72

11.1K 1.6K 160
                                    

Sürprizzz!!!!

Geç atıyorum ama oy ve yorum düşmesin lütfen. Satır aralarını dolduralım.

Hepinize iyi okumalar, seviliyorsunuz <3

.

.

.

Bazı günlerin nasıl başlayacağı ve nasıl biteceği planlanmış olurdu. Uzun bir aradan sonra, gerçekten omuzlarımda hiçbir yük olmadan uyandığım bir sabaha merhaba diyordum.

İçimi dökmüştüm. İrin akıtmak gibi bir şeydi bu. İzi kalıyordu ama acımıyordu.

Esneyerek kalktığım yatağımı toplayarak hızlıca yüzümü yıkadım. Uykumu almış olarak uyanmıştım ve mutluydum.

Üzerimdeki pijamaları çıkarıp gri bir eşofman, beyaz bir sweat giydim. Saçlarımı bandanayla önüme gelmeyecek şekilde tutturdum ve yüzüme nemlendirici sürdüm.

Telefonumu şarjdan aldım ve kendimi sandalyeme otururken buldum. Mesajlara girdim ama hiç bildirim yoktu. Dudaklarım büzüldü, belki uyanmamıştır diyerek ilk mesajı atmaya karar verdim.

Günaydın mesajından sonra terliklerimi ayağıma geçirdim ve hoplaya zıplaya aşağı kata indim. İlk işim abimin odasına bakmaktı. Bugün dışarda işi olduğunu biliyordum.

Odasında, yatakta yayılmış uyuyordu. Sinsice yaklaşıp kendimi birden sırtına bıraktığımda irkilmedi. Aksine, bir elini arkaya uzattı ve tikimle oynamaya başladı.

Kıkırdayarak elinden kurtulmaya çalışırken "Bırak." Diye tekrarlıyordum.

Beni önüne çekip boğuk sesiyle mırıldandı. "Abiye kumpas kurmak ha?" dedi keyifle. Kıkırdayıp boynuna sarıldım.

"Acıktım." Dedim saçlarıyla oynarken. "Hadi kalk."

Başını salladı ancak kalkmadı. "Biraz daha uyumak istiyorum." Dedi mırıldanarak. "Hadi uyuyalım."

Güldüm. Onu rahatsız etmeden biraz yatakta oyalandık. Yaklaşık on beş dakika öylesine yattıktan sonra kapının yavaşça çalınıp açılmasıydı bizi kaldıran.

Annem başını içeri uzatıp bizi gördüğünde gülümsedi. "Uyanın uykucular." Yatağa yaklaştı ve ikimizin de saçlarını okşayarak uykumuzu dağıtmaya çalıştı. "Harika bir kahvaltı hazırladık ve Baran hepsini yemek üzere."

Homurdandım. "Ayı."

"Abin hakkında öyle konuşma." Annem kalçama bir fiske vurduğunda güldüm.

"Ayı ama."

"Haklı." Abim gözleri kapalı beni onayladığında güldüm yine. Anneme onu işaret edip kaşlarımı oynattım.

"Duydun mu?"

Bize onaylamaz bir bakışla baktığında yataktan doğruldum. "Laf söyletme oğluna." Dedim alayla. "Ben gideyim de yemesine engel olayım. Babam nerde bu arada?"

"İşleri olduğu için erken gitti." Başını eğip güldü. "Babanın yanına gitmek ister misin bugün? Karam arkadaşlarının yanına gidecek, biz de Baran'la dışarı çıkacağız."

Güldüm. "Bizi satıp anne oğul günü mü yapacaksınız? Ne kadar da ayıp."

Abim güldü. "Gerçekten, bizi başınızdan atıp ikiniz mi dolaşacaksınız?"

Annem üstüme iyilik sağlık der gibi baktı. "İstiyorsanız gelin, bir şey mi dedim ben?" kendini savunmaya geçmesiyle güldük.

Odadan çıkıp onları yalnız bıraktım. Mutfağa, Baran'ın yanına gittiğimde arkası dönük bir şekilde yere eğilmiş olduğunu gördüm.

GökyüzüWhere stories live. Discover now