Academy of lovers | For Markhyuck

38.Bölüm (Özel Bölüm 3)

~

Hafta içinin son gününde öğleden sonraki olan son antrenmanlarını da tamamlamak üzerelerdi. Jaemin bugün annesiyle birlikte hastaneye gideceği için akademiye gelmemişti. Günlerdir Jeno'nun yanında kaldığı için evde değildi ve bugün annesinin hastanede işleri olduğu için de onunla ilgilenmek istemişti. Annesi aylar önce biten terapi seanlarından sonra eski hâline göre çok daha iyiydi ve artık iki oğluyla da olması gerektiği gibi ilgilenebiliyordu. Jeno sadece Jaemin'in kalbine değil, onun tüm hayatına dokunabilmişti.

Akademi de her şey olması gerektiği gibi ilerliyordu. Plan belliydi. Jeno, haftasonu Jaemin'e sürpriz bir kutlama hazırlayacağına dair ikizlerle konuşacak ve onları bunun sadece Jaemin'le ilişkileri için hazırlanmış bir parti olduğuna ikna edecekti. Fakat bazı kısımlar öyle gelişmemişti. Jeno çok istese de bunu Beomgyu'dan saklayamamıştı.

Akademi'nin geniş bahçesinde yağmur hafifçe yağarak onları ıslatmaya başlamadan birkaç dakika önce Jisung ve Ryujin'le antrenman yapıyorlardı. Jeno arkadaşlarına telefonla üstün körü bahsetmiş olsa da akademiye geldiklerinde planı detaylı anlatmak istemişti. Bir şekilde onların konuşmasına sürpriz bir şekilde dahil olan Beomgyu olmuştu.

Jeno ağzından kısık sesli bir küfür savurduğunda tüm planın suya düşeceğine dair bir endişeye kapılmıştı. Çünkü Beomgyu'nun sır saklama ihtimali çok düşüktü hele de Sunwoo'dan bir şey saklayamadığını hepsi bilirdi. Çünkü onlar ikizdi.

-"Ne?! Ne bu hâller Jeno-ya! Parti vereceksin ve benden mi saklıyorsun?! Ben de dostuz sanıyordum seni pislik!-"

-"Şşşşt! Sessiz ol biraz. Ne kadar düşük çenen var senin?!"

Jeno, etrafa bakınırken Beomgyu'yu susturduğunda şimdi yeniden düşünmesi gerekmişti.

-"Ne kadarını duymuştur ki?" Diye sormuştu Jisung.

-"Pekala artık bunun bir önemi yok. Maalesef Beomgyu'da bizden taraf olacak." Demişti Ryujin de.

-"Ona asla güvenmiyorum ben!" Diyerek kollarımı birbirine başlamış ve suratını aşmıştı Jeno.

-"Ben de sana güvenmiyorum be! Serseri!"

-"Kesin artık, anaokulunda mısınız?! Jeno, ona doğru düzgün anlat."

Diyerek uyarmıştı yeniden Ryujin.

-"Sen anlatsan olmaz mı Prenses?"

Beomgyu'nun sulanarak Ryujin'e doğru eğilmesi hepsini şaşırtmış ve yüzlerini ekşitmelerine sebep olmuştu. Beomgyu son zamanlarda Ryujin'e özellikle takıktı ve bunu asla gizlemiyordu.

Jeno anlatmaya başladığında Beomgyu da olayın ikizi ve abisiyle ilgili olduğunu öğrenmeye başladığında tamamen ciddileşmişti. Bunları öğrendiği için bir yandan sevinse de bir yani umutsuzdu. Tıpkı Jeno gibi hissediyordu. Bu plan gerçekten harikaydı ve işe yarayabilirdi ama onları tanıyordu ve kötü sonuçlanma ihtimali de vardı.

-"Jeno-ya... Teşekkür ederim. Yani... bunu düşünüyor olman bile çok güzel."

Demişti Beomgyu dostane bir tavırla. Jeno ise hafifçe gülümseyerek onu onaylamış ve arkadaşının omzuna dokunmuştu.

-"Yarın gece partiliyoruz vay be! Ama biz- Sunwoo'yla bu gece de dışarı çıkıp biraz eğlenecektik. Hey, sen de gelsene Ryujin-ah?"

Diyerek kocaman sırıtarak Ryujin'e sormuştu Beomgyu. Ryujin ise önce şaşırarak sonra da Beomgyu'nun bu şapşal haline sadece gülerek yanıt vermişti.