17.BÖLÜM

349 23 22
                                    

🕯️🕯️🕯️
Bölüm şarkıları: Mabel Matiz & Melike Şahin- Düldül

Nazan Öncel- Geceler kara tren

Bora Duran& Gülben Ergen- kalbimi koydum.

🕯️🕯️🕯️
Bazı insanların ölmekten başka kurtuluşu yoktur. Onların gerçek olmayacağını bilerek kuruduğu onlarca hayali vardır.  Yaraları vardır, hayal kırıklıkları vardır...  İşte o insanların huzuru bir neşterin açacağı derin kesiklerin ucunda saklıdır.
🕯️🕯️🕯️🕯️

🌵Serdar ve Esra'nın dövmesi❄️
🕯️🕯️🕯️🕯️

Zaman yarayı kapatır, iyileştirmez... Geçen her günün ardından asla iyileşmeyen yaralarımın acısıyla kayboldum. Her geçen gün daha fazla yok oldum, tükendim kimse görmedi beni. Kendi içimdeki azapla yok olan küçük bir çocuğum ben.Yaşım büyüdü, bedenim büyüdü ama çocukluğum mecrûh günlerin esiri oldu. Bu gün affederim belki geçmişi, içimdeki mecrûh çocuk affeder mi peki?

Kalemi bırakıp başımı sandalyeye yasladım. İçimde dışarı dökemediğim şeyler var, boğazımı düğüm düğüm eden şeyler var. Anlatsam bile asla anlamayacakları hisler ardında yok oluyorum... Çalışma masasından kalkıp pencereye doğru yürüdüm, camı açıp soğuk havanın içeri dolmasına izin verdim. Buz gibi soğuk içeri çarptığında gülümsedim. Abimin doğum gününe az kalmıştı, bu sene de yoktu. Gözümden inci taneleri süzüldü, giyinme odasına doğru yürüdüm. Sersem adımlarımla her an yere çakılacak gibiydim. Odadan içeri girdiğimde en alt çekmecede duran kutuyu çıkardım. Birkaç saniye durup soluklandım.

Canım çok acıyor...

Kutunun içinden çıkardığım tişörtü burnuma yaklaştırdım, nefesim boğazıma takıldı.

Kokusu gitmişti... Abimin kokusuna hasret kaldım ben! Beni dizlerinde uyutan, bana herşey olan abimin kokusuna hasret kaldım...

Abim gitti; ben hem öksüz, hem yetim kaldım.

Selen, arkana bak!

Abimin sesini duyduğumda kulaklarımı kapatmak istedim. Abim bir yerlerde nefes alıyordu, bunu bilmek bile acımı hafifletiyor.
Elimi karnıma bastırdım, "sen bilmiyorsun onu.Bu dünyanın en güzel kalpli adamı senin dayın..." Soluğum tıkandı, açık pencereden gökyüzüne baktım. "Bu dünyanın en güzel abisiydi,en güzel babası olacaktı ama izin vermediler..." Elimi karnıma daha fazla bastırdım, kendimi çok yalnız hissediyorum. Bebeğimi hissetmeye ihtiyacım vardı.

"Sana bir sır vereyim mi?" Sanki beni duyuyormuş gibi konuşuyordum.

"Ben dayını çok kıskanıyordum." Yüzümde küçük bir gülümseme oluştu gözyaşları içinde."En çok Esra'dan kıskanıyordum ama. Ne zaman Esra'nın yanına gitmeye kalksa hasta numarası yapardım. Ya da bilerek bir yerimi keserdim." Elimdeki tişörtü daha fazla sıktım, dudaklarımı dişlerim arasına aldım. " Abim Esra'yı çok seviyordu, Esra'nın benden abimi çalacağını düşünüyordum, Esra'dan nefret ediyordum." Yüzümde buruk bir tebessüm oluştu.

"Abimden başka kimsem yoktu ki benim, onu kaybetmekten çok korkuyordum." Dudağımı dişlerimin arasına aldım.

"Korktuğum başıma geldi! Abim gitti; keşke gittiği yer Esra'nın yanı olsaydı. Düşünmek istemiyorum, istemiyorum ama engel de olamıyorum. Benim abim nerede? O beni bırakmazdı arkasında... Nasıl gitti? Nelere mecbur kaldı? Ateşin çocuklarını nasıl atlattı? O kadar çok soru varki... Ben kaçtıkça üstüm geliyor, sesler çok arttı bebeğim. Hiç susmuyorlar. Çok korkuyorum bazı şeylerden. Mesela babanı kaybetmekten çok korkuyorum..." Yüzümde buruk bir tebessüm oluştu.

GEÇMİŞİN KUKLASI +18Where stories live. Discover now