4.Bölüm "Ben Berbat Bir Anneyim!"

8.1K 355 18
                                    

Keyifli okumalar :) Multiemedia Abrek Poyraz :)

******************************

LİLY

Ders bitmiş, otobüs durağında otobüs bekliyordum. Babam bana defalarca araba alabileciğini söylese de ben red etmiştim. Kulağımda ki kulaklıkta R. City - Locked Away ft. Adam Levine şarkısı çalarken insanları izlemek hoş bir şeydi. Zengin olabilirdim fakat zengin ve egosu tavan yapmış insanlardan olmamıştım. En azından ben öyle düşünüyordum. Koşturan insanlar, sevgililer ve yaşlılar. Bunları izlemek harika bir şeydi. Dün yağan yağmurun kalıntıları hala yolda kalan su birikitinlerinden anlaşılıyordu. Yüzümde ki tebessümle müziği dinlemeye devam ederken, yoldan geçen araba üzerimi ıslatmıştı. Kulağımda ki kulakları çıkartıp "Hayvan mısın be?" diye arkasından büyük bir sinirle bağırdım. Tabi araba çoktan gözden kaybolduğu için beni duymamıştı. Üzerime baktığımda pantolonumun ve montumun ıslandığını fark ettim. Belki de babamdan araba istemenin vakti gelmişti. Oflayıp üzerimi sanki ıslaklık gidecekmiş gibi silkeledim. Yüzümü buruşturup, yoldan geçen taksileri durdurmaya çalıştım. Tabi şansızlık hiç biri durmuyordu. Ne oluyordu bugün yahu? Bir taksinin daha geldiğini görünce tekrar elimi kaldırdım. Taksi yanımdan tıransit geçerken, arkasından gelen araba yanımda durunca şaşkınlıkla kaşlarım havaya kalktı. Arabandan inen kişi görünce "Yohımana." diye fısıldadım. Kütüphanede ki kas öküzüydü bu. Bir elini arabasının üzerine koyup, sırıtarak "Bana bu kadar ıslandığını tahmin etmemiştim." alt dudağını ısırınca, ağzım açık ona bakakaldım.

"Ne diyosun be! Bas git." diye carladım. Parmaklarını arabasının üzerinde tıkırdatıp "Atla hadi gideceğin yere kadar bırakayım. Bu halde otobüse mi bineceksin?" omuz silkip "Evet." diyerek yüzümü çevirip, durakta ki insanlara baktım. Hepsi bana ve bu kas öküzüne bakıyordu. Bir kaç kız üzerime bakıp konuştuklarında aralarında gülüştüler. Sinirle öbür tarafa döndüm. Herkes mükemmel olmak zorunda değildi.

"Atla hadi." kas öküzünün sesini duyunca, ona döndüm. Ön tarafın kapısını açmış binmem için bekliyordu. Of allahım ya, diye sızlanarak somurtarak ön koltuğa oturdum. Çantamı iki kolumla sarıp, içimden kendime binlerce küfür ettim. Kas öküzü anayola çıktığında "Eee?" deyip bana döndü.

"Ne eeee?" deyip bende ona döndüm.

"Abrek Poyraz ben." deyip sağ elini bana uzattı. Sol eli direksiyonu kavrarken "Memnun oldum. Lily." diyerek uzattığı eli sıktım.

"Lİly Clarkson." deyip sırıttığımda "Şaka." deyip elini çekti.

"Gerçek kimliğimi gösterebilirim." deyip kocaman sırıttım.

"Aslında bakarsan bende senin kas öküzü demeni bekliyordum fakat insan çıkman beni çok şaşırttı." Uklaca kurduğum cümleye, birde ukalaca gülümseme ekledim. Abrek'in yüzünde ki şaşkınlık yerine kızgın ifade aldı. Ardından sırıtıp, bana döndüğünde "Kaslarımdan etkilendiğini bu şekilde dile getirmene gerek yoktu güzelim. Açıkca da söyleyebilirdin." Bu sefer şaşıran bendim.

"Hiçte bile." diyerek ellerimi göğüsümde kavuşturdum. Abrek'in kahkahası arabanın içini doldurunca "Kes şunu." deyip carladım.

"Hadi ama okulun bütün kızları bana bayılır." Egoist bir şekilde konuşmasına gözlerimi devirdim.

"Okulun bütün kızlar aptalda ondan." deyip sırıttığımda aklıma gelen şeyle birlikte "Ben hariç." dedim.

"Ahh bunu dediğine inanamıyorum çok zeki bir kızsın." deyip güldü.

"Senin aksine." deyip kaşlarımı havaya kaldırdığımda, bana bakıp yandan bir gülüş sergiledi.

"İlerden sağ lütfen." diyerek başımı pencere tarafına çevirdim.

BAKICI- GEÇMİŞİN İZLERİ (ASKIDA)Donde viven las historias. Descúbrelo ahora