13. Etek

4K 279 33
                                    


Foto:Deniz

Hızla odasına gidip kapıyı çarptı. Onu kendine yeniden aşık edecekmiş. Sanki hala aşık değilmiş gibi. Bir de demişti ki bir hafta sonunda gitmesi için ona yalvaracakmış. Gitse ne olacaktı? Deniz üzülecek miydi sanki? "Zaafmış!" diye bağırdı Deniz duysun diye. "Canı cehenneme!" Kapıyı kilitledi. Sinirle elini saçlarının arasından geçirdi. Buradan gitmek için hiçbir girişimde bulunmayacaktı. Çünkü gitmek istemiyordu. Ama Deniz'in kalbini bir kere daha fethedip onu terk etmesine izin veremezdi. Deniz bu kadar zalim olamazdı, değil mi? Deniz'in gittiği gece aklına geldi birden.

DENİZ'İN GİTTİĞİ GECE

"Konuşmamız gerek Minel."

Başını salladı uslu bir çocuk gibi. "Benim de sana anlatmam gereken şeyler var."

"Ben gidiyorum."

Şaşkın şaşkın baktı bir süre kocasına. "Ne? Nereye?"

"Tayinim çıktı ve bir beldeye taşınıyorum."

"Hayır, gitmeni istemiyorum Deniz." dedi yüksek bir sesle. Gideceğini söylüyordu. Birlikte gitmekten bahsetmiyordu bile. Bu adamın bu kadar ilgisiz ve duygusuz olmasından sıkılmıştı artık.

"Sana sormuyorum sadece haber veriyorum." Bunu söylerken sesi fazlasıyla sertti.

"Eğer gidersen her şey biter, biz biteriz!"

Deniz hiçbir şey söylemeden yukarı çıkıp eşyalarını valize hızla doldurdu. Aşağı inip onu bekleyen Minel'i umursamadan yanından geçip gitti.

Bu gece gitmesine izin veremezdi. Ona her şeyi açıklayacağı bu gece gidemezdi. Hızla evden çıkıp peşinden koştu. Ama Deniz bunu umursamadan arabasına binmiş ve gitmişti. Gözlerinden yaşlar sular seller gibi akıyordu. En çok ihtiyacı olduğu an terk edilmişti. Her şeyin büyük bir kabus olmasını diledi ama her geçen an acı daha da büyüyordu sanki. Böyle bir saat kadar ağlamıştı. Zaten bebeğini kaybettiği andan beri ağlıyordu. Deniz gelecek diye kendini zar zor toparlanmıştı. Halinden perişan olduğu belliydi. Yüzüne bile bakmamıştı. Acaba bebeğini düşürdüğünü mü öğrenmişti? Öyle olsa yanına gelip teselli etmesi gerekmiyor muydu?

Böyle olmayacağını anlaması için birkaç saat geçmesi gerekiyordu. Sonunda ayağa kalkıp elini yüzünü yıkamış ve kendine çeki düzen vermişti. Deniz'i aradı ama telefon açılmadı. Son zamanlarda telefonlarını açmamayı terci ediyordu zaten. Ozan'ı aradı.

"Deniz nerede?" diye sordu hızla. Giriş faslını düşünecek halde değildi.

"Hastanede nöbeti var bugün de sen iyi misin?"

"Değilim." dedikten sonra burnunu çekti ağlamamak için. "Bana hiçbir açıklama yapmadan beni terk etti."

"Nasıl yani? O sana geliyordu." dedi şaşkın şaşkın.

"Geldi ve gideceğini söyledi Ozan. Ben... ben her şeyin yoluna gireceğini düşünüyordum."

"Sakin ol, istersen ben konuşurum onunla."

"Hayır, ben gidip konuşurum." Bir an sessizlik oldu. Sonunda Minel iç geçirerek "Yanlış adama aşık oldum yine, değil mi?" diye sordu öylesine masum ve acınası bir sesle.

"Ben öyle düşünmüyorum Minel. Bence en doğru adama aşıksın."

"Neyse ben onun yanına gideyim." diyerek telefonu kapatmıştı. Kendine güvenemediği için taksiye binip hastaneye gitti. Deniz'i acilde bulmuştu ve herkes telaş içindeydi. Boş bir anını bulduğu anda "Konuşmak istiyorum." dedi.

Minel Aşk-Tamamlandı-Where stories live. Discover now