19/PATLAMALAR

1.1K 82 76
                                    

Of, yeniden gel
Gel, parçalansın bütün doğrularım.

Ben hayalimde sadece seni kurgularım =]

Neden gecenin 3'ünde bu bölümü yazıyorum bilmiyorum.

Herkese ve her şeye rağmen Devamkeeee★

Keyifli Okumalar☆
___________________*_*___________________

Gözlerimi kapatıp sakinleşmeye çalışarak "Kim takip ediyor?" Diye sordum. "Abi Halis'in adamları, arkalarındayım bende onları takip ediyorum" dedi. Gözlerimi açıp arabayı çalıştırdım. "Tamam konum at geliyorum" dedim ve telefonu kapattım.

Saniyeler sonra konum geldi ve bende oraya doğru gitmeye başladım.
Şekerparemin gittiği yer kitap satılan bir dükkandı.

(...)

Dükkanın yakınlarındaydım. Aykut'ta sokağın sonundaydı. Tam karşımda Halis'in adamlarının arabaları vardı. Arabayı sağa çektiklerinde şekerparemin kitapçıdan çıkmasını bekledikleri çok barizdi. Bende hemen arabayı sağa çektim.

Arabada 2 kişilerdi ve arabadan indiklerinde bende indim. Yanlarındaydım ama benim burda olduğumun farkında bile değillerdi. Benim arabadan indiğimi görünce Aykut'ta arabadan indi ve yanıma gelmeye başladı.

Adamların yanına gittiğimizde Aykut'un yanında olduğu adam Aykut'u fark edip Aykut'a yumruk attı. Diğeride Aykut'a vuracağı sırada sağ kolunu ters çevirdim. Bacağımla sırtına vurduğumda dizlerinin üzerine düştü.

"Aykut bezi ver" Dediğimde Aykut hızlıca cebinden bezleri çıkardı ve birini bana verdi. Bezi alıp önümdeki adamın ağzına tutmaya çalışırken ayağa kalkmaya çalıştı. Yüzüne yumruğumu geçirdim ve "Ya siktirtme belanı" dedim kısık sesle. Aykut'ta önündeki adamın ağzına bezi tutup bayılttığında iki iti arabaya bindirdik ve arabayı depoya doğru sürmeye başladım.

(...)

Deponun önüne geldiğimizde arabayı durdurup Aykut'la beraber iki adamı arabadan indirdik ve deponun içine götürdük. "Sandalye getirin" Dediğim gibi sandalyeyi önüme getirdiler. Adamı sandalyeye oturtup "Bağlayın adamları" dedim ve bende adamların karşısına oturdum.

Adamları sandalyeye bağladıklarında geri yerlerine gittiler korumalar. "Neden takip ediyordunuz şekerparemi?" Dedikten sonra kollarımı önümde birleştirdim. "Canımız istedi" konuşan uzun sakallı, yaşlı, mal herifti. "Ya canınız mı istedi?" Dedim gülümseyerek. "He canımız istedi" diyen yine aynı kişiydi. Bu it konuşuyordu ama diğerinden ses çıkmıyordu. "Benim canımda sizi öldürmek istiyor" dedim ve ayağa kalkıp yaşlı olanın yanına gittim. "Helvan neli olsun istiyorsun piç kurusu?"diyen sesim alaylıydı.

"Sen bizi öldürebileceğini mi sanıyorsun?" Derken yüzünde iğrenç bir tebessüm oldu. "Evet, öyle sanıyorum" dedim ve yüzüne yumruk attım. Kafası sağına düştüğünde tekrar aynı tebessümü yaptı yüzüne "Sen bizi öldürürsen Halis'de seni öldürür" Dediğinde bir yumruk daha attım. "Götü yiyorsa öldürmeyi denesin" dedim va başka bir yumruk daha attım.

Sonra bir yumruk daha, bir yumruk daha ve bir yumruk daha. Saçlarından tuttum ve kafasını yüzüme çevirip bana bakmasını sağladım. Yüzü kan içindeydi ama bence kafaya takmamalıydı. Birazdan bu kapıdan cenazesi çıkacaktı çünkü. "Halis piçi nerde?!" Sesimin çok şiddetli çıkmasından korkmuştu. "Bilmiyorum" dedi. Yüzüne bir yumruk daha attığımda "O orospu çocuğu nerde?!" Bu sefer sesim çok daha korkutucu çıkmıştı.

Diğer adam konuşmaya başladı birden. "Tekirdağ'da" dedi. Karşımdaki adamı bırakıp onun yanına gittim. "Konuş" diye bağırdığımda "Tekirdağ merkezde kalıyor" dedi titreyerek. "Adresini biliyor musun?" Kafasını hızlıca salladı ve "Biliyorum evininde, kumarhanelerinide biliyorum" dedi.

Kafamla onu onayladım "Güzel aferin" korumalarıma döndüğümde büyük bir nefes verdi adam. "Diğerine ne yapacağınız biliyorsunuz ama bu adam kalsın" diyip tekrardan o adama döndüm ve elimi saçlarına atıp karıştırdım. "Adın ne?" Gözleri hemen yüzümü buldu ve "Berke" dedi. Elimi saçlarından çektim ve kafamı olumlu şekilde salladım.

Çıkmadan önce tekrar korumalara bakıp "Bu it herife helva falan yapmayın" dedim ve depodan çıktım.

💙💙💙

Buket Arslantaş

Okul güzel geçmişti çünkü Büge gerçekten iyi bir arkadaştı.
Yani umarım öyleydi.

Okuldan eve geldiğimde okul üniformamı çıkardım ve hazırlanıp dışarı çıktım. Uzun zamandır beklediğim kitap çıkmıştı ve bir an önce almak istiyordum.

Kitabı almaya giderken içimde nedensizce takip ediliyormuşum gibi bir his vardı. Belki de Okyanus'tur diye düşünmeye çalıştım ve adımlarımı hızlandırıp kitapçı dükkanına girdim.
İstediğim kitabı alıp dükkandan çıktığımda dikkatlice etrafa bakındım.
Her şey normaldi.
Yada normal gibiydi.

Eve doğru giderken içimdeki o takip edilme hissi yok olmuştu.

(...)

Eve geldiğimde çok açtım. Mutfağa gittim ve buz dolabını açıp boş boş bakındım. Yemek yapmam gerekiyordu ve bende yapabildiğim tek yemek olan salçalı makarna yaptım.

Salçalı makarnayı koca bir tabağa koydum ve telefonumuda yanıma alıp çalışma masama oturdum. Telefondan herhangi bir video açıp makarnayı yemeğe başladım.

(...)

Boş tabağı bulaşık makinesine koydum ve makineyi çalıştırdım ve mutfaktan çıkıp tuvalete gittim. Kirli sepetindekiler çamaşır makinesine koydum ve bu makineyide çalıştırdım.

Canım kağıt maske yapmak istiyordu ama evde sadece kil maskesi kalmıştı o da tek seferlik kadardı. Kil maskesini hazırlayıp suratıma sürdüm. Bir yandan hâlâ telefondan video izliyordum.

💙💙💙

Maskenin süresi dolunca yüzümü yıkadım ve nemlendirici krem sürüp çalışma masama geçtim. Yarın ilk iki dersim İngilizce ve hoca bugün zor bir ödev verdi.

Hiç ödev yapasım yoktu ama yapmam lazımdı.

Tanrım kötü ödevlerini sen affetsen ben affetmem...

(...)

Ödevi bitirmiştim ama bende bitmiştim. Çalışma masamdan kalktım ve çantamı hazırladım. Telefonuma baktığımda saat 20:18'di. Yani yaklaşık 2 saat boyunca ödevi yapmaya çalışmıştım. Olsun sonuç olarak bitti.

Mutfağa gidip atıştırmalıklar hazırladım ve televizyonun karşısına geçtim. Televizyon izlemeyi pek sevmiyorum ama şu patlatılan yerler hakkında herhangi bir gelişme olup olmadığını merak ettiğim için izliyicektim.

Televizyondan geçen ki haber kanalını açtım ve izlemeye başladım.

"Evet sayın seyirciler iki saat önce hem Tekirdağ'da hemde İstanbul'da dört patlama daha gerçekleşti."

Başka patlamalar daha mı?
Tekirdağ ne alaka ki?

"Patlatılan dört binada da uyuşturucu imalatı ve satışı yapıldığı öğrenildi."

Bunu da mı Okyanus yapmıştı?
Yoksa başka birinin işi miydi?

"Bu dört binanın sahibi olan Yiğit Eren Karakurt'a arama emri çıkarıldı."

Yiğit Eren Karakurt?

Okyanus'un bir akrabası falan mıydı?
Gerçi Okyanus kendi akrabasının binalarını patlatır mıydı?
_________________________________________

Bazı haklar helal edilmez =]

Bölüm güzel miydi?
Biraz kısa oldu ama o da bu işin nazarııııı...

Çoğumuzun berbat hayatları..

Kumar bir aşk mı?
Devam mı pas mı?

Bence kumar bir aşk ve devam =]

Kendinize çok iyi bakın☆★
Benim güzel parlayan yıldızlarım★☆

ŞEKERPARE/Yarı Texting Where stories live. Discover now