12.Bölüm

589 65 154
                                    

"Hâlâ canın acıyor mu?" Usulca başını iki yana salladı. Saçlarını köpürtürken gülümsedim. "Ne yaptılar sana?" Bekledi. "İğne vurdular. İki tane."

"Bu kadar mı?" Kısa bir sessizliğin ardından, "ama canım acıdı," dedi. "Sana onun ne olduğunu söylediler mi?" Tekrar başını iki yana salladı. Tek istediğim şey Izuku'ya bir şey olmamasıydı.

"Shiori sana dokunabildi mi?" Sertçe yutkundum. Fikri bile beni sinirlendiriyordu. "Taciz etti." Dedi mırıldanarak. "Sen de üstünü battaniye ile kapattın?" Ard arda gelen sorularımın onu bunalttığını hissettim. Başını salladı. "Aferin sana." Bunu diyerek huzursuz sorularımı sormayı bıraktım  Duş başlığını elime aldım. "Kapat gözlerini."  Tereddütsüz dediğimi yapıp gözlerini kapattı. Köpüklü saçlarına suyu tuttum ve köpüğün akıp gidişini seyrettim. Köpüklerin tamamının gittiğine emin olunca suyu kapattım. "Bornoz vereceğim. Küvetten çıkıp onu giy."

Bornozu elime aldım ve küvete sırtımı döndüm. "Çık, bakmıyorum." Köpüklü küvetten gelen bir takım sesler ayağa kalktığını gösteriyordu. Ufak inlemesini duyunca as kalsın arkamı dönüyordum. Canı mı acıyordu? Bir yerlerine bir şey mi yapmışlardı?

Bornozu arkamı dönmeden ona uzattım. Giydiğinden emin olunca yavaşça başımı çevirdim. "Bir yerin mi acıyor?" Başını iki yana salladı. "Ayakta durmakta zorlanıyorum sadece." Dedik kısık sesiyle.

"Neden? Başka bir şey daha mı yaptılar sana? Bana mı söylemiyorsun?"

"İğne yüzünden sanırım."

"Tamam. Seni taşıyacağım."

"H-hayır, efendim. Bunu yapmayın."

"Bırak ta halledeyim." Diyerek onu kucağıma almak için bir hamle yapmıştım ki o bir kaç adım geri giderek benden kaçtı. "Yeterince sıkıntı çıkardı-" ıslak zemin yüzünden ayağı kaydı. Geriye doğru düşmek üzereyken onu belinden yakaladım. "Asıl böyle yaparak sıkıntı çıkarıyorsun. İzin ver."

Zorlanmadan seri bir şekilde onu kucağıma aldım ve odanın banyosundan çıktım. Biraz olsun rahatlaması için ona küçük bir duş aldırmıştım. Bu gece burada kalacaktı. Ve evet çoktan akşam olmuştu.

Onu yatağa bıraktım odanın diğer köşesindeki pekte büyük olmayan dolaba doğru ilerledim. İçini açtım ve bir süre karıştırdım. "Benim kıyafetlerimi giymen sorun olur mu?" Bunu derken hala ona uygun kıyafet arıyordum. Kısa bir bekleyişten sonra sonunda cevap geldi. "Olmaz."

Siyah bir sweet ve aynı renk bir eşofman altı buldum, artıdan bir iç çamaşırı da çıkardım. Kıyafetler ona kesinlikle bol gelecekti. Kendi kendime kıyafetleri üstünde düşündüm. Hayal edince bile şirin geliyordu. Aptalca gülümsedim. Arkamı döndüm ve yatağa doğru ilerledim. Beni izliyordu. "Üşüdün mü?" Başını iki yana salladı.

Kıyafetleri yatağa bıraktım. "Giyin, bende banyoyu halledeceğim." Burada ki son günümüzdü ama tekrar bir düşme tehlikesini göze alamazdım. En azından yerleri silecektim. Buradan sağlam çıkmamız lazımdı.

~...~

"Efendim." Arkamdan gelen sesle başımı çevirdim. Yerleri silme işim bitmişti, buraya geldiğimden beri neredeyse hiç açmadığım dolapları karıştırıyordum. İlginç bir şey bulamamıştım. Gerçi ne amaçla baktığımı bile bilmiyordum.

Kapının eşiğinde durmuş bana bakan çocuğa gülümsedim. "Neden ayağa kalktın?"

"Gelmediniz."

"Buradayım, bir yere gittiğim yok."

"Yine de gelmediniz." İçine baktığım çekmeceyi kapattım. Ellerimi pantalonumun cebine koyarak kapıya doğru ilerledim. "Korktuysan, özür dilerim."

-DENEK 016- BkDkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin