sixty six

9.7K 760 235
                                    

Muhtemelen 70. bölümde final yapacağım. Çünkü artık tıkanıyor ve ben ne yazmam gerektiğini bilmiyorum. Tadında bırakalım, değil mi?

Ayrıca bundan sonra Jimin hikayesine devam edeceğim, o da bunun gibi olucak. :)

Herkese iyi okumalar!

Sınır koymuyorum, ama en az 85 olsun yani. ~~

Haru.

O gün Namjoon tarafından uzun bir süre sorguya tutulduktan sonra rahat bir nefes alabilmiştik. Ona göre yaptığımız büyük bir hataydı.

Yani oraya gidip öylece olay çıkartmak. Jungkook' a çocuklardan özür dilemesini söylese de, hatta bunun için diretse de jungkook ısrarla reddetmişti. 

'' Hepsi hak etti. '' diye konuşmuştu sert bir tonuyla. Nadiren bu tavırla konuşurdu Namjoon ile, çünkü aralarında abi-kardeş ilişkisi vardı.

Tepkisine şaşırmadan edememiştim, ama o inatla '' haru' ya yaptıkları için bunu hak ettiler. az bile yaptım '' dediğinde içimde filizlenen mutluluk çok saçmaydı.

Okula gitmek için hazırlanırken kapının sesini işittim. Evde Namjoon vardı, ve muhtemelen gelen kişi Jungkooktu.

Zaten yarım saat önce attığı mesajdan da haberini almıştım.

jungkook: güzellik

jungkook: hazırsın, değil mi?

haru: neye anlayamadım

jungkook: okula diyorum

jungkook: hazırsan çok oyalanma 

haru: bundan çıkardığım anlam doğru mu acaba?

haru: bize mi geliyorsun

jungkook: nasıl da anlıyor 

jungkook: zeki sevgili dediğin böyle oluyor işte :)

haru: ne kadar da utandıran bir sevgili...

jungkook: sevgili lafından utanıyorsan seninle işimiz var gülüm

Aynı okula gidiyorduk ve sırf benimle gitmek için yolu bu kadar uzatmak bana biraz mantıksız geliyordu. Benim evime uğradığı takdirde yolu daha da uzuyordu.

Ama bu Jungkook' un umurunda değildi anlaşılan. 

Kapıyı açtığımda karşımda duran çocuk yüzüme bakarak gülümserken hemen heyecanlanmaya başlamıştım bile. Bilirsiniz, sonuçta onu seviyordum ve yaşadığım heyecan her gün daha da artıyordu. 

Alışamıyordum. Belki de hiç alışamayacaktım. 

Vücudunu kapının kenarına yaslamış beni öylece izlerken '' beni içeriye almayacak mısın? '' diye konuştu, ardından gözleri kısılana kadar gülümsedi. 

Bedenimi kenara geçerek içeriye geçmesini sağladığımda yanımdan geçerken çaktırmadan dudaklarını yanaklarıma bastırdı, ve ardından içeriye doğru yürümeye başladı.

Pislik.

Yüzümde oluşan koca bir gülümseme eşliğinde kapıyı kapadım ve onun peşinden gitmeye başladım. Mutfakta kahvaltı eden Namjoon' u karşısında gördüğünde '' günaydın hyung '' diyerek karşısına yerleşti. 

Bu çocuğun rahatlığı beni öldürüyordu cidden...

'' Günaydın koçum. '' 

Al işte. İki kafadar. Normalde beni erkek sinekten bile kıskanan Namjoon, konu Jungkook' a geldiğinde melek kesiliyordu.

lover | jungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin