39

129 12 0
                                    

Sumut bölümüdür okumak istemeyen lütfen bir sonraki bölümü beklesin. +18

---

Büyük yatağın hemen arkasında duran kocaman camın önünde iki çıplak bedenler...

Jimin üzerindeki adama, Jungkook'a bakarak elini çıplak göğüse doğru uzattı. Jungkook'un iri elleri karnının üzerinde dolanan parmakları ile gözlerini kapattı.

"Ang balat ko ay dadampi sa balat mo at magiging akin ka ulit."

Jimin fısıltıyla gülümseyerek başını sağa doğru çevirdi. Boynunda hissettiği sıcak dudaklar boynunun her bir yerinde iz bırakıyordu.


"Tenim tenine, değecek ve bir kez daha benim olacaksın."

Jungkook iki dudağının arasına yumuşak teni haps ederek dilinin ucuyla öptüğü yerleri ıslattı. Sol elini küçük kalçaya koyarak naifce kaldırdığında, Jimin hissettiği sıcak eller ile bakışlarını Jungkook'a çevirdi. Gözlerinde büyük bir arzu ve istek vardı bu durum Jimin'i ne kadar yoracağının ön izlenimiydi.

Jungkook penisinin hareketliliğini hissedince küçük bedenin kalçasını kaldırarak yavaş hareketler ile yüz üstü yatırdı. Jimin avuç içlerini yatağın beyaz çarşafına yaslayarak hızlı atan kalbinin sesini dinledi.

Sırtında gezinen dudaklar ile gözlerini kapattı. Bu sefer çok daha farklı bir sevişme olacağını hissediyordu.

Jungkook penisini yumuşak ve tombul kalçaya bastırarak gözlerini kapattı. Jimin bu his ile alt dudağını dişleyerek elini kendi penisine doğru götürdü. Jimin sağ kalçasında hissettiği sertlik ile  kendisini daha sert çekmeye başladı.

Jungkook kendisini geri çekerek beyaz kalçaya kısa bir göz attı. Islanan ve sızlayan penisine kısa bir bakış atarak yumuşak kalcayı eliyle araladı. Jimin hissettiği dokunuşlar ile başını önüne eğerek kendi aletini sıkıca tuttu.

"Jungkook hızlan artık!" Jimin dayanamayarak sızlandığında, Jungkook ilk ne yapacağını şaşırarak ardından iki parmağını darlığın içine doğru ittirdi.

Jimin yüzünü buruşturarak küçük bir çığlık attığında, Jungkook alt dudağını ısırarak içindeki parmaklarını daha sert bir şekilde gelgitledi.

"Geçecek Jimin'im."

...

Dakikalar geçmişti. Jungkook parmaklarını genişleyen ve ıslanan darlıktan geri çekerek eğilip ıslanan yumuşak kalçaya küçük bir öpücük kondurdu.

Penisinin başını darlığa doğru değdirdiğinde, Jimin geleceği görür gibi yüzünü buruşturdu. Jungkook iri ellerini kalçaya koyarak yavaşça kalınlığını darlığa doğru ittirdi.

Jimin başını yatağa gömerek çığlık attığında, Jungkook hızını arttırarak darlıktan akan sıvının içine doğru kendini daha sert bastırdı. Jimin hissettiği acıyı dayanılmaz şekilde hissederken, Jungkook gelgitlerini arttırarak dilini yanağının içinde gezdirdi.

"Jungkook, daha hızlı." Jimin  çarşafa damlayan kendi sıvısını izlerken, Jungkook dilini ısırarak ellerini ince bele koyarak belini daha hızlı hareketlendirdi.

...

Jimin kasılıp gevşeyen deliği ile kısık kısık, inlemeler çıkarırken, Jungkook ter içinde kendini geri çekerek küçük bedeni kendisine doğru çevirdi.

"Oyna benim ile bebeğim" Jungkook sırtını yatak başlığına yaslayarak bacaklarını araladı. Jimin dilinin ucu ile alt dudağını ıslatarak kendisi için açılan ıslak penise doğru eğildiğinde, saçlarında gezinen parmaklar ile dilini önce kalın aletin ucundan başlayarak aşağı doğru ıslattı. Her hareketini yavaşça yaparak Jungkook'u delirtiyordu.

Jimin kalın aleti ağızına alırken sıcak dilini aletin başına sürterek hareketlerini hızlandırıyordu. Jungkook başını yatağın başlığına yaslayarak inlerken elleri aletine eğilmiş bedenin boynundaydı.

"Daha hızlı Jimin'im."

Çok özür dileyerek bölüyorum aklıma bay Park'ın o gözleri yaşlı bir şekilde çekip gidişi geldi gözümün önüne.

Jimin ağızının içinde çekmekte olduğu aleti kendi salyası ile ıslatıp dişlerken, bakışlarını bir anlığına Jungkook'a çevirdi. İlk defa onu bu şekilde görmemişti ama gözleri zevkten dolmuş  bir şekilde inliyordu.

Jimin elini tam kasıklara doğru koyacak iken bir anda geri çekilmesi ile derin bir nefes aldı. Gözleri Jungkook ile buluştuğunda onunda aynı şekilde olduğunu fark etti.

Jungkook ince beli kavrayarak küçük bedeni kucağına yerleştirdi, Jimin içine giren sertlik ile yüzünü buruşturarak Dudakları nemli dudaklar ile buluşurken gözlerini kapatarak kalçasını hareket ettirdi.

Aldığı zevk ile gözleri dolarken, tek dileği bu anın ölümsüzleşmesiydi.

Jungkook alnını küçüğünün alnına yaslayarak kısık nefesler eşliğinde gülümsedi.

"Bitirelim mi bebeğim?"

Jimin yorgunluk ile gülümseyerek dudaklarını önündeki adamın dudaklarına bastırdı. 

"Bitirelim."

Gece olmuştu. Jimin başını kaslı bedenin göğüsüne yaslayarak derin bir uykuya dalarken, gördüğü tek yüz ile gözlerinden bir kaç damla yaş aktı.

"Ondan uzak durmanı sana söylemiştim kardeşim neden ona dokundurdun kendini?"

Jimin başını Jungkook'un göğsünden kaldırarak ayağa kalktı. Üzerini hızlıca giyinerek balkona doğru ilerledi.

"Çok özür dilerim abicim, çok özür dilerim. Yapamıyorum işte seviyorum onu!"

...

Bölüm sonu.

ŞEHİR EŞKİYASI / JİKOOKWhere stories live. Discover now