𝐅𝐀𝐃𝐄𝐃 𝐋𝐎𝐕𝐄

28

Gitgide azalıyorduk ve herkes ölüyordu. O adam ve kadın Urumi'ye yalan söyledikten sonra Urumi ölmüştü.

Ve o öldükten sonraki tur ise Urumi'yi öldüren adam ve kadın birbirlerine yalan söyleyip ölmüşlerdi.

Chishiya ve ben etraftakileri izlemeye devam ediyorduk. Ve birbirimize simgelerimizi söylüyorduk.

Bu tur gizliden Yaba adlı kendini bi sikim zanneden adam ile yanındaki Kotoko'yu yakından izlemek istemiştim.

Onları gördüğüm an yakınlarında bir yerde saklanıp dinlemeye başladım.

"Kupa Valesi'nin tuzağına düştüler. Takım arkadaşını öldürme tabusu yıkılınca bütün grup dağılır." dedi Yaba.

"Bizim öyle bir sorunumuz yok" dedi yanındaki Kotoko ona.

"Evet. Endişelenmene gerek yok ben seni koruyacağım" dedi Yaba Kotoko'ya.

"Bay Yaba..." dedi Kotoko yanındaki adama yılışarak.

Cidden ne yılışık bir çiftti bunlar. Midem kalktı gerçekten iğrençlerdi. Kotoko'ya acıyorum çünkü Yaba'nın onu korumasına muhtaç gibi davranıyordu. Acınası haldeydi gerçekten.

Hemen oradan daha fazla iğrençliklerini izlememek için kalkıp simgelerimizi tahmin etme vakti geldiği için hücreme ilerledim.

Simgemi söyledim ve çıktım her zamanki gibi.

Baya az kişi kalmış olsakta bu kişiler saf olduğuna pek inanmadığım kişilerdi.

Chishiya'nın yanına gittim.

"Konuşmamız gerek benimle gel" dedi beni görür görmez. Bende peşinden gittim.

Kimsenin olmadığı bir yere geldik.

"Sanırım artık Kupa Valesi'nin kim olduğunu bulmak için bir planım var" dedi Chishiya

"Ne?" diye sordum hemen.

"Sembolümü bulmak için diğer oyuncuları kandıracağım ve Kupa Valesi'ni bu şekilde bulacağım" dedi.

Bir süre durdum sadece sonra bana arkasını döndü ve "Bana sembolümü söyle sadece sana güvenebilirim" dedi.

"Karo" dedim.

Gülümsedi ve "Hadi dön de bakayım" dedi.

Arkamı döndüm. Chishiya saçlarımı araladı ve "Sinek" dedi.

"Sağol" dedim önümü dönünce.

"Rica ederim" dedi ve yanımdan ayrıldı.

Chishiya Anlatım

Kafeteryada oturmuştum ve her zamanki yediğim kurabiyelerden yiyordum.

Sonra kafeteryaya Matsushita adlı adam geldi ve kendisine yiyecek almak için raflara döndü beni umursamadan.

"Bu kurabiyeler güzelmiş" dedim elimdekileri göstererek.

Dikkatini raflardaki atıştırmalıklardan ayırdı ve bana baktı.

"Baksana simgemin ne olduğunu söyler misin?" dedim ona.

Ancak beni umursamayıp yanımdan geçip gideceği sırada "Partnerin" dememle durdu.

"O bir katil" dedim ardından.

"Ne?" diyip bana döndü.

"Evet. Onu gazetelerde görmüştüm Sunato Banda. Dört kadını öldüren kötü şöhretli bir katil. Sanırım idama mahkum edilmişti" dedim.