Bölüm 6

8.5K 293 3
                                    

Mina

Harekete geçmemiz gerekiyordu artık o aşağılık herif bizden evvel davranmadan.
1 saat kadar sonra annemle kahvaltımızı etmiş kahvaltı masasında Melis i beklerken kahvemizi yudumluyor herşeyin üzerinden bir kez daha geçiyorduk diklatle.

Melis salona girdiğinde yine bu kızın çok güzel olduğunu geçirdim aklımdan. Gözlerini öne çıkaran lacivert elbisesi içinde kusursuz fiziğini sergiliyordu. Uzun siyah saçlarını savurup masadaki yerini aldı. Tam o sırada eşyalarımla dolu bir bavulla içeriye Emine abla girdi.
'Ablam şu senin köpüklü kahvenden çok mahrum kalıyoruz yahu. 'Melis tüm sempatikliğiyle ikramını da istemişti.

'Tatlım herşey hazır kahvemi içip ben ayrılıyorum. Herşey konuştuğumuz gibi'
Yarım saat kadar sonra da benim valizimle birlikte evden ayrıldı.

Ben de elimde kahvem camın önünde bahçeyi izliyor o zorbanın göndereceği adamı sabırsızlıklıkla bekliyordum. Alında planımıza göre kendi imkanlarımızla çıkacaktım evden fakat o adam farkında olmadan beklediğim fırsatı altın tepside sunmuştu bana.

Çok beklememe gerek kalmadan bahçe kapısı aralandı ben de kapının çalınmasını bekledim olduğum yerden.
Emine abla salon kapısında belirdiğinde annemle son bir kez bakıştık ve yavaşça ilerledik girişe. 'Hanım efendi size eşlik etmek için görevlendirildim. ' adamın olabildiğince saygılı konuşmaya çalışması gözümden kaçmadı. 'Tabi ben hazırım biraz bekler misiniz çantamı alıp geliyorum.' Arkamı dönüp ilerlemeye başlamıştım ki annem birden yere yığıldı. 'Yardım edin lütfen' Emine abla annemin ilaçlarını alıp gelmişti bile çoktan. 'Hastaneye gitmemiz gerek yardım eder misiniz ?'adam annemi dikkatle kucağına aldı ve arabaya ilerledi tabi ben de içimden kahkahalar atarak arkasından.

Hadi bakalım şimdi oyun sırası bende aşağılık zorba. Biraz eğlenelim öyleyse.

Hastaneye vardığımızda hemen giriş salonundaki Melis e göz ucuyla bakıp yanıma yaklaşan görevliye muhtemelen annemin tansiyonunun düştüğünü bir anda fenalaştığını söyleyip ilgilenmelerini rica ettim.

Hemen ileride köşede beni bekleyen Melisin yanına ilerledim. Olabildiğince Demir'in adamından konuşmamalarımızı duyurmamak adına uzak durmaya çalışıyorduk fakat bu bir hayli zor oluyordu. Her an bakışlarını hissediyordum üzerimde.

'Umarım seni zor durumda bırakmıyorumdur Selim. Ama inan bizim için çok önemli bir durum'elini adamın koluna uzatıp tuttu ikna kabiliyetini sonuna kadar kullanıyordu.

Doktor ise derin bir iç çekip 'Yoo hayır sorun olmayacak. Sonuçta görev yerine ilerleyen ambulansta sadece bir süre bulunacak. İnan bana sorun değil. Ama akşam yemeği sözünü unutma ve beni ekme' sıcacık gülümsedi melis'e.
Ondan hoşlandığı o kadar belliydi ki. Melis'te kocaman bir gülüş bahşetti yakışıklı doktorumuza
'tabiki canım zevkle'
sonra bana döndü  'hadi acele edelim fazla vaktimiz yok. Ambulans acil kapısında'

Bizi getiren adama doğru ilerledim ve lavaboya gitmem gerektiğini onun anneme gözkulak olmasını rica ettim tüm sevecen kimliğimle. O da bana yardımcı olmak için birkaç kişinin de hastaneye geldiğini kapıda beklediğini bir şeye ihtiyacım olursa bildirmem gerektiğini söyledi.

Ukala herif açık açık bir yere gidemeyeceğimi , birşeylere kalkışmamam gerektiğini ima ediyor hatta açık açık söylüyordu.

Neden şu manyak herifin yanındaki adamlar da ona benzemeliydi ki. Ukala dengesiz sadist...üfff napıyorum acaba ben. Gerçekleştirmem gereken bir kaçış planı var öyle değil mi.

ESARETWhere stories live. Discover now