Herkese selam. Umarım beğenirsiniz keyifli okumalar :) hatalarım varsa kusura bakmayın arkadaşlar, size yetiştirmek ve eskisi kadar bekletmek istemediğim için hızlıca yazdım. Ve bakıcının ilk kitabı 504 bin okunmaya ulaştı bu beni çok mutlu etti. Destekleriniz için hepinize teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız hepinizi kocaman öptüm 😘😘😘
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
LİLY
Ayça hanımın üst üste gelen soruları beni çok fazla utandırıyordu. Mutfakta oturmuş karşılıklı konuşuyorduk. Aslında o konuşuyor ben dinliyordum. Aşırı konuşmayı seven biriydi. Ben daha babamın bu haberi duyunca ne diyeceğini bilmezken Ayça hanım düğün salonundan bahsediyordu.
"Babam okulum bitmeden bu evliliğe olumlu bakacağını sanmıyorum." Diye ilk defa konuştum.
Ayça hanımın yüzü asılsa da "Ece çok güzel bir bayan eminim üstesinden gelebilir" cümlesinin sonunda göz kırptığında gülmemek için kendimi zor tuttum. Bahçeden gelen erkek kahkahaları ile o tarafa baktık.
"Sürekli böyleler. Haylaz çocuktur hepsi fakat altın gibi bir kalpleri vardır." İçimden her ne kadar Cemre'ye yaptıklarından dolayı kızgın olsam da onlara, Ayça hanımı tanıdıkça Abrek'e hak veriyordum. Çok sevecen bir bayandı. Neşeli ve güler yüzlüydü. Konuşmaya başladığımızdan beri sürekli eşiyle kendinden örnek veriyordu. Eşine de her ne kadar sinirlensem de, bir şey söylememeliydim.
Birkan'ın hala neden Abrek'e yardım ettiğini anlamış değildim.
"Abrek, Birkan'la kavga mı etti?" Ayça hanımın sorusuyla bakışlarımı ona çevirdim. Kadın zihnimi okumuş gibiydi resmen. Başımla onu onayladım.
"Her ne kadar birbirleriyle kavga etselerde bir gün barışacaklar bunu biliyorum" gülümsedim.
"Aralarında tam olarak ne geçti?" Diye sorduğumda burun kıvırıp "Bir kız meselesi. Abrek, Cemre diye bir kıza kendini kaptırmıştı. Birkan sürekli beni uyarıyordu. O kızın iyi ayak olmadığına dair. Sonunda Abrek benim ona söylenmelerime sinirlendi ve Birkan'la kavga ettiler. O gün bugündür konuşmuyorlar. Zaten kıza hiç ısınamamıştım." Çayından bir yudum aldı.
