🌙 8 | Yıldızlarımın Sahibi

2K 422 313
                                    

           

8. B Ö L Ü M : '' Yıldızlarımın Sahibi. '' 

'' Onu gördüğüm an, onun çok özel biri olduğunu hissetmiştim. Nasıl oldu, bilmiyorum ama gerçekten hissetmiştim. O güzel okyanus kokusu burnuma girdiği an hastalıklı hayatım komple değişmişti. ''

  Gözlerimi araladığımda tanımadığım bir yerde kendimi buldum. Buraya nasıl geldiğimi bilmiyordum. En son hatırladığım o adamın elinde küçük bir kız vardı. Bu kalbimi baya acıtmıştı. Nerede olduğuma bakmak için hafifçe yatakta doğruldum. Yatağın yanındaki küçük masadan gözlüğümü aldım. Etrafı biraz daha dikkatli inceledim.  Bir kütüphanenin içerisindeydim. Raflardaki kitaplara baktığımda psikoloji kitaplarının olduğunu gördüm. Raflar, odanın tavanına kadar uzanıyordu. Birden burnumu beni deli eden okyanus kokusu doldu.

  Yataktan kalkıp üstümdeki kıyafetleri düzelttim. Bugün ayın kaçıydı? Neredeydim? Kütüphaneden çıkınca okyanus gözlerle karşılaştım.

  '' Mahperi? Burada kal. Sakın aşağıya gelme. Çok yorgunsun, kafanı çarpmışsın. '' dediğinde kafamın sızladığını fark ettim. Deran karşımda muhteşem bir şekilde duruyordu. O kadar mükemmeldi ki ona sarılmak istedim. Tenini tenimde hissetmek istedim.

  '' Gitmem lazım. '' diyerek yürümeye çalıştım. Deran, eliyle beni tuttu. O an nefesini boynumda hissettim. O kadar yakındık ki nefesim kesildi. Deran, kaşlarını çattı. Kolumu hafifçe sıktı.

  '' Billur, burada. Senin burada olduğunu öğrenmek istemiyorum. '' diyerek fısıldadı. Fısıltılarını kulağımda hissettiğimde tüylerim diken diken oldu. Billur buradaysa, neden beni onunla tanıştırmıyordu? Anlayamıyordum. Kalbim deli gibi çarpıyordu. Sanki kendimi Aşk-ı Memnu dizisindeymiş gibi hissettim.

   '' Billur'la neden beni tanıştırmıyorsun? '' dedim. Deran'ın göz bebekleri büyüdü. Başını sağa sola olumsuz anlamda salladı. Beni zorla yürüterek o kütüphaneye geri soktu. Beni koskoca odada yalnız bıraktı. Kırılmıştım. Billur'u sevmiyordum. Deran'ı kimseyle paylaşmak istemiyordum. Niye böyle bir şey söylemiştim? Kalbim henüz deli gibi çarpmasını bitirmemişti.

  '' Anlamıyorsun, değil mi? '' dedi, yanımdaki Kamelyalı Adam. Gözlerimi kısıp ona baktım. Hafiften gülümsüyordu.

  '' Kalbindeki o kuş seslerini duyuyorum. Mahperi, artık hayatı öğreniyorsun. '' dedi. Kaşlarımı çatarak ona baktım.

  '' Korkuyorum. Niye korkuyorum? Bilmiyorum. İçimdeki kuşu susturamıyorum. Deran'ı görünce pır pır uçuyor, kalbimde. Gökyüzümdeki en güzel kuş, halbuki. '' dedim. Sesim titremişti.

  '' Buna bir şey derler. Biliyorsun. '' dediğinde Kamelyalı Adam kapıya doğru dayandı. Gelen sesleri dinliyordu.

  '' Deran'ın Billur'la seni tanıştırmaması çok tuhaf. Gerçekten bu olayın sonu nereye gidecek? '' dedi.

  '' Kahretsin. Billur, keşke olmasaydı. '' dedim. Nefesim kesilmeye başlamıştı. Onun okyanus gözleri aklıma geldikçe delirmeme sebep oluyordu.

  '' Mahperi, korkma. Yanındayım, hep yanındayım. Artık beraberiz. '' dedi, Kamelyalı Adam. Tüylerim ürpermişti. İçim titremişti. Bu adamı henüz tanımıyordum. Ama hep peşimdeydi.

'' Dayanamıyorum. Bazen ölmek istiyorum. '' dedim. Kamelyalı Adam, parmaklarını dudağımın üstüne koyduğunda nefesim kesildi, tekrardan. Onun tenini hissetmek garip gelmişti.

SON AY IŞIĞIWhere stories live. Discover now