ŞEKERPARE/Yarı Texting

33/OKYANUS'UM MUTFAKTA

Bugün çok ciddi kalmam gereken bir yerde gülme krizine girdim =]
Önce kendimi tutamayıp gülmeye başladım sonra bütün gözler bana dönünce utanıp daha da gülmeye başladım. Ben gülünce herkes gülmeye başladı falan.

Ciddi olunması gereken ama çok komik olan bir ortamdı. =]]]

Bu bölümü yazarken o kadar çok güldüm ki =]

Arkadan biskolata ve gelinim mutfakta şarkıları falan dinledim KZLSKMSMSMSMJS

Tek sıkıntı gerçekten dinlemiş olmam =]]]]]]]]

Neyseee

Devam keeeeeeeeeeeeeee
_________________________________________

Buket Arslantaş

Hem sınavlarım hem Mayıs ayı bitmişti. Sınavlar bitmişti evet ama bende bitmiştim. Çoğu sınav kolaydı. Matematik hariç. Matematik sınavında 10 soru vardı ve 7 tanesi çok zordu ama hepsine bir şeyler sallamıştım. Matematikten kaç aldığımı çok merak ediyordum ama ancak haftaya Pazartesi öğrenebilecektim çünkü bugün Cuma'ydı. Bir dakika bugün Cuma.

Sınavlar yüzünden bazı günlerde yemek yiyip yemediğimi unutmuştum o yüzden bugünün hangi gün olduğunu unutmuş olmam bana çok normal geliyordu. Ne diyeyim Allah yardımcım olsun. Eve gelince çantamı bir kenara bıraktım ve duşa girdim.

(...)

Duştan çıkınca saçlarımın ıslak olmalarını önemsemeyerek topuz yaptım ve ince bir şeyler giydim. Mutfağa giderken kapı çaldı. Kimin geldiğini tahmin edebiliyordum ama yinede delikten baktım. Gelen kişi Okyanus'tu. Kapıyı hemen açtığımda elinde büyük beyaz güllerin bulunduğu bir demet vardı. "Hoş geldin" dedim uzatarak. Demeti bana uzattığında o da çok mutluydu.

İçeri girdiğinde kollarını belime doladı ve alnımı öptü. "İşte şimdi hoş buldum şekerparem" ayak parmaklarımın üstünde durdum ve Okyanus'un yanağından öptüm. "Sen daha yemek yememişsindir. Sana yemek yapayım mı?" Diye sordu gülümseyerek. "Valla olur" Keyfim daha da yerine gelmişti.

Beraber mutfağa gittik. "Bugün menüde ne var Okyanus şef?" Diye sorduğumda kalçamdan tutup beni mutfak adasına oturttu. "Hangi yemeği yapmamı istersin güzelim?" Bacaklarımı bir ileri bir geri sallamaya başladım. "Hangi yemekleri yapmayı biliyorsun ki?" Gözlerini benden çekti ve duvara yaslanmış olan doğrama tahtasını aldı. "Uzun bir süre tek yaşadığım için çoğu yemeğin yapmasını biliyorum" dedi ve bana baktı "Sen hangi yemeği istediğini söyle" düşünüyormuş gibi yaptım.
"Karnıyarık yapabilir misin?" Sorduğum soruyu kafasıyla onayladı önce. "Yaparım güzelim"

Bacak bacak üstüne attım ve yemeği yapmasını beklerken üzerindeki tişörtü çıkardı. "Okyanus ne yapıyorsun?" Tişörtü duvardaki askılığa astı ve yandaki askıdan mutfak önlüğünü aldı. Önlüğe uzun uzun baktı. "Mutfağın kraliçesi?" Dedi bana bakarak. Yüzündeki ifade yüzünden gülmemeye çalışıyordum. "Onu mu giyeceksin?" Gözleriyle uzun uzun süzdü önlüğü tekrar. "İstemiyorsan böylede yemeği yapabilirim" dedi sırıtarak. "Yok, giy sen" dedim ve önüme dönüm tekrardan bacaklarımı sallamaya başladım.

Okyanus o önlüğü giyip karşıma geçtiğinde gülümsememi tutamadım. Elimle yüzümü kapatarak kahkaha attığımda "gülüşünü ellerinle kapatma" dedi ve bunu bana kızarak söylediği hem yüzünden hemde sesinden belliydi. Sesi sert çıkmıştı, kaşları çatıktı ve sinirliydi. Sinirli olmasının tek sebebi gülerken ellerimle yüzümü kapatmamdı. Ellerimi yüzünden çekip kahkaha atmaya devam ettiğimde daha deminki sinirli halinden eser kalmamıştı bir anda. "Çok... tatlı... oldun" O kadar çok gülmüştüm ki nefes alamıyordum.