61

13.2K 1.7K 161
                                    

Merhabalar, yeni yılınızın ilk günü musmutlu geçsin!!!!

Satır arası yorumlarınızı ve oylarınızı unutmayınız, sizi seviyorum. Sonraki bölüm muhtemelen cuma ya da cumartesi gelecek- yazsam da atmayacağım. Yazıp yazıp biriktirmem lazım çünkü final haftam. Çok müsait olamayacağım haftaya ve o haftayı bölümsüz bırakamam. 

İyi okumalar <3

.

.

.

Gözlerimi araladığımda abim yanımdaydı. Ayak ucumdaki alana oturmuş, halıyı izliyordu. Gözlerimi araladığımı fark etmemişti. 

Midemin yanması hala geçmemişti ancak kusacak gibi hissetmiyordum. Kusacak bir şey kalmadığındandı belki de. Ayaklarımı kıpırdatıp dikkatini çektiğimde irkilip bana döndü. Oturduğu yerden doğruldu ve baş ucuma geldi."Günaydın prensesim." Saçlarımı yüzümden çekti. ''Miden daha iyi mi abicim?''

Başımı salladım hafifçe. ''Sıcak bir şeyler içip birkaç parça bir şey ye. İlaç içmen gerek.''

Midem yemek lafıyla bulandığında başımı salladım hızla iki yana. ''İyileşmemiş. Yiyemem.''

Güldü. ''Miden mi söyledi iyileşmediğini?''

"Hı hı." burnumu çektim. 

"Ama ilaç içmeden ve yemek yemeden iyileşemez o miden." dedi şefkatle gülümseyip. Alnımı öptü ve doğrulmama yardımcı oldu.

Etrafıma baktım. Ev sessizdi. 

"Herkes nerde?" 

Örtüyü üzerimden çekip gerindim. Kolum ağrımıştı yatmaktan. 

"Annem doktorunla görüşmeye gitti. Babam ve Baran da mutfakta."

Kaşlarımı kaldırdım hafifçe. Endişelenerek "Kavga etmediler, değil mi?" dedim.

Başını iki yana salladı. "Hayır. Konuştular sadece. Daha iyiler." Rahatlayarak nefesimi verdim ve geriye devirdim kendimi. Başım ağrıyordu.

İyi olsunlardı. Bunu bütün gönlümle istiyordum. Baran'ın yüzünün gülmesini, her şeyden çok istiyordum. "Sevindim." dedim sessizce. Abimin yanına uzanıp bedenimin bir kısmını üzerine bıraktım. Kolları bedenimi sarıp alnını saçlarıma yasladı.

''Konuşmak ister misin?'' dedi bir süre sonra.

Başımı iki yana salladım. ''İstemem.'' dedim. ''Konuşacak bir şey yok. Haklıydı. Şımarıklık yaptım.''

''Öyle demek istemedi, sadece çok korkmuştu. Bazen korktuğun zaman, istemeden kırabilirsin birilerini.'' 

Gülmek istedim ama halim yoktu. "Boş ver. Hallederiz biz.'' dedim uzatmak istemeyerek. Yeterince sıkıntısı vardı. Benimle uğraşsın istemiyordum. Ayağa kalktım bir süre sonra. 

''Odama gidiyorum ben.'' 

''Yemek yemen gerek.'' dedi. Ama gerçekten yiyebilecek gibi değildim. 

''Biraz daha düzelsin midem, söz.'' dedim. Onu arkamda bırakıp salondan çıktıktan sonra arkamdan iç çekişini duymuştum. 

Mutfağın olduğu tarafa bakıp aralarının iyi olması için dua ettim. Merdivenleri uyuşuk adımlarla çıkıp odama ulaştım.

Çantamı odama bırakmıştı biri. Yatağa geçmeden önce çantayı açtım ve dün aldığım kitaplardan birini aldım elime. Biraz kitap okusaydım aklım dağılırdı. 

Yatağıma geçip sırtımı başlığa yasladıktan sonra bunca zaman eşofmanımın cebindeki telefonumu çıkardım. Dünkü aramaların yanı sıra Pars abimin bir saat önceki cevapsız çağrısını gördüm.

GökyüzüNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ