BÖLÜM 13

14.2K 833 119
                                    

BÖLÜM 13 : DOĞRULUK VE CESARET

Barın elini çeneme atıp iki yandan sıkmıştı. Bu sayede ısırdığım dudaklarım aralanmıştı.

"Isırma dudaklarını. Canını acıtacaksın!" Dediğinde omuz silkip bayılan anneme döndüm. Barın kalktığında bende kalktım ve annemin yanına gittim.

"Anne bayılmadığını sende biliyorsun bizde. Hadi kalk." Tugay bunu dediğinde şokla ona baktım. "Görmüyor musun bayıldı işte. Bir şey yap." Dediğimde Ege ve kuzenler daha çok gülmeye başladılar.

Sonunda annem kalktığında bana baktı ve hemen ayağa kalktı. Koşar adımlarla bana doğru geldi ve sarıldı. Onun sarılmasına karşılık verdiğimde daha sıkı sarılmaya başladı.

"Teşşekür ederim, anneciğim.
Beni annen olarak kabul ettiğin için çok teşekkür ederim." Dediğinde daha sıkı sarılmıştım.

"Tugay oğluşum, az önce dediklerini unutmadım. Güzel bir ev temizliği seni bekliyor." Dediğinde geri çekildim. Tugayın homurdanmalarına gülüp geri anneme döndüm.

Annem Yanağımı öpüp yerine oturdu.

Ben tam yerime geçecekken, üzerimde yoğun bakışlar hissettim. Kafamı kaldırdığımda babamın bana buruk bir tebessümle baktığını gördüm.

Ağzımı açtım ama hemen geri kapatıp gülümsedim.

Yakında ona da baba diyecektim...

***

"Ee Deniz okul nasıl gidiyor?" Boran bunu dediğinde yüzümü buluşturmuştum. Oturduğumuzdan beri benimle konuşmak istediğini biliyordum. Çünkü sürekli bana bakıp, ağzını açıyor ama hemen geri kapatıyordu. Bunu sormak için mi bu kadar beklemişti?

"İki saattir bunu sormak için mi bekliyordun cidden?" Dediğimde dudak büzüp konuştu.

"Başka sorcak bir şey bulamadım." Dediğinde gülüp sorduğu soruya cevap verdim.

"İyi gidiyor." Dediğimde kafasını sallayıp önüne döndü.

Yemekten sonra kuzenlerle birlikte bahçedeki oturma yerine geçmiştik.

Yarım saattir burda boş boş oturup hiçbir şey yapmadan susup önümüze bakıyorduk.

Pars hariç.

Pars, oturduğumuzdan beridir bana bakıyordu. Normalde bende ona dik dik bakardım ama bu seferki başkaydı. İlk bakışlarını fark ettiğimde bende ona bakmıştım bir süre. Ama sonra gözlerimi kaçırmıştım. Sanki bir şeyleri anlamak istermiş gibi gözlerime bakıyordu. Dokunsam ağlıycakmış gibiydi.

Ben bunları düşünürken oturduğumuz yere Barın, Barkın, Bora, Cihan ve Baran gelmişti. Yanımda oturan Ali kalkıp Barın'a yer vermişti. Barın Ali'nin omuzunu pat patlayıp yanıma oturmuştu. Diğerleride boş yerlere oturunca sırtımı tekrardan koltuğa yaslamıştım.

Etrafa göz gezdirdiğim de yan yana oturan Pamir ve Diyar'ı görmüştüm.

Yine aklıma ikizim olmadığı gelmişti.

Keşke Kuzey gereksizi yerine bir ikizim olsaymış. İki aptal, yani Kuzey ve Mert  yan yana oturmuş telefona bakıyorlardı.

ARIN DENİZ (Gerçek ailem) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin