Bölüm 35

4.3K 195 14
                                    


Ertesi sabah Altan Hoca'nın kendisini çağırdığını öğrendiği an olumlu bir cevap beklediğinin bilincinde beklendiği odaya ilerledi.

"Hocam"

Telefondaki adam eliyle içeri girip oturmasını işaret etti.Alnında olabildiğine net çizgiler önemli bir görüşme yaptığını düşündürdü Mina'ya.

"Cenk herhangi bir itiraz kabul etmiyorum oğlum.Ben akademik kariyerini yarıda bırak demiyorum.Ama buradaki öğrencilerimizin de size ihtiyacı var.Düşün diyorum bir kez daha.Neyse neyse bunları uzun uzun konuşacağız nasılsa." Kısa bir süre karşıyı dinledikten sonra devam etti. "Tamam görüşmek üzere oğlum"kapattıktan sonra uzunca bir iç çekerek Mina'ya yöneltti ilgisini.

"Sorun yoktur umarım hocam.Düşünceli görüyorum sizi."

"Yok kızım da.Böyle başarılı meslektaşlarım kendi ülkemde hizmet versin istiyorum.Ama sanırım çok şey istiyorum.Herkes kendine göre haklı."ellerini masanın üzerinde birleştirerek "Neyse bırakalım o inatçıyı da burdakine dönelim."

Adamın iki konu arasındaki yumuşak geçişiyle afallasa da hemen toparladı kendini.

"Altan Hocam Erim'i otel odasında bırakamam.Salona da getiremem."

"Sana yalnız mı bırak diyorum kızım.Sedef kızımın nasılsa sen burda yokken bir işi yok.Bildiğim kadarıyla ona güvenin de tam.O halde."

"Peki hocam.Kazanamayacağım bir mücadeleye girmem bile hataydı en başta."

Zafer duygusuyla arkasına yaslandı keyifle. "O halde gidip birilerinin hayatına dokunmaya devam edelim.Kolay gelsin."

Her zaman böyle olurdu.Altan hoca ister ve elde ederdi. Anlayışlı bir gülümseme ile ayaklandı.

"Sağolun Hocam"



Odasına ilerlerken hemen yanında ilerleyen Sedef'e bıkkın bir ifadeyle baktı.

"Sanırım Altan Hoca kazandı."

"Aksi mümkünmüş gibi."

Kızın çekimser kıkırtısına göz devirdi.

"Haftasonu planlarının iptal olduğunu da öğrenince de umarım böyle keyifle kıkırdarsın Sedef."

"Nasıl?" olduğu yerde bir süre mıhlansa da hemen toparlanarak kararlı bir şekilde yürüyen Mina'ya yetişti.

"Duydun sen de geliyorsun.Orda sana ihtiyacım olacak daha doğrusu Erim için."

"Peki hocam.Seve seve." Her zaman Erim'le iyi iletişim halinde olmuşlardı.Hoş onun gibi zeki ve kontrollü bir çocukla anlaşamamaları pek de mümkün değildi.Çoğu kez onun göründüğünden fazlası olduğunu dile getirirdi Sedef.

"Tamam o halde lcv , uçak bileti ve otel rezervasyonu."

"Yarım saate hepsi mailinizde hocam."

"Sağol.Semra Hanım geldiyse alabiliriz."

"Hemen."hızlıca odadan ayrılarak bekleyen hastayı yönlendirdikten sonra işlerine yöneldi.





"Anne yedek bir diş fırçası almalı mıyız?"

"Bence gerek yok Erimcim iki gün için tek fırçanın yeteceğini düşünüyorum."valizine yerleştirdiği eşyaları son bir kez kontrol ederek fermuarını çekti.

ESARETWhere stories live. Discover now