22/DAVETSİZ MİSAFİR

835 71 69
                                    

Ever week is fashion week for me☆
=]

Bak ne hâle geldik,bilmeseydik keşke
Keşke çocuklar ölmese elinde keleşle

Bugün modum biraz düşük.
Tamam tamam üzgünüm..

Lütfen bol bol yorum yapmayı unutmayın. Fikirleriniz benim için çok değerli. Fikirlerinizi yorum yaparak bana bildirmeyi unutmayın☆

Herkese ve her şeye rağmen Devamkeeee☆
____________________'_'___________________

Beni öpmesine karşılık vererek dudaklarımı hareket ettirmeye başladım.

Dakikalar sonra geri çekilmemin sebebi nefessiz kalmamdı. Geri çekildim ve kafamı omzuna koyup derin nefesler aldım. Elleri bir yandan sırtımı, bir yandan da saçlarımı okşuyordu. Bir süre böyle kalıp geri çekildim. "Neyden kurtuluşunum?" Diye sordum. Gözleri yorgundu. "Sen benim bütün kötülüklerden kurtuluşumsun şekerparem" diyip kafasını boynuma koydu ve minik öpücükler bırakmaya başladı.

Boynumu bir kez daha öptüğünde telefonu çaldı. Kafasını boynumdan çekti sinirle ve telefonunu açtı. "Dinliyorum" dedi ve diğer eliyle saçlarımı okşamaya başladı. "Ne diyorsun?" Sesi sorgulayıcıydı ama keyifliydide. "Tamam geliyorum" dedi ve gülümseyerek. Telefonu kapatıp cebine koydu. Gözleri tekrar beni bulduğunda yüzündeki gülümseme hiç bitmesin istedim.

"Gitmen mi gerek?" Diyen sesim hiç mutsuz değildi. "Gitmem gerek" dedi ve alnımdan öptü. Kafasını geri çektiğinde yüzündeki gülümseme daha da büyümüştü. "Yarın akşam dışarıya yemek yemeğe gidelim mi birtanem?" Derken gözleri bir dudaklarıma, birde gözlerime kayıyordu. "Olur gidelim" dedim.

Kucağından indiğimde ayağa kalktı ve kapının önünde durduğumuzda boyunu boyumla eşitledi ve "Seni çok seviyorum şekerpare" diyip dudaklarıma küçük bir buse kondurdu. Sonrasında geri çekildi ve hızlıca evden çıktı.

Annem gerçekten yanılıyordu
Seven adam, sevdiğini döverek değil,
Seven adam, sevdiğini kıyamayarak belli ederdi ☆

💙💙💙

Okyanus gittikten sonra çalışma masama geçtim ve felsefe çalışmaya çalıştım.

Felsefedende bir halt anlamıyordum. Ve haftaya sınavlarım başlıyordu..
Sıçtık yani...

(...)

Koskoca kitaptan 3 sayfa özet çıkarmıştım ve o özetleri okuyup duruyordum. Azda olsa bir şeyler anlamıştım. Kağıtları masama bıraktım ve telefondan saate baktığımda 22:58'di. Uykumda gelmişti zaten. Kalkıp çantamı hazırladım ve yatağa uzanıp güzel bir uykuya daldım.
Yada dalmaya çalıştım...

💙💙💙

Sabah her zamanki gibi hazırlanıp okula gitmeye başladım.
Bu gün üstümde bir huzursuzluk vardı. Canım şarkı dinlemek bile istemiyordu ve kolay bir şekilde uyanmıştım.
Tövbe bismillah çarpılıyor muyum???

(...)

Sınıfa girdiğimde sadece 6 kişi vardı sınıfta. Normalde 37 kişi olması gereken sınıfta sadece 6 kişi olması garipti. Büge gelmişti ama.

Büge'nin yanına oturduğumda o gayet normaldi. "Günaydın, neden sadece 6 kişi var?" Dedim ve çantamı boş bir sıraya bıraktım. "Kanka sözlü varya bugün felsefeden" derken sesi benim için endişeli gibiydi. Bugün felsefe dersi olduğunu biliyordum ama sözlüsünün olduğunu bilmiyordum. Neyse Allah'tan dün felsefeye çalışıp hiçbir şey anlamamıştım. "Sözlüsünün olduğunu bilmiyordum ama çalışmıştım dün" Dediğimde rahatladı.

ŞEKERPARE/Yarı Texting Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon