklememi istediğiniz kısımlar olursa alabilirim.

Yıldıza basmayı unutmayın😘

Diğer bölümler büyük ihtimalle daha kısa olacak ama bilmiyorum.

UMUT HEP VARWhere stories live. Discover now