3.Bölüm "Beni buldular."

7K 250 14
                                    

Lütfen okuduktan sonra vote ve yorum yapmayı unutmayın. Sizi seviyom xx

***

"Siktiğimin zamanı doldu! Gel ya da getireyim!"

Ses kulağımda bir iki defa daha yankılandıktan sonra sertçe yutkundum. Gitmek istemiyorum içeri ama Zayn bu konuda oldukça ısrarlı görünüyor. Elimi isteksiz olarak kapının kulbundan ayırdım ve diğerinin yanına bıraktım. Acaba içeride ne vardır?

1. tahmin: ellerinde kanlı bıçaklar olan ve onları temizlemekle uğrasan korkunç insanlar.

2. tahmin: etrafta her tür işkence aleti bulunan bir oda, ortada muhtemelen benim bağlanıp o aletlerle muhattap edileceğim bir sandalye ve piç gülümsemesiyle kaslı yine korkunç bir adam.

3. tahmin (Favorim): duvarların dibinde ölü insanlarla dolu bir oda da kafasında testere maskesi bulunan ve çocuk bisikletine iki büklüm binmiş 'I want to play game' diyip garip kahkahalar atan bir psikopat.

Kafamı iki yana salladım ve içerisinde bulunan fazla garip -ve korkunç- fikirleri kendimden uzaklaştırmaya çalıştım. Tanrım düşünmesi bile içimi ürpertiyor.

Yavaşça ileriye doğru bir adım attım ve bedenime oraya git gerizekalı, odaya değil içeri mesajları attım.

Kapıdan çıktığım anda bir duvarla karşılaştım. Uzun bir koridordaydım ve benim bulunduğum oda en sonundaydı. Koridor sola doğru uzuyordu ki Zayn benim duvarlardan geçemeyeceğimi umarım hesaba katmıştır. Çünkü bedenimin tek ilerleyebileceği sol yönüne doğru harekete çoktan geçmiştim. Koridordan geçerken gözlerim istemsiz bir şekilde yanından geçtiğim oda kapılarına kayıyordu. Acaba onların içinde de benim gibi zorla tutulan kızlar var mıydı?

Koridor düşündüğümden daha uzun bir şekilde ilerlerken bende onun peşinde umutsuzca sürükleniyordum. Neden bu kadar uzun bir koridor yapıyorlar ki? Tamam saçma sorularımı kendime saklıyorum. Koridor sonunda bitince -ki aslında uzun olması işime geliyor. Ne kadar geç o kadar iyi- önüme bu sefer iki merdiven çıkmıştı. Biri yukarı biri aşağı. Yukarı olan merdiven bakımlıydı ve temiz. Sadece bir kapıya açılıyor olması ilgi çekici. Zayn bana nereye gideceğimi söylememişti ama içimden bir ses aşağı doğru olan; diğer merdivene oranla bakımsız, kirli ve siyah metal merdiveni kastettiğini söylüyordu. Ne yalan söyleyeyim yukarıdaki merdiven çok daha cezbediciydi. Yani düşünün; sadece o oda için özel bir merdiven vardı ve siyah kapısı hafif aralıktı. Daha ne kadar gel bana bak! diye bağırabilirdi ki? Ama hayır. Olmaz. Başımı derde sokmak istemiyorum. Bakamam. Bakmamalıyım. Ama, belki, birazcık? olmaz mı?

Yavaşça ilk başamağını çıktım ve kafamı yukarı uzatarak içeriyi görebileceğim bir açıya girmeye çalıştım. Bu da işe yaramayınca ayak parmak üzerlerime çıktım ve daha rahat bir açı bulmak için kafamı sağa sola salladım hafifçe. Tamam kabul şu an biri beni görse gülme krizine girebilir ama umrumda değil. Tek umrumda olan şey o oda ve içinde olan şeyler.

Yatak. Tek bu. Yani görebileceğim tek şey bu. Siyah çarşaflı bir yatak. Hadi ama. Şu an girdiğim pozisyonu düşünürsek daha fazlasını hakettiğim kesin. Ama zorlamayacağım. İçeri gitmem için iki dakikam vardı ve ben bunu bol bol harcamıştım. Sekerek çıktığım tek basamağı indim. Topuklarım üzerinde dönerek aşağı doğru giden ucunu göremediğim merdivenlere kararsızlıkla baktım. Karanlığı sevmem. Hatta korkarım da. Ama buna takılmamaya çalışarak tek ayağımı aşağı attım ve hemen onun arkasından diğerini. Ritimli bir şekilde inerken metal merdiven metal olduğu için -?- boşlukta ses yankılandırıyordu. Ki bu beni aşağıda bekleyen tahminlerimdeki adamlara ele veriyordu. Geldiğimi haber veriyordu. Hiç hoş değil.

Fight For Nullity (Zayn Malik|Fan Fiction)Where stories live. Discover now