10.BÖLÜM

8.4K 394 36
                                    

İyi okumalar
.............................................................

Annem gittikten sonra bir süre yerimden kıpırdayamamıştım.

Kendime geldiğimde önce avlunun ortasın yıkılmış hâlde duran erkeklere baktım. Hepsinin gözünde üzüntü ve pişmanlık vardı.

Ama benim umrumda bile değildi. Şu an aklımdaki tek şey ağlayarak yukarı çıkan annemdi. Daha fazla onların yanında durmayarak annemin yanına gitmek için merdivenlere yöneldim.

Annemin kapısının önüne gelince derin bir nefes alarak odanın kapısını çaldım.

"Kimsin!"Dedi annem.

"Benim anne içeri girebilir miyim?" Dedim.

Daha lafımı yeni bitirmiştim ki kapı birden açıldı.

Annemin yüzüne bakınca yüreğim sızladı.

Gözleri ağladığını bağırırmışcasına kıpkırmızıydı.

Sanki suçluymuş gibi gözlerini kaçırıyordu. O böyle yapınca kendimi daha fazla tutamayarak ona sarıldım. Bu ona geldiğimden beri ilk temasımdı. Başımı boynuna koyarak kokusunu içime çektim.

Mis gibi kokuyordu. Hayır mis gibi değil anne gibi kokuyordu. Hasreti olduğum anne kokusunu tam 17 yıl sonra bulmuşken hemen bırakamadım daha sıkı sarıldım anneme daha fazla çektim kokusunu içime.

Annemde bir süre sonra kendine gelince o da sarıldı bana sımsıkı bir daha asla bırakmayacakmış gibi.

Sonra bir hıçkırık sesi duydum.

"Özür dilerim annem. Lütfen gitme bırakma beni. Seni çok geç buldum gitmene dayanamam." Dedi annem.

Konuşurken hıçkırarak ağlıyordu.
Onun benim yüzümden ağladığını bilmek kendimden nefret etmemi sağlıyordu.

Ona sarılmayı bırakıp kendimden biraz uzaklaştırdım.

Elinden tutarak onu odadaki kanepeye oturttum ve ben de yanına geçtim.

Elimi yüzüne doğru götürüp gözlerindeki yaşı sildim.

"Ağlama annem. Sen benim yüzümden ağlayınca kendimden nefret ediyorum. Hem ben seni bırakmam ki. İstesem de yapamam sen beni böylesine severken nasıl bırakabilirim ki? Sen benim annemsin. Sakın bir daha seni bırakacağımı düşünme tamam mı?" Dedim gözlerim dolu dolu ona bakarak.

"Söz mü?" Dedi küçük bir çocuk edasıyla.

"Söz annem söz seni asla bırakmayacağım." Dedim gülerek.

Bu sefer o bana sarıldı sımsıkı bir şekilde.

"Hem anne o aşağıda dediklerin neydi?" Dedim kızar bir tonlamayla. Benden ayrılıp yüzüme baktı.

"Sakın bana o eşşeği savunma çoktan hak etmişti bu tokatı. Nasıl sana böyle bir şey yakıştırır düsündükçe tekrar inip bir tane daha yapıştırasım geliyor." Dedi.

"Yok sen ona tokat atmasaydın ben atacaktım. Senin ona vurmandan bahsetmiyorum zaten." Dedim.

"Neyden bahsediyorsun o zaman." Dedi.

"Senin kendine söylediğin cümlelerden bahsediyorum ben.
Sen nasıl kendine kötü bir anneyim demeyi yakıştırıyorsun. Oğullarının yaptığı salaklıkları nasıl kendi hatan gibi görüyorsun! Sen benim dünyada gördüğüm en iyi annesin. Maran'a tokat attığında nasıl canının yandığını görmedim mi sanıyorsun. Ben ya ben daha yeni ailenize gelmiş biriyim buna rağmen bana nasıl şefkatle yaklaştın. Başka birinin başına gelse belki senin yaptığının çeyreğini bile yapmaz bu yüzden kendine kötü bir anne oldum deme." Dedim onun gözlerine bakarak.

UMUT HEP VARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin