5.BÖLÜM

998 45 8
                                    

Gözlerimi kapattığım her an yüzün zihnime düşüyor.Ölüyorum, boğuluyorum,bu şehir,bu ev üstüme geliyor.Yapamıyorum Kaan, sen olmadan yaşayamıyorum. Kalbim acıyor Kaan... Neden? Günlerdir düşünüyorum bir cevap bulmadım.
Beni sevdin sen. Belki benim kadar çok değil ama sevdin. Senin yanında sevildiğimi hissettim, yalan değildi, biliyorum, aşkın yalan değildi.
Anlamıyorum Kaan, Anlamıyorum sevgilim... Biz koparan neydi? Kendimi idam cezasına çarptırılmış mahkûm gibi hissediyorum. Ben mahkûm, sen canımı alacak olan cellat. Başarıyorsun, yavaş yavaş yok ediyorsun beni. Ben aşkı böyle bilmedim Kaan. Hani aşk mutlu ederdi? Bu aşk beni öldürüyor... Sen şu an onun yanındasın. Bu beni öldürüyor. O sana sarılıyor,artık kokunu başkası biliyor. O istediği an yüzünü görüyor, ben günlerdir gözlerine hasretim. Belki de daha fazlası oldu aranızda, sonuçta karın o senin. O senin karın, sen onunla evlendin. Ben bunu düşündükçe ölüyor gibi oluyorum. Kaan, sevgilim, nefesim. Beni öldürdün, mutlu musun?


🕯️🕯️🕯️

Genç kadın sınıfa girdiğinde öğrencileri ayağa kalktı. Leyla gülümseyerek küçük çocuklara baktı," günaydın.Oturun dersimizi işlemeye başlayalım." Çocuklar kendi aralarında gülüşmeye başladıklarında Leyla kaşlarını çattı.Bu çocuklar bir şey çeviriyor diye düşündü. Hafif sinirli bir ses tonuyla konuştu:"Çocuklar yerinizi oturun! Kitaplarınızı açın!Beni duymuyor musunuz?"

Öğrencilerine kolay kolay kızmazdı. Bilirdi bir çocuk kolay kolay hiçbir şeyi unutmaz. Özellikle onları üzen insanları ve kötü anıları unutmazlar. Çocukken yaşanılan her kötü şey, istenmeyen misafir olarak kalır insanın zihninde.

Çocuklar birbirlerinin yüzüne bakarak gülümsediler, önce ön sırada oturanlar masanın altına sakladıkları lavanta buketini çıkarıp Leyla'nın masasına bıraktı. Leyla şaşkınca çocuklara bakarken diğer bütün çocuklar sakladıkları lavantaları masaya bıraktı. Masanın üstünde biriken çiçeklere baktı;çocuklar birbirlerine kaş göz yaparak gülüştüler.

"Biliyorum sana layık değil," hepsi aynı anda ellerindeki notu okumaya başladığında Leyla iyice şaşırdı.

"Ama senin hakkında bildiğim tek şu bu;gülüşü güzel kadın." Çocuklar bu kısmı okuduktan sonra gülüştüler.

"Leyla, gülüşüyle geceyi aydınlatan kadın..." Leyla yanaklarının kızardığını hissetti.

"Gör beni, duy beni, ben beklemeye razıyım. Ama günlerim sensiz heba oluyor... Ben her saniyemi, her salisemi seninle birlikte geçirmek istiyorum... Kalbim isyan ediyor Leyla... Kalbim, ah kalbim... Kalbimin sesini duy, kalp asla yalan söylemez..."

Çocuklar kitaplarını açıp Leyla'nın yüzüne bakmaya başladı. Sanki az önce lavantalı ve son derece ısrar içeren notla şov yapmamış gibi davranıyorlardı. Lavanta buketlerine bakarak içini çekti. Artık gerçekten ne yapacağını bilmiyordu.

Kaan'ın ne hissettiğini bilmiyordu, ama aşk olmadığı kesin. İlk görüşte aşk olmaz, o aşk sandıkları sadece kalp yanılması...

Biliyordu Leyla, Kaan sevilecek bir adam değildi...

Leyla lavanta buketlerine bakıp gülümsedi, sonra tek tek çocuklara geri verdi."Şimdi bu çiçekleri akşam sevdiğiniz birine veriyorsunuz tamam mı?"

GEÇMİŞİN KUKLASI +18Where stories live. Discover now