BÖLÜM 29

7.4K 570 191
                                    

BÖLÜM 29: İFTAR YEMEĞİ

"Bu kadar yemeği kim yiyecek? Kazan kazan yapmışsınız her çeşitten." Buda soru muydu yani?

"Tabi ki de ben yiyeceğim. Hiç sorun değil hepsini bitirebilirim. Şu iftar yemeğinden sonra asıl sofra kurulacak benim için." Dediklerim ile Bora gülmüş ve saçlarımı karıştırmıştı. Ters ters bakıp önüme döndüm. Sıkıyorsa bu hareketi saçlarımı yaptıktan sonrada yapsın. Boğazına yapışırdım.

"Eğer bu akşam kendime bir aşiret ağası bulamazsam bana da yazıklar olsun." Dirseğimi masaya koyup, kafamı elime yasladım.

"Te Allah'ım ya. Tutturdu Aşiret ağası diye. Aşiret ağasını napıcaksın sen?!" Bora yanımdaki sandalyeyi çekip oturdu.

"Ne mi yapıcam? Kocam yapıcam. Helalim yapıcam. Hem, olmasın mı benim aşiret ağası bir manitam?" Bora bana hayretle bakmıştı.

"Helalin yapıcan bir de? Mardin'e geldin beni unuttun." Sonlara doğru kafasını diğer yana çevirmişti. Yaa bu beni kıskanmışmıydı?

Nerenden anlıyorsun sen?

"Ya sen beni kıskandın mı? Ben seni hiç unuturmuyum yaa? Kuzen olmasaydık seni gördüğüm an helalim yapardım." Sona doğru kulağına yaklaşarak ve kısık sesle söylemiştim. Bora kafasını bana çevirip gülümseyip, beni kolunun altına aldı.

"Acıktım ya." Bora gülüp yanağını kafama yaslamıştı.

***

"Kızım hadi. Az kaldı misafirlerin gelmesine. Git üstünü değiştir." Annemin seslenmesi ile oturduğum yerden kalkıp odama çıkmaya başladım. Yaklaşık kırk dakika kalmıştı ezanın okunmasına. Birazdan da misafirler gelemeye başlardı.

Odama girip dolabı açtım ve içinden dün seçtiğim beyaz elbiseyi alıp giyinmeye başladım.

Giyindikten sonra tarağımı elime alıp saçlarımı taradım. Şimdi asıl zor olan yere geldik. Saçlarımı nasıl yapıcaktım? At kuyruğu? Olmaz. Örgü yapsam elbiseyle uyumlu olmaz. Yine en iyisi açık bırakmak. Beyaz spor ayakkabılarımıda giydiğimde hazırdım.

Son kez kendime aynadan bakıp telefonumu elime aldım.

Siz: Çabuk buraya bakk

Siz: Fotoğraf*

Siz: Nasıl olmuşum?

Sapık: Canlı bir şekilde görecektim zaten ;)
Gönderilmedi

Sapık: Yakışmış

Siz: Tabi ki de yakışıcak çünkü ben giydim

Sapık: Çok mütevazısın

Siz: Öyleyimdir

Siz: Eee?

Siz: Sen napıyosun

Sapık: Yoldayım şu anda

Siz: Nereye

ARIN DENİZ (Gerçek ailem) Where stories live. Discover now