thirty two

13.1K 1.2K 305
                                    

Görmekten mutlu olduğum yorum ve voteler gelsiin. Bir anda yazdım bu bölümü yani nasıl oldu hiç bilmiyorum. Umarım beğenirsiniz.

O değil de medya....

İyi okumalaar. :)

Bileğimde hissettiğim el ile kafamı çevirdiğimde karşımda onu gördüm. 

Jungkook' u. 

Ne işi vardı ki burada? O anki hisle elimi çekmek istemiştim, ama yapamadım. 

'' Sen ne arıyorsun burada? '' diye sorduğumda gülmekle yetinmişti. '' Bakıyorum da hızlı çıktın, Haru. '' diye konuştu. 

'' Ne saçmalıyorsun? '' diye konuştuktan sonra elimi çekmeye çalıştım ama bileğimi tutan kolu daha çok kuvvet uygulamaya başladı. 

'' Beni okulda rezil ettiğin yetmedi mi? ''

Bu çocuğun kafasında sorunlar olduğunu düşünmeye başlamıştım. Çünkü bir tarafı diğer tarafını tutmuyordu. 

'' Namjoon' un burada olduğundan haberi var mı? '' diye sorduğunda sinirlerim zıplmaya başlamıştı, buraya bunun için mi gelmişti? Abilik taslamak için. 

'' Umrunda mı? '' diye konuştuktan sonra kolumu hışımla çektim ve arkamı dönüp yürümeye başladım. 

Adımları beni takip ediyordu. Kalbim ağzımda atarken takılıp yere düşmediğim için kendimi şanslı hissediyordum. 

'' Bence abin seni bu durumda görürse kızabilir. '' diye konuştu arkamdan yürümeye devam ederken. '' Sonuçta seni ne zaman Jaehyo' nun yanında görse kızıyordu. '' 

'' Ona bakarsan senin yanında olduğum için bana bir kez dahi kızdığını görmedim, fakat bana en büyük zararı sen verdin. '' diye konuştum. '' Emin ol, Namjoon da bundan sonra mantıklı düşünmeye başlamıştır. '' 

Bir süre öylece yürüdüm ve yürürken arkamdan gelen adımların kesilmesini bekledim. Ama kesilmedi. 

Bir sinirle arkamı dönüp ona baktım, o da adımlarını durdurmuştı. Yüzündeki ifadeyi ise çözemiyordum. 

Aklımda sıralanan cümleler onun yüzünü gördüğüm an birer birer silinirken, ağzımdan çıkan tek şey '' Ne yapmaya çalışıyorsun? '' olmuştu. 

'' İsimsiz  numara sen miydin? '' 

Cevap vermek yerine gözlerini etrafta gezdirmeyi ve gülmeyi tercih etti. Bazı şeylere hiç saygısı yoktu. 

'' Eğer egonu tatmin edecekse, sana köpek gibi aşığım ve bunun önüne geçemedim. Seni değil de kendimi rezil ettim bu zamana kadar. '' diye konuştum, ardından ise gözlerimden düşen bir damlaya engel olamadım. 

'' Bu seni bir hain yapmıyor mu, Haru? '' diye konuştu sertçe. '' Yanımda yüzüme gülerken isimsiz bir kimlikle beni taciz etmen? ''

'' Bu beni bütün okula rezil etme hakkı mı veriyor sana? '' diye sordum. Cevap vermemesinin sebebi umursamazlıktandı. 

'' Sen, seni arkandan bıçaklayan veya boynuzlayan insanları sevme huyuna sahipsin. '' dedim. '' Bu durumda, tabii ki bana karşılık vermeni bekleyemezdim. '' 

Sanırım bu onunla en uzun konuşmamızdı. İyi değildi, hatta hiç iyi değildi. Daha fazla konuşmanın kalbimi daha çok kıracağını düşündüğümden arkamı dönüp yürümeye başladım. 

Bu defa peşimden gelmeye yeltenmemişti. 

Benim gözlerimden yaşlar akmaya devam ederken ileriki hayatımda ne halt yiyeceğimi planlıyordum.


lover | jungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin