16. bölüm

1.5K 129 62
                                    

“sanırım yalanın gerçek oldu” dedi Arion

“ne yalanı be ne yalanı senin yüzünden hasta oldum işte!” dedim gülmemeye çalışarak.

Ya Albert yüzünden hasta olmuştum yada yağmur da ıslandığım için yani Arion’un bir suçu yoktu. Odama çıkıp dinlensem iyi olurdu.

“nereye?” dedi Arion.

“cehenneme gelecek misin?” dedim.

“hadi gidelim o zaman” dedi beni kucağın alarak.

“ne yapıyorsun be? Bıraksana beni sadece üşüttüm yürüme yetkimi kaybetmedim” dedim.

“fazla konuştuğunu söyleyen olmadı değil mi daha önce?” dediğinde başımı olumlu anlamda salladım.

“ilk olmak güzel” dedi gülümseyerek.

“ve eğer bana tutunmazsan yanlışlıkla seni düşüreceğim” dediğinde kaşlarımı çattım.

“yanlışlıkla mı?” dedim.

“yanlışlıkla” diye tekrar etti.

“ya bırak seni atacağım demiyor da ‘yonloşloklo sono doşorocoğom’ diyor.” Dedim öfkeyle.

“ops elim kaydı” dedi beni bırakarak.

Gözlerimi kapatıp sert zeminle hiç de yumuşak olmayacak düşüşümü bekledim ama düştüğüm yer yumuşacıktı. Aynı… aynı yatağım gibi!

Gözlerimi açıp etrafıma bakındım. Burası benim odamdı. Yatağımı gördüğüme hiç bu kadar sevinmemiştim.

“cidden sen benim sinir sistemime zararlısın” dedim Arion’a bakarak.

“demek daha kalbine dokunamadım ha? Hoşlaşma falan da mı yok?” dedi.

Dokunmaz olur musun gizemli yabancım? Anlamlandıramadığım şeyler oluyor kalbimde.

“hoşlaşma mı? Hoşlantı olmasın o?” dedim gülerek.

“neyse ne işte, şimdi sen burda kal, bende seni iyileştirmek için neler yapabileceğime bir bakıyım” dedi düşünceli şekilde.

Beni iyileştirmek ve Arion? Aynı cümle de kullanıldığında anlam bozukluğu olur ya. Durun bunu dışımdan da söyleyeceğim.

“beni iyileştirmek ve sen? Aynı cümle de kullanıldığında anlam bozukluğu olur ya.” Dedim küçük bir kahkaha atarak.

“fazla konuştuğunu söylediğimi sanıyordum.” Dedi.

“ay aman iyi tamam ne yapıyorsan yap uyuyacağım ben” dedim yatakta yayılarak.

Gözlerimi kapattığım sırada birşeyin kırılma sesi geldi. Umarım Arion evimi başımıza yıkmaz. Kendimi uyumaya zorladım.

Bulunduğum yerde göz gezdirdim. Üstümdeki mor elbiseyle bir ağacın altında oturuyordum. Yaz mevsimi olmalıydı. Her yer yemyeşil ve çiçeklerle süslenmişti. Oturduğum yerden kalktım ve yürümeye başladım. Benden biraz uzakta bana bakan Arion’u gördüm. Yine başında bir kapüşon vardı. ona doğru yürümeye başladım.

SAHTE MELEZWhere stories live. Discover now