ESARET

Bölüm 43

"Bu sorunun cevabı bende değil güzelim" kısa bir anlığına dahi çekmemişti bakışlarını karşısında , varlığından büyük rahatsızlık duyduğu adamdan.

"Ne saçmalıyorsun Demir.Lütfen git!" sıkıntıyla bakışlarını etrafta gezdirdi.Neyseki korktuğu gibi kimsenin ilgisini çekmemişlerdi üzerlerine.

"Burda ne arıyorsun?" sorusunun muhatabı en az kendisi kadar karanlık çehreye sahip , kendinden oldukça emin görünen adamdı.

"Bu seni neden ilgilendirsin?" altta kalmaya niyeti yoktu kesinlikle.

Sabır dilenerek derince bir nefes çekti Demir.

"Demir saçmalıyorsun.Ortada seni ilgilendiren bir durum yok.Arkadaşlarımla görüşürken sana hesap verecek değilim." Kısa bir süreliğine dikkatini çekmiş olsa da adamın bakışları üzerinde daha fazla oyalanmayarak adama yöneldi tekrar.

"Arkadaş!"sesindeki tiksinti apaçık ortadaydı."Bakalım o da böyle mi düşünüyor?" masaya yaklaşan garson kısa bir anlığına bakışların odağı olsa da , gerginlikten nasibini alarak sessizce uzaklaşma akıllılığını göstermişti.

"Şimdilik öyle.Ama niyetimi gizleyecek değilim." Cenk'in yersiz itirafı ile Mina sarsıldığını hissetti.Olaylar çığırından çıkmaya başlamıştı , acilen müdahale etmeli ve bu gereksiz sürtüşmeyi sonlandırmalıydı.Hem de bir an evvel.Tam dudaklarını aralayıp , iki adamı da savuşturacak kelimelerini sarfedecekti ki Demir onu ikinci bir dumura uğrattı.

"Aklından bile geçirme!O benim!"normalden yüksek çıkan sesi ile birkaç masanın meraklı bakışlarını üzerlerine çekmişti artık , Mina'nın korktuğu gibi.

Sıkıntı ile etrafını süzerek , düştüğü durum yüzünden utanç duydu. "Saçmalama Demir!" fısıltıyla çıkan sesiyle ortamı yumuşatmaya çabaladı.

"Ben Mina'nın seninle aynı fikirde olduğunu sanmıyorum" harika kimse onu dikkate almadan sürtüşmelerini daha da alevlendirerek devam ediyorlardı sert karşılıklarla.

Öfke ile sandalyesini itip ayağa kalktı. "Pekala siz bu saçma konuşmaya devam edin, ben daha fazla katlanamayacağım." Hızla çantasını alıp çıkışa yöneldi , ardından gelen adamları dikkate almayarak.

"Mina!" Demir ona yetişerek kolundan tuttu.

"Ne Mina?Bırak kolumu!" silkinerek tutuşundan kurtuldu.

"İstersen seni bırakabilirim." Cenk'in önerisi ile Demir sabrının sonuna ulaşmıştı.

"Bak!"adamı göğsünden iterek Mina'dan uzaklaştırdı. "Sanırım yeterince anlaşılır olmadım.Şimdi sen ilk uçuşa bir bilet alıp burdan gidiyor ve onu da bir daha aramıyorsun.Yoksa olacaklardan sorumlu değilim."

İçerideki insanlar yetmiyormuş gibi şimdi de restorandan ayrılan ve yeni gelen müşterilerin  odak noktası olmuşlardı.

"Yeter artık kendinize gelin.Cenk seni müsait olduğumda arayacağım ve sen de sakın bir süre karşıma çıkma.Keşke elimden gelse de tamamen çıkarabilsem seni hayatımdan."